14: Özlem.

8.2K 205 12
                                    


"Bir şeyler yemen lazım Ay." dedi. Zorla yumurtayı çatalıma aldım. Yavaşça çiğnemeye başladım. Yemek yememeye alışmıştım. Zor geliyordu yemek yemek. Tabağımın yarısını bitirdim ve ona uzattım, "Daha fazla yemeyeceğim." Derin bir iç çekti. "Çok zayıfsın." dedi. Kollarımı beline dolayıp ona baktım, "Beni annemi görmeye götürürsen ne kadar istersen o kadar yerim." dediğimde saçımı öptü, "Ben seni her türlü anneni görmeye götürürüm Ay. Onu ne kadar özlediğini biliyorum. Sadece biraz yemek yesen... " dedi. "Çabalıyorum." dedim ve çenesine bir öpücük bıraktım. Gülümsedi, "Biliyorum." ve ekledi, "Annen bugün müsait midir?" Sevinçle ona daha sıkı sarıldım. Şimdi 32 diş gülümsüyordum. Dudağına yapıştım. Beni kucağına aldı. Bacaklarımı beline doladım. Kollarımı boynuna sardım. Beni yavaşça koltuğa yatırıp üzerime çıktı. Belki de ilk kez gerçekten isteyerek onun altındaydım. Başını boynuma gömdü. İnledim. Tişörtümü çıkardı ve dudaklarını yavaşça boynumdan göğüs uçlarıma yerleştirdi. Narince onları emdikten sonra göbeğime öpücük kondurdu. Kendi tişörtünü de çıkardı.

...Nefes nefese kalmıştık ikimiz de. Beni tekrardan öptü ve üzerimden kalktı, "Hadi hazırlanalım. Daha annene gideceğiz." Bunu duyunca tekrardan gülümsedim. Annemi çok özlemiştim...

Araba yolculuğu bu sefer daha kısa gelmişti bana. Bir saatlik yol çabucak geçmişti. Evimin kapısının önüne geldiğimde bir kaç saniye evimle öylece bakıştım. Ellerim titremeye başlamıştı. Korkuyordum. Ilgar titreyen ellerimi tuttu ve narince öptü, "Her şey iyi olacak Ay. Merak etme." Ona sarıldım. Kapıyı çaldık. Kapının açılmasını beklerken Ilgar'ın elini sımsıkı tutuyordum. Sonunda kapı aralandı. Annemle göz göze geldiğimizde her ikimiz de yavaştan ağlamaya başladık. Anneme sıkıca sarıldım, "Anne seni çok özledim."
İçeri geçtik. Annem Ilgar ile bana su getirdi. Ilgar teşekkür ederek suyu içti. Bana döndü, "İyi misin?" Derin bir nefes aldım, "Sadece garip geliyor. Sanki gerçek değilmiş gibi. Senin beni sevmen, annemi görmem..." Gülümsedi ve başımı öptü. Annem bizi şaşırmış bir şekilde izliyordu. Bunun olabileceğini hiç hesaba katmamıştı anlaşılan. Benim için mutlu olup olmadığını kestirmek zordu. Daha çok endişeli gibi bakıyordu. Ve o an kafama taşla vurulmuş gibi oldum; benim bilmediğim bir şey vardı ve bu şeyin iyi olmadığı annemin gözlerinden belliydi. Annemle konuşup öğrenmeliydim.
Başımı Ilgar'dan anneme çevirdim, "Biraz yalnız konuşmak ister misin anne?" Annem başını evet anlamında salladı. Zoraki de olsa gülümsedim. Birlikte eskiden odam olan odaya geçtik.

"Oğlum, her şey... yolunda mı?" diye sorduğunda gülümseyerek, "Evet." dedim. Annem de zorla olsa gülümsedi. Elini tuttum, "Endişeli bakıyorsun. Benim bilmediğim bir şey var anne. Lütfen eğer böyle bir şey varsa anlat. Bilmek istiyorum." Annem bir kaç saniye yere baktı ve daha sonra yüzünü bana çevirip derin bir nefes aldı. "O adam tehlikeli Ay. Çok hem de. Sana da başından beri takıntısı var. N'olur dikkatli ol."

İçeri geçtiğimizde Ilgar'a gülümsedim. Annemin sözleri kulağımda çınlıyordu, 'Sana başından beri takıntısı var.' Başımı göğsüne yasladım. Sordu, "Her şey yolunda mı?" Başımı 'evet' anlamında salladım ve, "Bu gece burada kalmak istiyorum." dedim. Anneme baktım, "Bu gece burada kalsak sorun olur mu?" "Tabii ki de hayır. İstediğiniz gibi kalabilirsiniz." dediğinde tekrar Ilgar'a döndüm ve onaylamasını bekledim. Başıyla ağır ağır 'tamam' dedikten sonra gülümsedim ve yanağına bir öpücük kondurdum. Annemi özlemiştim, onla daha fazla zaman geçirmek için yapmayacağım şey yoktu ve tabii ki Ilgar'ı daha fazla tanımak için...
...

KÖLE(gay) //ASKIDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin