sev "SEN YA! " beni

Görevimiz: NEFES

- Ceylan nerede LAAAAAN ?

-Ne Ceylan'ı Murat

Murat sinirle Hasanın yakalarından tutup bağırmaya devam etti.

-Ceylan lan Ceylan!

-Benimle ne alakası var Murat hani Ceylan?

Etrafına delice bakışlarla göz atan Murat Ceylanı göremeyince evi aradı. Ceylanın evde olduğunu öğrenince, hiçbir açıklama yapmadan, sinirle ahırdan çıkıp arabasına bindi. Ne diyebilirdi ki?

Gece eve gidememiş işlerinin ortasında "Ceylan Hasanla kaçtı ahırlardalar" yazan mesajı görünce evi aramak aklına bile gelmemişti.

********************************************

Kuzgun konağı yeni yeni hareketlenmeye başlamışken Zilha şalvarını geniş bluzunu giymiş kahvaltı hazırlayanları ayağıyla ritmik sesler çıkartarak izleyerek kahvaltıya oturulmasını bekledi.

Sofrada Hasan'a diktiği gözleriyle herkesin sesini kesip iştahlarını kaçırıyordu.

Elhamdülillah deyip sofradan kalkan Beşir Ağanın kahve içmek için köşesine çekilmesiyle sofradan kalkıp yanına oturdu.

-Baba

-Söyle kızım söyle de bitsin bu sıkıntılı bekleyiş

-Baba Ceylanla Hasan?

-Ne olmuş Ceylanla Hasan'a?

-Seviyorlarmış birbirlerini dün gece kaçacaklardı neredeyse

Şaşkın şaşkın bakan Beşir Ağa yüzüne yayılan gülümsemeyle konuşmaya başladı.

-Eeee Ceylan güzel kız ailesi dersen...

Babasının düşünmeden sarf ettiği sözleri kesip

-Ne diyorsun baba Ceylan'ı aile dışına verirler mi? Bunlar kaçarsa sakın benden medet ummayın.

Bir nefes yerinden kalkıp kendini dışarı atan Zilhanın ardından bakakalan Meryem Hanım ellerini beline koyup

"Murat'ı sana kurban edeceklerine kendi elleriyle boğarlar Ceylanı" diye kıkırdadı.

Zilha duracak gibi değildi. Fırat'tan aldığı arabayı Çınaroğlu konağına sürdü.

Arabayı park edip ön kapıda ki bekleyen iki adama yaklaştı. Korumaların geçmesi için izin vermediğini görünce "burada dikilip misafir bekleteceğinize arka kapıyı koruyun" dedi.

Öylece birbirlerine bakıp beklemeye devam edince "ya sabır" deyip

- Ayşe Hanımla görüşecem haber verin

Zilhanın ne demek istediğini neden bu kadar sinirlendiğini anlamasalar da içeri girip haber verdiler.

Beş dakika geçmeden gönlünün yumuşağı yüzüne vurmuş Ayşe Hanım buyur etmişti Zilhayı

Zilha içeri girer girmez Ayşe Hanımın elini öpüp sıkı sıkı sarılmıştı. Anne kokan bu kadına nasıl sarılmazdı.

-Hanım Ağam pek tatlı kelamlar için gelmedim buraya ama mecburum

-Söyle kızım ben seni bilirim. Dilin sivri deseler de doğrusunu dersin. Sen söyle de bende biliyim bizi ilgilendiren acı mı? Tatlı mı?