Hiçbir sorun çıkmayacağına dair söz vermiştim. Bu yüzden hiçbir sorun çıkmamalıydı. Bir daha işsiz kalmayı göze alamazdım. Bende annemi kuzenime emanet ederek evden ayrılmıştım. Kuzenim gece boyunca annemle ilgilenecekti. Kuzenime emanet ettiğim için içim rahat olsa da yine de evden uzaklaşmak huzursuzluk veriyordu. Aras Bey iyi gibi görünse de sonuçta bir erkekti ve ben ilk defa tek başıma yabancı biriyle şehir dışına çıkacaktım. İçimde bazı kuşkular olsa da aklıma getirmemeye çalışıyordum.
Aras Beyin söylediği yere geldiğimde onun gelmesi için on dakikadan fazla beklemiştim. Geldiğinde ise arabayı kenara çekip binmemi bekledi. Patronumun yanına oturduğumda aramızda sadece işle ilgili küçük bir konuşma geçmişti. Yol boyunca çok alçaktan gelen müzik eşliğinde yolları seyretmeye koyuldum. Kış günü olduğundan dışarısı buz gibi olsa da arabanın içi sıcacıktı. Allah'ım karda kışta kalan bütün hayvanların yardımcısı olsun. Eskiden olsa besin kaynakları çok olur kolaylıkla doğadan beslenirlerdi. Şimdilerde ise besin kaynakları tükenmiş doğayı neredeyse sömürmüştük. Yolda her gördüğümde hayvanla yüreğim biraz daha cız ediyordu.
Saatler sonra Bursa yoluna geldiğimiz de bizi daha yeşil bir dünya karşılamıştı. Bursa'ya ilk kez geldiğimden olsa gerek yeşilliği beni büyülemişti. İstanbul'da taş duvar arasında büyürken yeşilliğe hasret kalmıştık. Patronum otele yaklaştığımızı söyleyip gece hakkında detaylı bir bilgi vermişti. Otele geldiğimizde ise arka koltuktan aldığı çantayı bana uzatıp gece için hazırlanmamı söylemişti. Ben sırt çantama sadece etek ve gömlek almıştım. Belki de müşteriler sandığımızdan daha önemliydi.
Aras Beyin benim için verdiği çantayı aldıktan sonra peşine takıldım. Akşam ki iş yemeği bu otelde olacağı için patronum karşılıklı iki oda ayarlamıştı. Normalde bunu benim yapmam gerekse de beni nedense çok zorlamıyordu. Belki de deneme sürecim geçene kadar bana sabrediyordu. Üzülerek odama gittiğimde ilk iş olarak duşa girdim. Çıktığımda ise patronum öğle yemeği için aşağıya inmemi söylemiş bende saçlarımı dahi kurutmadan giyinerek aşağıya inmiştim. Beni ıslak saçla görünce kızar gibi olsa da tek söylediği şey yemeğimi hemen yedikten sonra odama çıkmamdı.
Bende söylediğini yaparak odama çıkıp akşam için hazırlandım. Saat sekize gelmeden önce de restoran bölümüne inerek patronumun söylediği şeyleri yapmıştım. Benden sonra Aras Bey gelmiş sonra da karşı firmanın sahibi ve eşi gelmişti. Karı koca gerçekten çok hoşlardı.
"Arya!" Başımı çevirmemle kaşlarım çatılmıştı. "Selen!" İnanmıyorum yıllar sonra bu şekilde karşılaşmak, nerde olduğumu unutarak ayağa kalkıp arkadaşıma sarıldım. Biz sarılırken başka bir erkek sesi duyarak Selen'den ayrılıp elini tuttum.
"İyi akşamlar, rahatsız etmiyoruzdur umarım..." Selen'in yanında ki adamı da bir yerlerden tanıyordum. Bu çocukluk arkadaşı değil miydi? Tabi ya Anıl, nasıl unuturum.
"Ne rahatsızlığı Anıl Bey buyurun bize eşlik edin..." Haldun Bey ayağa kalkıp elini uzatırken patronumda ayağa kalmış bende "Selen seni patronumla tanıştırmak istiyorum Aras Bey..."dediğimde ayakta kısaca da tanışmıştık.
"Lütfen oturun bizde tatlı söyleyecektik..." Haldun Bey ısrar edince patronumda bize eşlik etmelerini söylemişti. Onlar aralarında konuşurken ela gözlü arkadaşıma baktım. "Seni burada göreceğimi hiç tahmin edemezdim kaç yıl oldu iki üç... Bana hemen telefon numaranı ver..." dediğinde birbirimize telefon numaramızı vermiştik. Ben babamın ölümünden sonra her şeyi değiştirip kendimce temiz sayfa açmıştım. Şimdi anlıyorum ki geçmişe çizik atmak en doğru karar değildi. Geçmişimizle yaşamayı öğrenmeliydik...
Akşam yemeği sandığımdan daha uzun sürmüştü ama bence olumluydu. Başta resmi olan Haldun Bey gece sonunda patronuma karşı fazla ılımlı olmuştu. Galiba patronum Anıl Beyle de anlaşmış olmalıydı ki bir ara onlarında telefonlarını aldıklarına şahit olmuştum. Selen'in köklü bir aileden geldiğini biliyordum. Anıl da onun gibi Bursa'nın yerlisiymiş. Gece sonunda bittiğinde Selen'den zorla da olsa ayrılmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AHMAK KOCAM 🚬
Teen Fiction# 1 - rastgele Her erkek can yakar mı?... Baktım sana.. Kızgın değilim, kırgın değilim, dargın değilim.. Kısacası artık ben sana "hiç bir şey" değilim!