FİNAL

6.2K 361 242
                                    

Bir maceranın daha sonuna geldik sizlerle, bana bu süreçte desteğini eksik etmeyen ve her şeye rağmen hikayemin arkasında duran sizlere teşekkür ederim. Benim için Tek Nefes'i yazmak git gide zorlaşmıştı ve iyi bir final istiyordum açıkcası final hep aklımdaydı ve hikayeye yazmaya başladığım ilk gün bile final bir kere olsun değişmedi. 

TEŞEKKÜR EDERİM HEP YANIMDA OLDUĞUNUZ İÇİN ♥

İyi okumalar ♥

(Mira)

Gözlerimi açtığımda beynimde düşündüğüm tek şey Çetin'di. Onu öldürecektim! Uzandığım yerden doğrulduğumda içimde daha önce hissetmediğim bir güç hissediyordum ve bu durmamı zorlaştırıyordu.

Etraftan anladığım kadarıyla Vedat doktorun evindeydik. Duvar da ki saate baktım gece on iki gösteriyordu.

Bora...

Gözlerimi sıkıca kapatıp açtığımda sert bir şekilde yutkundum. Ellerimin arasından kayıp gidişin ve sonsuz vedamızı asla unutmayacaktım. Son sözünde bile mutlu olmamı isteyen kardeşimin intikamını ellerim ile alacaktım.

Üzerimde ki pikeyi atıp yerde ki çamur içinde kalmış ayakkabımı giydim ve merdivenleri inmeye başladım. Salondan ağlama sesleri geliyordu, merdivenleri tamamen inip duvara yaslandım ve gizlice salona göz attım.

"İnanmak istemiyorum, Bora daha çok gençti. Böyle bir şey uğruna ölmesini yakıştıramıyorum."

Lina'nın acı isyanı ile gözlerim de ki yaşlar birikti ve yavaşça yeniden süzüldü.

"Linam..." dedi Uraz da ağlamaktan değişen sesiyle, "Lütfen, güçlü olmak zorundayız." dediğinde gözlerim de ki yaşı sildim.

Salona geçerek, "Lara nerede?" diye sordum, "Bebekler nerede?" diye hiddetle bağırdım.

"Mira..." dedi Uraz sanki deli birisiymişim gibi şaşkınca yüzüme bakıp ayağa kalktı. Kollarını bana doğru uzattığında bir adım geri çekildim, "Lara ve bebekler nerede?" diye sordum.

"Bilmiyoruz."

"Beni oraya götürün!" diye bağırdım. "Beni o lanet olası yere götürün."

Lina ayağa kalkarak, "Pekala." dedi ve Uraz'a döndü, "Onu burada tutamayız, hakkımız yok. Kılıç'a geleceğimizin bilgisini ver."

(Kılıç)

Çetin'in evindeydik, bebekler den biri Lara'nın kucağında diğeri ise benim kucağımda uyuyordu. Çetin'in önceden akşam yemeği için bizi davet ettiği yerde duruyorduk.

"O bebekleri sahip çıkmanız sadece sizi üzer." dedi Çetin ellerini masanın üzerine koyarak, "Onları öldüreceğimi biliyor olmanız lazım."

Lara'ya henüz Bora'nın ölümünü söyleyemediğim ve Bora'ya doğru dürüst bir morga bile kaldıramadığımız için kendimi kötü hissediyordum. Hislerimi gizleyerek bebeğe daha sıkı sarıldım ve kucağımda salladım.

"Raşel," dedi Çetin gözleri ben de olan Raşel'e bakıp, "Kılıç çocuk sahibi olmayı çok isteyen biri gibi durmuyor mu sence de?" deyip güldü. 

"Kes sesini!" dedi Lara burnundan soluyarak, "Bu bebeklere bir şey yapacağını sanıyorsan büyük yanılıyorsun." dedi.

Onun da tek umudu Akif'ti ve o da hala ortalıkta yoktu! Bizi yüz üstü bırakmasından korkuyordum ama bu gerçeği aklımdan çıkartmak istiyordum. Bora'yı kaybetmiştik ama bu bebekleri yaşatacaktım, onları korumak zorundaydım.

Tek NefesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin