.24.

6.9K 441 196
                                    


"Bay Min nereye geldik?"

Jennie esen rüzgar sayesinde saçları dağılırken onları bir arada tutmaya çalışıyordu. Yoongi ona cevap vermeden onu terasın rüzgarlı olmayan tarafına doğru götürdü. Jennie'nin aklı saçları kadar karışıktı, buraya neden geldiklerini anlamamıştı, buraya geldiğinde nasıl iyi hissedebileceğini hiç anlamamıştı. Jennie rüzgar gelmeyen yerde derin bir nefes aldı, saçlarını düzelticeği sırada belinde olan elleri hissetti ve havalandığını. Gözleri büyürken onu kaldıran öğretmenine şaşkın bir şekilde bakarken Yoongi onu kare kutunun üstüne oturttu.

"Bay Min?"

Yoongi gülümserken Jennie'nin saçını geriye doğru attı ve zaman kaybetmeden dudaklarını birleştirdi. Jennie'nin gözleri büyürken öğretmeni ellerini onun bacağına yerleştirdi. Dudakları yavaşça ilerlerken Jennie kollarını onun boynuna doladı ve bedenini onunla birleştirdi. Yoongi'nin elleri öğrencisinin beline dolanırken vücutlarını birbirine bastırırken Yoongi öpücükleri ile birlikte kendisi de sertleşmeye başlamıştı. Bunu hisseden Jennie kendisinin de ihtiyacı olduğu için kalçalarını hareketlendirerek kendini ona sürttü. Jennie dudaklarından hafif bir mırıltı dökülürken Yoongi onun boynuna doğru ilerledi. Jennie şimdi öğretmenin iyi hissettirmekten kastını anlamıştı.

"Bay Min?"

"Hmm"

Yoongi içinde büyüyen canavara engel olmaya çalışıyordu ama dudaklarının altında olan ince ve sıcak tene karşı koyamıyordu. Jennie'nin boynunda olan bir kesik ve akan kan ile bu işten daha çok zevk alıcağını biliyordu.

"İyi hissettirmekten olan kastınız bu muydu?"

Yoongi gülerken başını onun boynundan kaldırıp yüz yüze olmalarını sağladı. Dudaklarını yalarken Jennie'nin yüzünü inceledi. Eğer onu kendi tarafına çekerse ona yapıcakları gözünün önüne geldi. O güzel bedenine bıçağı ile yapıcağı sanat eserleri ile birlikte Jennie ile sevişmek hayatında hiç tatmadığı bir zevki tatmasına sebeb olucaktı. Jennie'yi kölesi haline getirmek zorundaydı, onu yanında tutmak için tek seçeneği buydu.

"Sen iyi hissettin mi?"

Jennie alt dudağını dişlerken yanakları kızarmaya başlamıştı. Hissetmişti ve daha fazlasını da istiyordu bunu söylemek için ise fazlasıyla utangaçtı. Yoongi'nin dudaklarına küçük bir öpücük bıraktı ve başını evet anlamında salladı. Yoongi onun kendisine bastırdı ve dudaklarını yeniden onunkiler ile birleştirdi. Jennie ondan korksa da onun güçlü bir karekter de olduğuna emindi. Herhangi bir yanlış hareketinde Jennie'nin ona karşı geliceğini biliyordu bu yüzden oldukça dikkatli davranıyor ve onun bir hatasını bekliyordu. Bu hata öyle bir hata olmalıydı ki kendi açısından kullanmalıydı. Jennie'nin annesine olan nefreti biliyordu bu nefret onun için bir fırsattı, eğer onun düşüncelerini değiştirebilirse Jennie'nin yapıcakları Yoongi'nin beklediği hata olurdu. Bu sayede Yoongi'nin onu yanında tutabilmek için bir sebebi olurdu.

Yoongi sert hareketleri ile Jennie'ye zevkin doruklarını yaşatıyordu, Yoongi ona değer verdiğini anlıyacak kadar onu tanımıyordu ama Jennie'de olan bir şey onu çekiyordu. Yoongi başını onun boynundan kaldırıp yaptığı şaheserlerine baktı. Morluklar yanında olan yara izleri ile daha da güzel gözükebilirdi. Yoongi bu düşünce ile gülümsedikten sonra Jennie'ye baktı.

"Daha iyi hissetmek istermisin?"

Jennie başını evet anlamında sallarken Yoongi sırıtarak bir elini onun bacağına koyup iç kısımlarına doğru ilerletirken Jennie'ye küçük ve yavaş öpücükler veriyirdu. Yoongi iki parmağını öğrencisinin hassas noktasına bastırdığın Jennie'nin nefesi kesildi. Büyümüş gözlerle öğretmenine bakarken Yoongi konuştu.

"Shh...sakin ol, iyi hissediceksin Jennie...kendini..."

Yoongi onu öpmeden önce fısıldayarak konuştu.

"Kendisini bana bırak"

Jennie öğretmeninin sözüne uyarken Yoongi iki parmağı ile hassas  noktayı ovuşturmaya başladı. Jennie içinde oluşan o tanıdık hissi yeniden tattı ve yine öğretmeni tarafından. Yoongi biraz hız katarak sert bir şekilde ovuşturmaya devam ederken Jennie güçsüz düştüğünü hissetmeye başladı. Öğretmeni ile dudaklarını ayırırken onun omuzlarını sıkıca kavrayarak ondan güç almaya çalıştı. Yoongi biraz hızlı devam ederken Jennie'nin dudaklarından mırıltılar dökülüyordu, zevk sinyallerin vücudunda gezinirken alnını öğretmeninin göğsüne yaslarken bir eli öğretmeninin eline dolandı.

"B-Bay M-Min biraz daha hızlı l-lütfen"

Yoongi gülerken öğrencisinin istediğini kabul etti ve hızlandı. Jennie'nin mırıltıları yükselirken arada dudaklarından öğretmenin ismi dökülüyordu.

"Jennie inlemelerini duymak istiyorum"

Yoongi dokunduğu kumaşın altında oluşan ıslaklığı hissedebiliyordu. Jennie'nin bir kaç hareketi ile erimesine bayılıyordu o zaman kendini daha güçlü hissediyordu, Jennie ise hızlıca bayrakları indirmesini zayıflık olarak sayıyordu. Yoongi'nin yanında onun etrafında olan kızlar gibi olmak istiyordu. Jennie'nin inlemeleri daha  da yükselirken Yoongi'de daha çok  hızlanıyordu ve sertleşmeye başlıyordu. Boşta olan eli ile Jennie'nin başını kaldırırken sertçe dudaklarını birleştirdi ve Jennie'nin zevk noktasını bulduğunda ki gözlerini onun vücudunda yaptığı eserlerden sonra ki olucak gözleri olarak hayal ettiğinde inlemesine engel olamamıştı. Jennie ikinci kez bu zevki yaşarken vücudu yine yorulmuştu, dudaklarını öğretmenin den ayırdı ve ona sarıldı. Yoongi kollarını onun etrafına sararken Jennie fısıldayarak konuştu.

"Etrafınızda ki kadınlar gibi olamadığım için özür dilerim"

Yoongi güldü ve parmakları ile onun sırtında daireler çizerken konuştu.

"Evet onlar gibi olmadığın için özür dilemelisin"

Jennie hızlıca kafasını öğretmeninin göğsünden kaldırırken konuştu.

"Neden böyle bir şe-"

Yoongi eli ile onun ağzını kapatırken alınlarını birbirine dayadı ve elini yavaşça çekti. Jennie gözlerini kırpıştırarak ona bakarken Yoongi sadece ikisinin duyabileceği bir ses tonunda konuştu.

"Onlar gibi olmadığın için özür dilemelisin çünkü kendini onlar gibi olmaya zorlamıyorsun...senin öyle olmana da ihtiyacın yok Jennie..."

Ona küçük bir öpücük verdikten sonra devam etti.

"Sen kendin olduğun için yanımdasın bunu unutma"

Jennie gülüseyerek hayatını mahfedicek olan adama sarılırken, Yoongi ise kendine yeni bulduğu kölesine sıkıca sarıldı.

Beyond The TruthHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin