Gözlerimiz buluştuğunda hafifçe gülümsedim. Ellerimi sakallarında dolaştırmaya başladım.
Barış:
-Beni hep böyle sev olur mu?
Deniz:
-Olur. Her gün yeniden âşık olup, doya doya bakarım gözlerine.
Kalktı ve ellerimden tutarak dışarıya çıkardı. Soğuktu ama onun gölgesi ısıtmaya yetiyordu.
Deniz:
-Yağmur başladı. Islanacağız. İçeri girelim, sen yağmuru sevmezsin.
Barış:
-Senin olduğun her şey sevilir. Biraz ıslansak fena olmaz.
Ellerimi bırakmadan yağmurun altında dans etmeye başladık. Ipıslak olduğumuzda beni kendine döndürdü. Ve her zaman ki küçük öpücüğünü bıraktı. Koşarak eve girdik. Üstümüz başımız hep çamur olmuştu. Barış, yukarıya giysi almaya çıktığında, ben hemen banyoya koştum. Ilık bir duştan daha iyisi yoktu. Ta ki beyefendi kapıyı çalana kadar.
Deniz:
-Efendim Barış.
Barış:
-Sırtını keseleyeyim istersen. Birazda masaj yapmış olurum.
Deniz:
-Giysileri kapının önüne koy ve git.
Daha ses gelmemişti. Galiba bırakıp gitmiştir düşüncesiyle devam ettim. Duş bittiğinde kapıyı araladım fakat giysiler yoktu.
Barış:
-Hu hu bunu mu arıyordun?
Elinde kırmızı sütyenle dolaşan bir deli. Bir de utanmadan sallıyor.
Deniz:
-Canım senin giyebileceğin bir şey değil onu bana ver.
Barış:
-İstiyorsan gel de al o zaman.
Deniz:
-Aşkım hadi uğraştırma beni. Söz sana pembesini alırım. Dantelli olanından hem de.
Barış:
-Onu senin üstünde görmek isterim.
Yastığı aldığım gibi kafasına fırlattım. Terbiyesize bak. Sonon ostondo gormok ostorom.
Deniz:
-Pisleşme Barış. Bu sefer yastık yerine saksı ya da vazo atabilirim.
Barış:
-Bu kadar eğlence yeter. Hadi gel giydireyim seni.
Deniz:
-Bir adım daha atarsan üzerine atlarım. Döverim seni.
Barış:
-Bornoz ve üstüme atlaman. Bunu bir teklif olarak kabul ediyorum ve evet üzerime atlayabilirsin.
Sesimi son desibelini kadar yükselterek "Barış" diye bağırdım.
Barış:
-Tamam aşkım sakin. Giysilerin benim odamda giy gel.
Bornozumun açılmamasına dikkat ederek merdivenlerden çıktım. Kapıyı araladığımda yatağın üstünde duran sarı tişört ve kot şortu hemen giydim. Bu soğuk havada çok düşünmüş bunları almayı. Dolabını karıştırdım ve gri renkli hırkayı aldığım gibi üzerime geçirdim. Parmak uçlarıma basarak aşağıya indim. Ama ortalıklarda yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENİNİM | DÜZENLENİYOR
Genç Kurgu- 'Savaş benden romantiklik bekleme odunum ben.' - 'Bende odunum ama sana yanıyorum be güzelimm...' - 'Galiba kalbime birşey oluyor.' - 'Benim için atıyor korkma...' Bir doktor bu kadar deli gibi sevebilir miydi?