3: İlk

20.3K 401 70
                                    


"İç çamaşırını da çıkar." Ona baktım, zaten onun yanında böyle durmak beni çok rahatsız ederken bir de üzerine iç çamaşırımı çıkarmak istemiyordum. "Hadi Ay, utanma." dediğinde çaresiz bir biçimde iç çamaşırımı da çıkardım ve küvete oturdum. Küvete oturmamla beraber kuruyan kanın sırtımdan çıkmaya başladığını hissediyordum. Boynuma küçük bir öpücük kondurduktan sonra kanın iyice çıkması için sırtımı sabunlamaya başladı. Ben ise orada öylece duruyordum. Güçsüz, bitkin, korkmuş... "Bitti işte. Sırtın artık temiz." Bana havlu getirdi ve çıkmamı bekledi. Beni kendi elleriyle havluya sardıktan sonra beni inceledi. "Bana yemek hazırla." dedi. Ona bakıp gözlerimi büyüttüm. Yemek hazırlamayı bilmiyordum. "Yemek hazırlamayı bilmiyorum." dediğimde güldü, "Sen yine de hazırla."

Yarım saatlik bir çabanın sonucunda ona domates soslu makarna hazırlamıştım. Aslında ben de çok açtım. Sabah kahvaltı bile etmemiştim ve gün boyunca yaşadığım şeyler beni daha da acıktırmıştı. Yine de bir şey demedim ve makarnayı yemesini izledim. Sordum, "Makarnayı pişirebilmiş miyim?" Güldü, "Evet." Onun yanından kalkıp açık olan televizyondaki filmi izlemeye başladım. Biraz sonra bana seslendi, "Tabağımı yıka." Neden sadece bir hizmetçi tutamıyordu ki? Bana yaptıklarından sonra korkudan hiç bir şey diyemiyordum. Sıkıntıyla gidip tabağını yıkadım ve tekrar eski yerime geçtim. Yanıma oturdu. Eliyle saçlarımla oynamaya başladı. Onunla göz teması kurmamaya çok dikkat ediyordum. Beni korkutuyordu. Saçımı öptü. Üstüme çıktığında onu geri itmeye çalıştım. "Beni geri itme." dedi ve beni öpmeye başladı. Onu istemiyordum. Otoriter sesinden nefret ediyordum. "Bırakın. İstemiyorum!" diye bağırdığımda bana baktı. "Bana sakın bir daha bağırma Ay. Sana ne yapabileceğimi ilk günden gördün." diyerek beni tehtid etti ve öpmeye devam etti. Ağlama, bağırma, itme... Benim bu evde bir hayalet misali dolaşmamı istiyordu. Dudaklarımı serbest bıraktı. Kucağıma tam olarak yerleşti ve başını boynuma gömdü. Elimde olmadan inlediğimde sırıtışını boynumda hissettim. Elleri tişörtümü sıyırmaya başladı. Kalbim çok hızlı atıyordu.
...Onun yanında şu anda tamamıyla çıplak bir şekilde yatıyordum. Gerçi, o da farklı bir durumda değildi. Üzerimize battaniyeyi örttükten sonra ona baktım, benim ilkimi çalmıştı. Sadece ağlamak ve bağırıp çağırmak istiyordum ama o bana bunları yasaklamıştı. Hiç daha önce birisiyle birlikte olmamıştım. "Uyu." dedi. Sesi sakindi. Gözlerimi kapadım ama ne kadar uykuya dalmayı denesem de uyuyamıyordum. Huzursuzdum. Korkuyordum. Üzgündüm. Sinirliydim.  "İlkimi çaldın." dedim. Ağzımdan çıkan şey ile duygularıma lanet okudum. Ben 'İlkimi çaldın.' deyince ne demesini bekliyordum ki! Yatağın altına girip küçük bir çocuk gibi saklanmak istiyordum. "Özür dilerim." dedi. Benden özür dilemişti. Bunu yapabileceğini hiç düşünmemiştim. O katı bir adamdı. Onunla geçirdiğim ilk gün olmasına rağmen bunu anlamıştım. Yüzü özellikle duyguları fark edilmesin diye maskelenmiş gibiydi. Açlıktan ölmek üzereydim, bütün gün hiç bir şey yememiştim. Hatta bir bardak su bile içmemiştim. "Ben açım." dediğimde bana baktı ve mutfağı işaret etti, "Mutfak orada. İstediğini ye." dedi. Kendime tost yapıp yemeye başladım. İyice doyduktan sonra lavaboya girip ellerimi yıkadım. Uykum en sonunda gelmişti. Onunla mı yatmam gerekiyordu koltukta yoksa kendi yatağımda mı yatmalıydım? Usulca adamın yanına yaklaştım. Hala uyanıktı. Tavanı seyrediyordu. Bana döndü, "Evet?" Derin bir nefes aldım, "Ben nerede yatmalıyım?" Bana bakıp güldü. Güldüğü zaman gamzesi ortaya çıkıyordu. Aslında güzel bir gamzesi vardı. "Yanımda yatman gerektiğini düşünüyorum Ay." dedi ve yatmam için koltukta yer açtı. Ben şimdi onun çıplak bedeniyle mi uyuyacaktım? Bu beni garip bir şekilde iğrendiriyordu. Belki ben de çıplak olsam bu kadar iğrenmezdim ama kıyafetlerimi çıkaracak halim yoktu. Yanına yavaşça uzandım. "Ay başını göğsüme uzatıp bana sarıl." Sesi uykuluyken bile nasıl bu kadar otoriter çıkabiliyordu anlamamıştım. Çaresiz bir şekilde başımı sessizce göğsüne yasladım ve bir kolumu çıplak bedeninin üzerinden geçirdim. "Aferin sana çabuk öğreniyorsun." dedi ve gözlerini kapadı. Ben de ağırlaşan gözlerimi kapattım ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.

KÖLE(gay) //ASKIDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin