Bölüm 32

36.9K 1.8K 129
                                    

            Evim evim güzel evim, diye kim söylediyse yüzyılın çıkışını yapmış. İnsanın evi gibi var mıydı? Deli gibi özlediğim evimde gülen surat dolaşmaya başladım. Başta Aras beni eve bırakıp gitti diye hayıflansam da işinden dolayı beni bırakıp gitmesine sesimi çıkarmamıştım. Salondan sonra mutfağa geçerek hangi durumda diye baktım. Mutfak sanki terk edilmiş gibi görünüyordu.

"Turşu..." Boş bidonlara bakarak gülümsedim. Hepsini bitirmiş. Canım kocam ben sana yeniden yaparım. Tabi bugün yapamam ama ilk fırsatta en sevdiğin turşulardan yapacağım. Gülümseyerek dolabı açtığımda burnuma pis kokular geldi. İğrenerek dolaba baktım. Dolap neredeyse bomboştu ama olanlarda ya küflenmiş ya da kokmuştu. İnanmıyorum ya kesinlikle ben gittikten sonra bu eve kadın eli değmemişti. Çünkü nerdeyse evin her yeri toz içindeydi ve hatırladığım kadarıyla da her şey yeri yerindeydi.

Mutfaktan sonra direkt özlediğim odama geçtim. Şükür ki odam kocam gibi kokuyordu. O an gözüme yatağın üstündeki geleceğim çarptı. Vakit kaybetmeden geceliğimi elime alarak gülümsedim. "Bu geceliği en son burada bıraktığıma adım kadar eminim." Beş ay boyunca burada mı kalmıştı. Aras'ın yattığı kısım dağınık olduğuna göre kesin eve yatmaya gelip geri gidiyordu.

"Ah kocam ya bunca ızdırabı biz bir hiç uğruna mı çektik?" Hadi benim dayanağım canım oğlum vardı. Peki sen ne yaptın bunca zaman nasıl bu acıya dayandın... "Halini görmüyor musun Arya, adam eriyip gitmiş..." Derin bir nefes alarak elimi karnıma koydum. "Oğlum bak göre biz bana ilaç gibi geleceğiz. Söz veriyorum sen dünyaya gözlerini açana kadar babanı dünyanın en güçlü ve şişman adamı yapacağım."

Tabi bunun için önce yemek yapmam gerekiyordu. Evde yemek olmadığı gibi yemek için malzeme de yoktu. O halde sipariş veririm. Bu saten sonra zaten yemek yetişmez. Elime telefonu alarak ara sıra sipariş verdiğimiz yeri aradım. Aras buranın yemeklerini seviyordu. Siparişi verdikten sonra valiz yerleştirme işini es geçerek tekrar mutfağa geçtim. Çünkü yemek yemeden önce her şeyi yıkayıp temizlemem gerekiyordu. Yoksa kocam bu defa gerçekten hasta olabilirdi.

Odadan çıkıp mutfağa geçtiğimde ilk iş olarak dolabı boşaltıp her şeyi çöpe atmak oldu. Hızlı olmasa da elimden geldiği kadar temizlik yapıp bulaşık makinesini çalıştırdım. Bir saat sonra yemekler gelse de benim temizliğim bitmemişti. Uzun uğraşlar sonunda solana yemeğe hazırlayabilmiştim. Bu sürede Selen ile konuşup gayet iyi olduğumu söyledim. İyi ve aynı zamanda çok mutluydum. Biliyordum ki ilerleyen zamanlarda bütün acı dolu hatıralar unutulacak ve biz daha çok mutlu olacaktık...

Nerde kaldın diye tam Aras'ı arıyordum ki zil çalınca elimde telefon kapıya koştum. Kapıyı açtığımda kocam tam karşımdaydı. "Hoş geldin Aras..." Yüzüme biraz asık surat baksa da gülüşümle birlikte onunda yüzünde gülümseme belirmişti. Aras uzanıp yanağıma küçük bir buse bırakınca çok bekletmedim umarım, demişti. Aslında beni tam olarak beş ay beklettin ama buna da şükür. Belki zamanında gelmese bana oğlumu tek başına acı içinde doğuracaktım. Şimdi de acıyla doğuracaktım fakat bu defa yalnız olmayacaktım. Sevdiğim adam yanımda olacaktı.

"Hadi kapıda bekleme içeriye gir sana harika yemekler hazırladım."

Aras içeriye girince söylendi. "Arya evde hiçbir şey yoktu bu halinle alışverişe mi gittin?" dediğinde hayır, diyerek sipariş verdiğimi söyledim. Aras da salona girince bana bakıp kaşlarını çattı. "Neden kendini yoruyorsun Arya, bunca hazırlığa ne gerek vardı. Yeni yoldan geldik sana yat dinlen demiştim."

"Geçmişi geri alamayız değil mi? O zaman dövünmenin anlamı yok çünkü ben seninle güzel bir akşam yemeği yemek istiyorum." Aras gözlerini devirse de o yemekler yenilecekti. Aras söylenerek üstünü değiştirmeye gidince bende geriye kalanları hazır edip masaya oturdum.

Aras da üstüne değiştirip geldiğinde siyah tişörtünün altında sayılan kemiklerini gördüm. İçim cız edince yutkunmuştum. Onun bu denli zayıf olması kalbime acı veriyordu. Aras gülümseyerek yanıma oturduğunda yemeklere baktı "Başta söylüyorum bu kadar yemeği yememin imkanı yok."

"Olmaz bu gece beni üzmeyecek ve bütün yemekleri yiyeceksin."

"Senin için elimden geleni yapacağım..." dediğinde onunla birlikte yemeğe başlamıştım. Bugün Bursa'dan gelirken de yemek yemek için bir yerlere oturmuştuk fakat o yalnızca bir kase çorba içmişti. Şimdi de yalnızca çorba içerse kıyametleri koparırdım. Aras çorbasını afiyetle yediğini de hatta bitirdiğinde şaşırdım. Bildiğin kocamın lokmalarını sayıyordum. "Aras diğer yemeklerin yalnızca ucundan bakıp yemezsen oturur ağlarım haberin olsun..."

"Peki, hayatım..." dediğimde içim bir kez daha cız etti. Ben galiba ağlamak için falan yer arıyordum. Aras başlarda yemeği güzelce yerken yemeğin ortalarına doğru yüzü düşerek zorla yemeğe devam etti. Sanki yemek yerken can çekişiyor gibiydi. Bir ara midem daha fazlasını almıyor dediğinde ben senden daha fazla yedim diye yakındım. Nerden bilebilirdim biraz daha yedikten sonra midesinin kalkacağını... Aras bir anda ayaklanıp kusacağım galiba dediğinde korkarak peşi sıra gittim.

Be deli gibi yemeğe alışkındım ama ona ağır gelmiş olmalıydı. Aras banyoya girdiğinde midesindekilerin çoğunu çıkardıktan sonra elini yüzünü yıkadı... "Ben... Ben özür dilerim." Diyerek ağlamaya başladı. Benim tek istediğim onun bir an önce iyileşmesiydi.

Aras ıslak haliyle yanıma gelip bana sarıldığında "Bize zaman ver Arya, öylece bir günde iki günde hiçbir şey olmamış gibi eski halimize dönemeyiz. Elbette kaldığımız yerden devam edeceğiz ama bu kadar hızlı değil. Zaman var ya şu zaman bütün dertlerimize şifa olacak. Bak göreceksin yalnızca bir ay sonra geçmişe dair en ufak kötü bir anımızı dahi hatırlayamayacağız. Çünkü bu adam seni deli gibi seviyor."

"Bende seni çok seviyorum kocam, hem de hiç olmayacak kadar çok seviyorum."



BİLİYORSUNUZ Kİ ARAS OLMASI GEREKTİĞİ KADAR AHMAK VE OLMASI GEREKTİĞİ KADAR AŞIK BİR ADAM... VE ŞÖYLE BİR ŞEY VAR Kİ ARAS GİBİ BİR ADAM ZOR BULUNUR. ŞİMDİDEN SÖYLÜYORUM. YALANCI DOKTOR YİNE AYNI ŞEYLERİ SÖYLEYİP BİR BABAYI UÇURUMA İTEKLEYECEK.


SİZDEN ŞU DURUMDA ÖN YARGILARINDAN KURTULMANIZI İSTİYORUM. ÇÜNKÜ KUSURA BAKMAYIN AMA HİÇBİR ADAM DEMİYORUM ERKEK EŞLERİNE İNANMADIKLARI ZAMAN VAHŞİLEŞEREK KARIM DEDİKLERİ KADINLARIN CANLARINI YAKIYOR.


VE YİNE KUSURA BAKMAYIN Kİ BU DEVİRDE HİÇBİR ERKEK EŞİNİ YETERİNCE ÇOK SEVİP DEĞER VERMİYOR. BELKİ SEVİYOR OLABİLİR AMA O ÇOK KAVRAMI KÜLLİYEN YALAN!


UMARIM DÜNYA DA ÇOK ENDER DE OLSA ADAM KALMIŞTIR DA SİZİN DE YOLUNUZ O ADAMLARIN YOLUNA DENK DÜŞER.


SİZİ SEVİYORUM...


İnstagram: sldakser






....









AHMAK KOCAM 🚬  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin