Kralla Bir Gece [NaruHina]

Bölüm 8- Kraliçe Adayı

Görseldeki kadın, Shadow of War oyunundan Shelob, Hinata ile alakası yoktur. Sadece giysisi beyaz olunca Hinata'nın bu bölümdeki gelinliği ile aynı oluyor diye ekledim. Bir de şu kolundaki şeye fular dedim, yanlış biliyor olabilirim.

Ve her şey hazırdı.

Hinata odasındaydı, aynadan gelin haline bakıyordu. Beyaz bir askılı elbiseydi, askıları biraz genişti ve omuzlarındaydı. Elbisenin boyun tarafı, göğüslerine kadar V şeklinde açıktı, ayrıca karın kenarları da açıktı. Elbise ayak bileklerine zorla ulaşıyordu ve üst tarafı bedenine tam oturuyordu, kalçanın altından itibaren ise birazcık daha genişti ama çok da fark edilmiyordu, sırtı da beline kadar açıktı. Askıları sırtından aşağı iki parça halinde inip elbiseyi tamamlıyordu. Gelinliği dizlerinin biraz yukarısından itibaren yanlardan kesilerek ikiye ayrılıyordu, ayaklarını özgür bırakıyordu, tabii seyre de. Eğer zorlarsa hareket ederken bacaklarının görüneceğine de emindi. Eklenti olarak, elbisenin askılarının sırt kısmındaki şeritlerine entegre edilmiş iki adet beyaz ve uzun ipek fular, kollarına üç spiral çizgi şekilde dolanmıştı, bileklerine varmadan da serbest bırakılmışlardı. Baştan sona mat beyazdı. Ayaklarında ise yine beyaz bir sandalet vardı.

Saçları ise biraz sağa doğru üstten kraliyet topuzu yapılmıştı, kulaklarının önünden neredeyse çene hattına kadar birer adet düz ve uzun saç buklesi düşüyordu ve alnı açık bırakılmıştı. Topuzun üstüne iki saç kıvrımı kullanılarak yatay örgü desen yapılmıştı ve topuzun sağ arka tarafından sırtının üst kısmına ve sağ omzuna kadar birkaç dalgalı saç buklesi düşüyordu, ensesi de açıktı. Ve son olarak, alnının iki kenarından da başlayıp başının arkasında birleşen örgü yapılmıştı ve oradan da ensesine kadar biri diğerine oranla daha uzun ve geniş olan dalgalı iki bukle bırakılmıştı.

Makyaj olarak aşırıya kaçmadılar, yüzüne biraz makyaj uygulanmıştı. Hafif kırmızı bir ruj sürmüşlerdi ve gözlerine siyah maskara çektiler ve gözlerine çok net olmayan bir gölgelendirme çektiler.

Artık hazırdı. En azından fiziksel olarak.

"Nasıl hissediyorsunuz efendim?" Yardım için görevlendirilen pembe kısa saçlı, yeşil gözlü hizmetçisi hafif gülümseyerek sordu, dizlerinin aşağısına kadar olan askılı, beyaz bir elbise giyiyordu ve krem rengi sandalları vardı. Geniş bir gri eşarpla sırtını ve kollarını örtmüştü.

"Ç-Çıplak..." Hinata hafiften kızararak aynaya bakmayı sürdürdü, ellerini karnında birleştirip baş parmaklarını birbirine geçirip duruyordu. "Başka bir şey giyemez miyim?" Aslında hazırlık aşamasında hiçbir seçenek verilmemişti kendisine, sanki en pahalı olacak oyuncak bebeği hazırlar gibiydiler.

"Maalesef efendim." Hizmetli kız işlerini yapmaya devam ederken Hinata kendini izliyordu. Aslında güzeldi, ama hiç bu kadar açık giyinmemişti. Kolları, sırtı, ayakları, dizleri, boynu ve göğüsleri arasında açık kalan V bölgesi...

Dudağını ısırdı, bu vaziyette ilk defa herkesin önüne çıkacaktı. Yorgundu da, sabah vakitleriydi. Öğlen tören başlayacaktı, birkaç saatleri kalmıştı ve dün gece kralın huzuruna çıktığından beri uyumadı. Ama zerre kadar bitkin görünmüyordu ve aşırı heyecanlıydı. Sonuçta oraya çıkıp 'Evleniyorum, evet' falan demeyecekti sadece. Davranışından sözlerine kadar her şeyi önemliydi.

Böyle yarı çıplak olması da mı?

"Neden başka bir şey giyemiyorum?" Hinata kısık sesle konuştu, isyanı belliydi. Bu halde oraya çıkamazdı.

"Çünkü bu gelenek." Kendisine görevlendirilen, sarışın at kuyruklu ikinci hizmetçi kız mutlulukla cevapladı ve ellerini omuzlarına koyup aynadan baktı, üzerinde diğer kızınki ile neredeyse aynı olan mor kıyafetler vardı ve aynı sandallar.