.31.

6K 415 558
                                    


Yoongi uyuyan küçük sevgilisinin başında bekliyordu. Uzun süredir omzunda ağlamıştı ve en sonunda uyuya kalmıştı. Elinin tersini onun yanağında gezdirdi, öylesine küçük bir yaşta yaşadıkları kolay değildi. Onun intikamınıda alıcak kişi kendisiydi. Onun alnına bir öpücük kondurduğunda Jennie gözlerini araladı. Küçük bir mırıltı dudaklarından dökülürken Yoongi konuştu.

"Bu gece evde olmıcağım küçüğüm bitirmem gereken bir iş var"

.

Yoongi kamyoneti çiflik evinin biraz gerisine park ederken yan koltukta olan köpek mamasını aldı ve indi. Arkada olan köpeğin başını okşadıktan sonra biraz köpek mamasını döktü. Sonuçta köpeğin aç kalması gerekiyordu planını uygulaması için. Gülümsedi ve karşısında olan eve baktı, Jennie'ye kabus gibi dakikalar yaşatan ev burasıydı. Yoongi'nin bakışları donuklaştı, küçüğüne zarar veren insana o da zarar vericekti. Yoongi evin kapısına doğru ilerlerken etrafa bakındı. O piç adamın bağırışlarını duyup onu rahatsız edicek kimseler yoktu. Yoongi bu düşünce ile sırıtırken kapı'nın önünde geldi, derin bir nefes alırken ahıra gözü takıldı ve de tam ortasında asılı olan hayvanları asmak için kullanılan zinciri gördü. Kendi kendine gülerken kapıyı tıklattı, içerden gelen sesler ile şanslı gününde olduğunu anladı. Kısa süre sonra açılan kapı ile karşısında 40'larımda olan bir adam gördü, orta kiloda biraz sakallı ve bakımsız. Yoongi hızlıca rolüne bürünürken konuştu.

"Merhaba efendim, kamyonetim ile yolda kaldım da acaba geceyi burda geçirebilirmiyim?"

Adam onu süzdü daha sonra ise konuştu.

"Tabii evlat"

Yoongi gülümseyerek içeri girdi. Umduğu tek şey karısının evde olmamasıydı, masum kişileri öldürmek istemezdi. Jennie'nin söylediğine göre yengesi bu durumu öğrenmişti ve dayısına bu konu hakkįnda bağırmış çağırmıştı onu şikayet ediceğini söylemişti ama ardından saatlerce yediği dayak ile o da bir şey yapamamıştı.

"Tam da yemek yiyordum aç mısın delikanlı?"

"Evet efendim, uzun bir yoldan geldim"

Adam gülerken mutfağa gitti ve bir tabak daha alırken sandalyeye oturan çocuğa baktı. 17, 18 yaşlarında olduğu belliydi ve güzel bir vücudu vardı tam ona layık. Yoongi bilerek üstüne kendini genç gösterecek kıyafetler giymişti, yüzü sayesinde de küçük durabiliyordu. Tek gereken adamın boş anını beklemekti, daha sonra ise...neyse zaten yapıcakları zihnindeydi anlatmaya gerek yoktu.
Adam tabak ve çubuklar ile masaya gelirken onları Yoongi'nin önüne koydu. Yoongi gülümsemesini ona bahşederken masa'nın üstünde olan kimçiye baktı, yemek yemesi ve güç toplaması onun için artı bir puan'dı.
Çubukları parmaklarının arasına alırken masa da olan yemekleri yemeye başladı. Adamın bir yandan da onu gözetlediğini görebiliyordu.

"İsmin ne delikanlı?"

"Min Yoongi efendim"

Adam gülerken Yoongi çenesini kastı, o piç'in onun hakkında ki fantezilerini tahmin edebiliyordu.

"Nereye gidiyordun?"

"Daegu efendim ama dediğim gi-"

"Yüzün bir erkeğe göre çok güzel"

Yoongi zorla gülümserken adamın üstüne atlamamak için kendini tutuyordu sakin kalmayı seçti, sonuçta daha sonra ona çektireceği şeyler her şeyin bir bedeli olucaktı.

"Teşekkürler efendim ben bir bardak su alıp geliyorum"

Yoongi kalkıp mutfağa doğru ilerlerken adam onun kalçalarını izliyordu. Yoongi mutfağa girdiğinde tezgahın üstünde ki kalın bardağı gördü bu onu bayıltmak için güzel bir aletti. Bardağı aldı ve arkasına saklarken adamın ona arkası dönük olması kendisi için güzel bir tesadüftü. Sessiz adımlarla onun arkasına geçerken bütün gücü ile bardağı onun kafasına geçirdi. Sandalyeden düşen adama sırıtarak baktı.

"Şimdi her şeyin bedelini ödeme zamanı"

Adam kendine gelmeye başladığında bir yerde asılı olduğunu fark etti. Etrafına bakarken ahırda olduğunu anladı. Ne olmuştu da bu hale gelmişti? Kafasında hissettiği acı biraz hatıralarının yerine gelmesini sağlamıştı, evine gelen o çocuktan dolayı bu haldeydi. Vücudunda hissettiği soğukluk ile alta baktığında çıplak olduğunu gördü. Korkuyla bağırırken ellerine baktığında ahır'da asılı olan zincirine bağlı olduğunu gördü. Yoongi onun uyandığını fark ettiğinde gülerek oturduğu yerden kalktı. Gürültüyü fark eden adam o tarafa baktığında Yoongi'yi gördü. 

"Bana ne yaptın seni piç!"

Yoongi gülerek sessizliğini korurken ona doğru yaklaşıyordu.

"Beni burdan indir! Sana ne diyorum! Seni orospu çocuğu!"

Yoongi kırkırda dı, ve elini çenesine götürürken konuştu.

"Orospu çocuğu olduğum doğru, ee piç olduğumda doğru ve seninde ensest ilişkilere ilgi duyduğun kesin..."

Yoongi cebinde ki bıçağı çıkartırken onun karşısında doğru geçti. Adam nefret bakışları ile ona bakarkem Yoongi bıçağı onun göğsüne dayadı ve konuştu.

"Vücudunda bir kadına unutturamadığın bir gecenin unutamacığın bir acı kazımayı isterim"

Yoongi onun göğsüne bıçağı çizmeye başlarken adam bedenini oynatıyor ve acı dolu çığlıklarını atıyordu.

"Daha fazla canını acıtmam için uğraşıyorsun"

Yoongi onun bedenine çizdiği harflere düzgün olması için özen gösterirken adamın yaptığı bir hareket ile bir harfin düzeni bozulduğunda Yoongi sert yumruğunu adama geçirdi. Adamın acı dolu çığlıkları ahırda ve boş arazide yankılanırken Yoongi bir kaç adım gerilerken eserine baktı. Adamın göğsüne yazdı yazı ile gurur duyuyordu. Yeğenime tecavüz eden orospu evladı'nın tekiyim ölmeyi hak ettim. Adam bağırmalarına devam ederken Yoongi yerde olan siyah çantasını açtı ve içinden ucu demir mandallı olan zinciri çıkardı.

"Şimdi düşünüyorsun ki bu adam bana ne halt yapıcak..."

Yoongi onun önüne geçerken demir mandalı onun göğüs ucuna sıkıştırdı, adam bağırırken Yoongi devam etti.

"Senin Jennie'ye yaşattıklarının bin kantını sana yaşatıcağım"

Diğer demir madalı da onun diğer göğüs ucuna kıstırırken yeniden çantaya ilerledi ve içinden dildo'yu aldı. Adam onun elimde gördüğü şey ile daha çok bağırırken bir yandan da küfürler ediyordu. Vücudunu her hareket ettirdiğinde göğüslerin de ki mandallar onun göğsü uçlarının kanamaya başladığını hissetmemişti bile.

"Onu bırak elinden seni lanet adam! Bana dokunmaya dahi kalkm-"

"SEN JENNIE'YE KENDİ SİKİNİN DERDİ İÇİN TECAVÜZ EDERKEN O DA SANA YALVARIYORDU!"

Yoongi bir yumruğu daha adama geçirirken elinde ki dildoyu sinirle deliğe sokarken adam'ın nefesi boğazında takılı kaldı. Yoongi histerik gülüşü ile dildoyu hızlıca ve sert vuruşlar ile sokup çıkartıyordu. Adamın acı dolu çığlıkları boş arazide daha çok yayılırken Yoongi dildoyu onun içinde bıraktı. Yine çantısına doğru ilerledi ve içinde ki etler ile donatılmış kemeri aldı, köpeği boşuna aç bırakmamıştı.

"O dildo yerine kendim seni bayılana kadar becermek isterdim lakin hissediceğin zevk'i sana vermek istemezdim ve de kendi penisimi senin kirli deliğin ile mahfedemezdim..."

"E-Elinde ki ne?!"

Yoongi gülerken kemeri açtı ve onun beline bağlarken sıkıca sıktı.

"Hiç bir kadına tecavüz edemezsin orospu evladı, şimdi de bunun cezasını çekiceksin"

Yoongi son kez bıçağı onun vücuduna geçirip yumruk attıktan sonra onu orda bırakarak kamyonetine ilerledi. Hava kararmıştı, adamın bağırışları ve küfürleri umrunda değildi. Kamyonetin arkasında olan köpeği çözdü ve gerilerken köpeğin yere atlamasını bekledi. Tek dizinin üstüne çökerken köpeğin başını okşadı.

"Şimdi o piç'e 5 dakkalık zevki için benim kadınımın içine soktuğu buruşmuş sikini etlerle birlikte parçala oğlum, hiç acıman olmasın"

Köpeği bıraktığında, son hızla ahıra giden köpeği gülerek izledi. Kamyonetine binerken adamın acı dolu çığlıkları ile gaza bastı. İşte şimdi Küçüğünün intikamı'nı en güzel şekilde almıştı.

Beyond The TruthHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin