Merhaba canlarım💕 biliyorum ayda yılda bir bölüm paylaşıyorum ve bi önceki bölümü unuttuğunuz oluyor. bunun için küçük hatırlatmalar yapıyorum. Okul denen lanet varlık yüzünden hep bunlar. Hiçbirşeye zaman ayıramıyorum diyebilirim. Bunun için özür dilerim. İnşallah yazdıklarımı beğeniyorsunuzdur. Keyifli okumalar🙃
🌵🌵🌵
Ve şimdi Koray'ın buz mavisi gözleri öfkeyle suratıma bakıyordu.
Çok sinirliydi. Suratı sinirden kıpkırmızı olmuş boynundaki tüm damarlar belirginleşmişti. Beni gördüğünde buz mavisi gözlerinin koyulaştığını farkettim. Üzerime üzerime yürüyordu."Eceline merhaba de Meraklı bücür!"
🌵🌵🌵
"Ne bücürü be sensin bücür boyum 1.74 benim hanım hanııım" diye elimi belime koyup kemçirmek istedim ama sanırım böyle birşey yaparsam benim 1.74 boyumu bacaklarımı koparıp ganj nehrine atarak 0.74'e indirgeyebilirdi. Bu ihtimali göze alamazdım.
Ulan adam bana "eceline merhaba de" diyor benim düşündüklerime bak anasını satayım!!!
Sinirden göz kapaklarına kadar kızarmış Koray kim bilir üzerimde ne gibi cinayete planları kuruyordu. Deniz mavisi gözleri git gide koyu maviye dönüyor Üzerime üzerime yürümeye devam ediyordu sanki kendisi bi fareydi de ben de ona peynir koklata koklata peşimden sürüyordum.
Böyle birşey olabileceği gözümde canlanınca istemsiz bir şekilde kahkaha patlattım.
Evet hemde böyle mükemmel bi zamanda...
Koray güldüğümü görünce ilk önce gözlerinden birkaç saniye şaşkınlık dalgalandı ardından da gözleriyle beni ateşe verebilecek bir öfke...
"Demek çok hoşuna gitti."
Dedi dişlerini sıkarak. Ardından beni arkamdaki duvara yasladı ve kolumu morartmak istercesine sıktı.
"B-ben, h-hayır, şey"
"Sen ney?"
Dedi kolumu daha da sıkarak.
"Özür dilerim!"
Dedim canımı yaktığını belli edercesine sesli bir şekilde.
Kolum o kadar acıyordu ki acıdan gözlerim dolmuştu. Öyle herşeye çıt kırıldım kızlardan değildim. Herşeye kolay kolay ağlamazdım. Ama neredeyse 5 dakikadır kolumu koparırcasına sıkıyordu ve ben bu acıya daha fazla dayanamıyordu.
"Ne oldu ağlayacak mısın? Hoşuna gittiğini sanıyordum?"
Dişlerini sıkarak konuşuyordu. Tehlikeli derecede sinirliydi ve ben ne yapacağımı bilmiyordum.
"Koray! Ne yapıyorsunuz?"
Miray. O gelmişti ve şaşıran gözlerle bize bakıyordu.
"Koray ne oluyor burda?"
Kız bana üzülerek bakıyordu.
"Miray eve git."
"Koray bırak kızı! Baksana kız ne halde."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
K.ÇETE
Teen FictionBakmayın böyle kara bir kitap olduğuna, karanlık durduğuna. Okuyup okuyabileceğiniz en samimi kitaplardan biri olduğuna bahse girebilirim. Kendim gibi karakterlerim Uğraşsam da çok da korkutucu olmayan tiplerim var. Her ne kadar karanlık bir ortam o...