Hastamın gitmesiyle telefonumun çalması bir oldu. Arayan Müge'ydi.
"Efendim Müge!"
"Bu akşam acilen toplanmamız lazım! Bize bekliyorum, herkes orada olacak." dedi ve telefonu kapattı.
Ne için çağırdığından en ufak bir fikrim yoktu. Belli ki yine onun için giden ters bir şeyler vardı.
Akşama kadar ofisimde yapılması gereken birkaç işi yapıp hiç eve uğramadam Ömer ve Müge'nin evine gittim.
Kapıyı çaldığımda kapıyı Ömer açtı. Hemen arkasından Müge karşılamaya geldi ve kulağıma fısıldamaya başladı.
"Bu akşam her şeyin sonu!"
Bir şey anlayamadan içeri girdim. İçerde benden başka Hülya ve Ozan'da vardı. Selamlaşıp köşede bulunan koltuğa oturdum.
Müge benim oturduğumu görünce hemen içeriye gitti ve elinde ufak bir cihazla geldi.
"Evet, herkesin önünde birazdan izleyeceğiz. Çağla ve yardımcısının yaptığı hırsızlığı."
Ömer her şeyden habersizmişcesine Müge'ye şaşkın gözlerle bakıyordu.
Müge sözlerine devam etti.
"Duvara yansıttığım görüntüde gördüğünüz gibi Çağla, benim bütün bileziklerimi çalmış."
"Ne bilezik mi ? Ne söylüyorsun sen ? Ben öyle bir şey yapmadım."
"Ne tesadüfse eve hırsız gibi girmişsin ve o zamandan beri bileziklerimim tümü kayıp."
"Tamam, eve girdim. Ama yemin ederim ki size ait bir şey çalmadım."
Son sözümün ardından herkes benden açıklama bekliyordu. Sanırım artık her şeyi söylemenin vakti gelmişti. Bu sefer Müge, benden kurtulmak isterken kendisini ve Ozan'ı yakmıştı.
"Herkes beni dinlesin." diyerek ayağa kalktım. Telefonumdan Ozan ile Müge'nin birlikte çekilmiş olan fotoğrafını Ömer ve Hülya'ya gösterdim.
Ömer Müge'ye bakarken, Müge hemen harekete geçip "Bunların hepsi bunun oyunu. Böyle bir şey yok, fotomontaj bunlar." dedi.
O sırada diğer suçlu Ozan ise tercihini sessiz kalmaktan yana kullandı.
"Peki öyle olsun, peki buna ne diyeceksin ?" diyerek cebimden DNA testini çıkartıp Hülya'ya verdim.
Hülya okuduktan sonra Ömer'e uzattı. Ozan o sırada "Doktor ile anlaşmış olmalı." dedi.
Hiç sinirimi bozmadan Ömer'e "Müge'nin karnındaki çocuk Ozan'dan! Bunlar sizi kandırıyor. Ayrıca bu eve girmemin sebebi de bu kağıdı alıp, Müge'nin daha fazla seni kandırmasını önlemekti. Bilezik falan çalmadım. Muhtemelen her şeyi fark edip kendi sakladı bilezikleri." dedim.
Sözlerim bittikten sonra Müge'ye baktım. Dudağını ısırmış, elleriyle oynuyordu. Anlaşılan epey stres olmuştu.
Arkamda iki yıkılmış aile ve birbiri ardında kesilmeyen çığlıklarla güneş gözlüğümü takarak evden ayrıldım.
- Bölümü nasıl buldunuz ? -
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Yalanlar
Misterio / SuspensoKüçük Yalanlarla dolu hayatlar... Yıllar önce yaşanan olaylardan sonra Çağla, tüm öfkesiyle intikam almak için geri dönüyor!