BÖLÜM-4 ATARLI CADI

224 113 20
                                    


Ertesi Sabah:
Uyandığımda hava henüz aydınlanmamıştı. Çok normaldi çünkü saate baktığımda saat beş buçuğu geçiyordu. Melis'in ağlama sesleri ile uyanmıştım yanında sünepe kılıklıda vardı. Sünepe kılıklı ciddi bir tavırla,

"Anne ve babasının vefatını artık ona söylemelisin. Daha fazla uzatamayız."diyordu.
Melis ise,
"Yapamam. Anlatamam." diyerek ağlıyordu.
Tüm hayallerimin ve hevesimin yıkıldığı andaydım. Artık eve gitmek dahi istemiyordum. Daha doğrusu hangi eve gidecektim ki? Benim bir ailem yoktu. Bunu duymamla tüm sorularım cevap bulmuş oldu. Sanırım başarımı kaybetmemin sebebi anne ve babamı kaybedişimden kaynaklanıyordu. Gerçekten hatırlanası bir hayatım yokmuş. Keşke bunları hiç duymasaydım. Tam bunları düşünürken içeri sünepe kılıklının girdiğini gördüm. Gülümsedi ve,
"Uyanmışmıydınız Yaprak Hanım." dedi.
O anki sinirimle,
"Uyuyo gibimi gözüküyorum!" diyerek sünepe kılıklıyı tersledim.
Sünepe kılıklı aldırış etmeden,
"Sanırım küçük atarlı cadı yatağın sol tarafından kalkmış." dedi ve kıkırdamaya başladı.
Sünepe kılıklının yüzüne ters ters bakarken söylediği lakap hafızamda birşeylerin belirmesine sebep olmuştu.
Bir kaç şeyi hatırlamak için kendimi iyice zorladım. Bu lakabı söyleyenin yüzünü anımsayamasamda daha önce söylendiğinden emindim.
Tam bu sırada herzamanki gibi ağladığından dolayı makyajı yüzüne akmış Melis içeri girdi. Tabi onun girdiğini aldırış etmeden sünepeye dönerek,
"Az önce ne dedin sen!" diye şaşkın bir ifadeyle çıkıştım.
"Yatağın sol tarafından mı kalktın dedim?"
"Ha-hayır ondan sonraki?"
"ATARLI CADI dedim ne varki bunda şaşırılıp kızılacak?" dedi ve anlamsızca bana baktı.
Bu sırada Melis kırık bir ses tonuyla araya girdi,
"Hatırlıyorsun Yaprak." dedi.
Sünepe kılıklı bize fransız kalmış bir şekilde olayın ne hakkında olduğunu anlamaya çalışıyordu.

"Hatırlamıyorum Melis bu lakabı bana biri söylüyordu sadece bunu anımsıyorum. Belkide yanılıyorumdur." demem ile,
"Hayır hatırlıyorsun! Bu lakabı sana annen söylerdi Yaprak. Artık dayanamıyorum senin bir annen baban yok babanı birkaç ay önce trafik kazasında kayıp ettin ve ardından annen kendini bıçaklayarak intihar etti! Sense onu kurtarmak için kendine zarar verdin ve şu an buradasın Yaprak Sezel! Olay bu artık yeter dayanamıyorum!" dedi ve içinden bir oh çekti.
Olayı zaten onlar konuşurken duymuş olsamda birden pat diye söylenmesi zoruma gitmişti. Yinede ağlamayacaktım. Beni bırakan insanlar için ağlayamazdım. Hadi diyelim babam trafik kazasında öldü annem neden beni bırakıp intihar etmişti ki. Neden tam birşeyler güzel olacak derken aniden yere çakılıyordum. İsmim hakkını gerçekten veriyordu YAPRAK. Kendimi rüzgârlı bir havada bir aşağı bir yukarı süzülen bir yaprak gibi hissediyordum. Sünepe kılıklı ortamın iyice gerilediğini fark ederek,
"En iyisi ben sizin çıkış işlemlerinizi yapmalarını söyleyeyim." dedi ve hızlı adımlarla odadan çıktı.
Melis'in yüzüne bakmak istemiyordum çünkü ona çok kırılmıştım. Çıkana kadar tek bir kelime bile etmedik. En sonunda sadece,
"Haydi çıkalım diyebildi."
Ona hâla sinirliydim hastahane kapısından dışarı çıkıp arabaya binecek iken,
"Ben seninle gelmiyorum." deyiverdim.
Melis iddialı ve alaycı bir tavırla
"Benden başka kimsen yok nereye gideceksin?" diye ekledi.

İyice sinirlenmiştim sadece,
"Bir yolunu bulurum." diyebilmiştim.

Arkamı dönüp hızla otobüs durağına ilerlerken onunda arkamdan geleceğini umut etmiştim. Öylede oldu. Ama olmaması gereken bir şekilde oldu karşıya yalnız ben geçebilmiştim Melis'in çığlık sesiyle arkamı döndüğümde o yanımda değildi...

Evett tam 200 okunma olduk hepinize minnettarız... Siz olmasaydınız bu başarıyı elde edemezdik bu bizim için çok büyük birşey ve sizi çoookk seviyoruz gelecek bölümde görüşmek üzere tahminlerinizi bekliyoruz😊❤❤❤


Sonbahar Yaprağı #Wattys2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin