Diana ➳ H.S

❧ 15

Morale ihtiyacım var, bol yorum lütfen.

* * *

Diana yanağına konan öpücükle gözlerini araladı. Harry kıvırcıklarıyla onun yüzünü gıdıklayarak gülümsedi.

"Günaydın hayatım. Buradaki ofise uğrayıp projeleri teslim almamız lazım. Kalk ve üzerini giyin."

Diana kollarını gererek yatakta doğruldu. Ama bir sorun vardı. Bacak arası ıslaktı. Yoksa regl mi olmuştu? Ama regl olacağı zaman Sofia ona haber verirdi.

Titrekçe ayağa kalkarak banyoya ilerlediğinde Harry de Diana için valizden bir elbise çıkarttı. Diana klozete oturduktan sonra iç çamaşırını bacaklarından aşağı indirdi. Temiz gözüküyordu. Peçete alıp bacak arasını sildiğinde yapışkan bir sıvıyla karşılaştı. Yüzünü buruşturarak klozetin içine attıktan sonra su ile birlikte gözden kayboluşunu izledi.

Diana lavabodan çıktıktan sonra Harry gülümseyerek elindeki elbise ile Diana'ya döndü.

"Hadi hayatım, bir an önce giyin ve çıkalım. Ben sana dışarıda bir şeyler ısmarlarım."

Daha dün gece koridora çıktı diye açık büfede yemek yemesini yasaklayan Harry bugün onu dışarıda yemeğe götürmeyi teklif ediyordu. Diana dün gece onu rezil ettiğini hatırlayıp biraz kızsa da gecenin sonunda yaptıkları şeyden dolayı Harry'nin fikirlerini bu derece değiştirdiğine sevindi.

Üzerinde iç çamaşırları kalana kadar çıkarttıktan sonra Harry'nin ona giydirmesi için yardımcı oldu. Harry kızıl saçları öne atarak arkadaki fermuarı çektikten sonra Diana'ya gamzelerini göstererek dudaklarına bir öpücük kondurdu.

"Beni deli ediyorsun..."

Diana'nın elini tutarak yerdeki proje çantasını aldıktan sonra kapıyı açıp kartı da alarak çıktı. Hızlı adımlarla asansöre yürüdü. Asansörü çağırdıktan sonra Diana ile içine binerek aşağı inmeyi beklediler.

"Harry alışveriş yapacak mıyız?"

Harry gamzelerini tekrar gösterdi.

"Ah, tabii. Benim sana almak istediğim birkaç kıyafet var. Sen de kendi almak istediklerini alırsın."

Harry Diana'ya ne alacaktı ki?

Asansör durduğunda Harry kartı resepsiyona bırakarak kapıda duran taksilerden birine bindi. Normalde Harry öne, Diana arkaya otururdu ama bu sefer ikisi de arkaya oturmuştu.

"Carter Company'ye."

Harry taksiciye gidecekleri yeri söyledikten sonra proje çantasını ayağının olduğu yere koydu.

Diana taksinin camından dışarıyı seyretmeye başladı. Onun yaşındaki birçok kız ya sevgilisiyle ya da elindeki poşetlerle geziyordu. Tabii ki bu sırada Harry'nin elleri Diana'nın dizinde geziyordu.

Diana önce dizindeki ele, sonra Harry'ye baktı. Ama Harry ona bakmıyordu. Bir eli kendi dizindeyken diğer eliyle mesajlaşıyordu. Diana başını Harry'den tarafa eğilip ekrandaki kişiyi gördüğünde kaşlarını çatarak geri çekildi. Harry'nin elini dizinden çekerek bağırdı.

"Dokunma bana!"

Taksi şoförü kaşlarını çatarak aynadan Harry'ye baktığında Harry şaşkınca Diana'ya baktı. Diana'nın ani tepkisinden dolayı telefonunu proje çantasının oraya düşürmüştü. Eğilip aldıktan sonra Idella ile mesajlaşmaya son verip Diana'ya döndü. Diana ise başını cama çevirerek olabildiğince Harry'den uzaklaştı.

"Pekala, bir daha dokunmam."

Diana sadece trip atmak istemişti. Harry'nin dokunmaları hoşuna gidiyordu. Sesini çıkartmadan yaklaşık on beş dakika daha taksi ile yolculuk yaptı.

Taksiden indiklerinde Harry proje çantasını tutarak döner kapıdan içeri girdi. Diana ise titrek parmaklarını kapının üzerine koyarak itti. İçeri girdiklerinde etrafta balonlar olduğunu gördü. Harry'nin şirketi bu kadar eğlenceli miydi? Aniden gelen konfeti sesleriyle Diana yerinden sıçradı.

"Hoşgeldiniz Bay Styles!"

Etraftan yükselen seslerle birlikte Diana korkuyla Harry'ye baktı. Ama Harry onun aksine insanlara gamzelerini göstererek selamlaşıyordu.

"Sonunda sizi Amerika'daki şirketinizde de görmek güzel. Bay Carter ihale için geleceğinizi söylemişti, umarım ihaleyi kapıp şirketimizin büyümesine katkı sağlarsınız."

Diana görevli kadının konuşmalarını dinledikten sonra Harry'ye getirilen pastaya baktı. Bu kadar çok mu seviliyordu?

"Çok teşekkür ederim ama projeleri alıp gitmem gerekiyor. Pastayı ihaleden sonra yeriz."

Harry göz kırparak konuştuğunda etrafta yine coşkulu alkışlar ve ıslıklar duyuldu. Diana artık bu ortamda olmaktan korkuyordu. Harry de taksiden indiğinden beri sanki Diana yokmuş gibi davranıyordu.

Harry nihayet şirketteki projeleri de alıp veda ettikten sonra beraber çıktılar. Harry tekrar bir taksi çağırdıktan sonra Diana'nın arka koltuğa oturması için kapıyı açtı. Diana oturduktan sonra dolanıp öbür tarafı açtı. Diana tam sevinecekti ki Harry proje çantalarını arkada, onun yanına bırakıp ön koltuğa geçti.

Bir öncekinden daha kısa süren taksi yolculuğundan sonra Harry çantası ve Diana ile beraber bir kafeye girdi. Çantalarını yanına bıraktıktan sonra Diana'nın tam karşısına oturdu.

"Bir yiyecek seç."

Bu sırada Harry telefonunu tekrar eline alarak mesajlaşmaya devam etti. Diana gelen garsona seçtiği menüyü gösterdikten sonra Harry başını bile kaldırmadan "aynısından" demekle yetindi.

Diana arkasına yaslanarak parmakları ile oynamaya başladığında Harry telefonu bırakıp Diana'ya baktı.

"Sana dokunmam başından beri hataydı zaten. Bir daha tekrarlamam, seni rahatsız ettiğim için özür dilerim Diana."

Diana'nın yüzü asılmıştı. Harry artık ona dokunmayacaktı. Peki bir daha öpüşmeyecekler miydi?

"S-sorun değil."

Diana titrek sesiyle konuştuğunda Harry gülümseyerek arkasına yaslandı.

"Kız arkadaşımı neden bu kadar kıskanıyorsun anlamıyorum."

Diana kaşlarını çatarak Harry'ye baktı. Hayır, onu kıskanmıyordu. Harry'yi ondan kıskanıyordu.

"Ondan daha güzel ve samimisin. Doğal ve içtensin, sabırlı ve masumsun. Benim için onun senden daha iyi olduğunu mu düşünüyorsun?"

Diana duyduklarıyla yutkundu. Böyle bir şey beklemiyordu. Utançtan yanaklarının kızardığına emindi. Gözlerini kaçırarak yutkundu.

"Tanrım, bana ufak bir sürtünme ile hissettirdiğin şeyleri onda bulmak için saatlerce sevişiyorum."

Diana Harry'nin ne demek istediğini anlamasa da edepsiz konuştuğu için istemsizce gülümsedi.

"Keşke sadece konu cinsellikte kalsaydı. Duygularımı ele geçiriyorsun ve..."

"Siparişleriniz geldi efendim."

Harry garsonun sesi ile eğildiği masadan doğrulup karşısındaki güzelliğe baktı. Garson yanlarından uzaklaştığında Diana derin nefesler alarak utanç duygusunu yok etmeye çalıştı.

"Doğum gününde sana daha önceden yapmadığım bir şeyi yapıp en iyi geceni geçirteceğim."

Diana bu sefer mavilerini Harry'nin yeşillerine kaydırdı.

"N-ne yapacaksın?"

Harry gamzelerini göstererek çatalını eline aldı.

"Sürpriz."