BÖLÜM-19 Sen Ona Aşıksın

36 14 8
                                    

"Adamın yürümeye mecali kalmamıştı çünkü yürüdükçe batıyordu ayağına cam kırıkları. Bilmiyordu onların kızın kalbinin parçaları olduğunu, kız sadece izliyordu çünkü toplamaktan yorulmuştu parçalarını.."

🍁🍁🍁

Melis bu gün okul için son eksiklerini tamamlayacaktı. Malum üç gün sonra yeniden merhaba lise diyecektik. On beş tatilin verdiği stres ve hüzünümüde yanıma alıp ikinci döneme başlayacağım. Ben ilk önce Mustafa amcanın yanına gideceğim daha sonrada Melis'e katılırım.

Teyzemi Melis'le aynı anda öpüp gülüştükten sonra kuzenim Nil'ide alıp otobüs durağına doğru yola koyulduk. Kuzenimden bahsetmişmiydim? Tam bir baş belası. Ailenin en güzel kızı ben olduğum için kıskançlığından çatır çatır çatlayan bir kuzi. Egom asla tavan yapmadı, teşekkürler.

Sanırım Nil ile hiçbir zaman çok iyi anlaşamayacağız. Otobüs durağına geldiğimizde Nil'in huysuzlukları eşliğinde otobüsümüze binerken etraftakilerde kıkır kıkır bize gülmekle meşguldü. Kızım sen on yedi yaşındasın, yedi değil.

Nil;
"Ya üf babamı arasaydınız ya ben bu şeye binmem. Ben sizle niye geldimki ya of. Tıkış tıkış ter kokuyordur bunun içi."

"Özel jetini arasaydın kuzen, bizi meğersemiyorsan."

Nil;
"Çok komiksin Yaprak."

Otobüse bindiğimizde yine gülmekten öldüğümü söyleyebilirmiyim? Melis ile ikili koltuğa geçtiğimizde Nil ayakta kalmış ve neredeyse ağlayacak hâle gelmişti. Ay kıyamam jet sosyetem benim "Çen ayaktamı kaydın?"

İstikamet Yapar pide efendim. Gerçi artık ismi nedeniyle oradan nefret etmsemde Mustafa amcam birtane. İneceğimiz durağa çoktan gelmiştik Melis bizden önce inmiş ve Nil ne yazık ki benim başıma kalmıştı.

"Burası ne kuzen ya! Yakışıklı erkek yoktur ki burada."

"Gelmeseydin Nil sürükleyerek getirmedim."

'Islık sesi efekti'
"Lafımı geri alıyorum yaşlı adamın yanındaki meteor parçasıda kim? Allah neler yaratmış ya ne güzel gülüyor."

Kafamı çeviyorum ve karşıma yine yarı sinirli yarı mahçup, halsiyetsiz Rüzgar çıkıyor. Çıkma çocuk karşıma çıkma! Hah kafasını çevirdi bana bakıyor, baktı ve geliyor. Çok güzel çok güzel.

Rüzgar;
"Yaprak biraz konuşabilir miyiz?"

Nil;
"Oha adını biliyor kızım kenara gel önce ben gördüm, merhaba ben Nil."

Yaprak;
"Kesin şunu! Sen erkeklere yavşamayı, sende peşimi bırakırsan çok sevineceğim. -ve kalbim yalan söylüyor diye bağırır sussana sen kalpcim!- "

Nil;
"Çemkirme taş gibi çocuğa! Senin cırtalk sesin kıracak taşımı adın neydi ya senin? Taş çocuk."

Bak gülüyor ya! Özle-.. hopp kendine gel aptal kalp. Beynimi örnek alırmısın biraz gururun var senin gurur. Kalbimin sesi olsa da konuşsa;

'Sen ona aşıksın.' derdi sanırım.

Beynim; 'DEĞİL!"

Yaprak;
"Höst, yavaş gelirmisin Nil. O senin yavşayabileceğin erkeklerden değil. Hem senin ne işin var burada be gelme benim Mustafa amcamın dükkanına!"

Rüzgar;
"Özür dilemek için geldim, adama saygısızlık ettiğimizin farkındasındır umarım."

Yaprak;
"Şuraya bir tırnak aç 'Sen saygısızlık ettin!' Benim bir suçum varsa oda parayı fırlatıp selam vermeden çıkmamdı ve zaten özür dilemeye geldim."

Sonbahar Yaprağı #Wattys2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin