- Bölüm 27 -

5K 440 181
                                    

Oylarınız için çok teşekkür ederimm :') 

Tek Nefes instagram hesabına profilimden ulaşabilirsiniz ♥

Tek Nefes instagram hesabına profilimden ulaşabilirsiniz ♥

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Mira)

Bu hastanede üçüncü günümdü ve ben artık git gide sıkılmaya başlamıştım, sürekli burada yatmak hemde bu güzel havada fazlasıyla can sıkıcıydı. Kılıç o son sözlerimden sonra benden uzaklaşmasını bekliyordum lafımı dinlemişti gibiydi çünkü uyanıkken başımda bekleyip beni izlemekten başka bir şey yapmıyordu ama akşamları uyuduğum zamanlar hep saçlarım ile oynayıp yanaklarımı öpüyordu. 

İşin tuhaf kısmı Teoman bunu görüp ağzını açıp tek kelime bile etmiyordu aksine Kılıç'tan çekiniyor bana dokunmak için hatta bazen sarılmak için bile Kılıç'tan izin alır gibi onun gözlerine bakıyordu. Bu da Kılıç'a olan ön yargımı arttırıyordu o nasıl bir insandı ki etrafında ki herkesi böyle emri vaki bir şekilde yönetebiliyordu? 

Acaba eskiden onu gerçekten seviyor muydum? Yoksa beni tehdit edip zorla mı yanında durmaya zorluyordu? Bunları düşünmek canımı sıktığı için sesli bir şekilde havaya doğru ofladım. Hafızam yerine gelse de artık her şeyi düşünmek ve bir cevap aramak için uğraşmasam keşke!

"Bugün nasılsın bakalım?"

Adının Aras olduğunu öğrendiğim karizmatik doktorum yanıma gelip her zaman ki gülümseyen yüzü ile bana baktı.

"Çok iyiyim." dedim vücudumda ki ağrılara rağmen, "Ve çok sıkıldım. Yürümek istiyorum."

Aras doktor sözlerime başını belli belirsiz sallayıp elini bana doğru uzattı, "Ayağın fazla incindi, bu yüzden küçük ve yavaş adımlar atıp kendini yorma sadece bir kaç gün daha yatacaksın ve küçük adımlar ile yürüyeceksin, anlaştık mı?"

Gülümseyerek Aras'ın elini tuttum, "Tabii." dediğimde Aras doktor bana yardım etmek için bacaklarımı kibarca tutup yataktan sarkıttı ve hastane terliğini giymeme yardım etti. Ondan destek alarak ayağa kalktığımda yürümediğim için tutulan ayaklarım ile bir adım bile atamadan öylece kaldım.

"Tamam, sorun yok." dedi Aras doktor anlayışlı bir şekilde gülümserken elini belime yerleştirdi ve beni sıkıca tuttu. Boşta kalan diğer elim ile onun elini tutup yavaş adımlar ile odadan çıktığımızda sevincimi belli eden bir gülüş sergiledim.

"Oh be! Ne kadar bunaldığımı anlatamam." dedim koridorda minik adımlar ile karınca gibi ilerlerken.

"Benim olmam bile bunalmaya engel değil demek küçük hanım."

Gülerek başımı Aras'a çevirdiğimde burnu burnuma değdi. Yüzüme bu derece yakın olduğunu bilmediğim için şaşkınlık ile öylece kalakaldım. Bakışmamız uzarken onun kahverengi gözleri ilginç şekilde güzel gelmeye başladı gözlerime.

Tek NefesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin