Aşka Kilit

12.Bölüm

Merabalaaar :D Yeni bir bölüüm :D Sizleri çook çook seviyorum :*

Doruk Whatsapp’ta çevrimiçi oldu.

   ’’Aylin.Senin sayende karşılıksız sevdiğimi anladım.Beni zor durumda bırakma.Ters cevaplar vermek istemiyorum.Çünkü o bana verse kaldıramazdım.Dert etme bundan sonra da hiçbir şey olmamış gibi davranıcam.İyi geceler.’’diye mesaj attı.Ve tekrar çevrimdışı.

  ------------

  Ufak bir geziye çıkmıştık.Tabii ben sakarlığımı konuşturup düştüm ve ayak bileğimi incittim.

  Dinleniyorduk.Doruk bana arada ters ters bakıyordu.Ama az önce bileğimi ovalarken masumca bakarken yakaladım onu.Tabii sonra bakışlarını üzerimden çekti ya,neyse.

  Gezintiye devam için kalkmışlardı ki’’Hocam ben yürüyemiycem.Çadırlara doğru gitsem yavaş yavaş.Ayağım çok  ağrıyor.’’ Dedim.’’Tamam Almila.Ali sende Almila’ya yardım et,kız zor yürüyor zaten.’’Ali oflayarak kalktı ve koluma abanırken’’Neyse anca beraber kanca beraber dimi?’’ dedi ve beni kaldırdı.Kalkarken Mert Doruk’un kulağına doğru bir şey söyledi.Sonra Doruk kaşlarını kaldırıp gözlerini açtı ve ‘’Saçmalama!’’ dedi.Nasıl anladığım konusuna gelicek olursak dudaklarını okudum.

  Ama kalktığımda Ali beni kolunun altına alarak kendine çekti.Bende bu arada ona çemkirdim.’’İnsan gibi davransana.Koluma abandın resmen.Ayağım acıy-AAğğh.’’Ali’ye bağırırken ayağımı unutup üzerine basmıştım.Bunun üzerine Ali beni kendine iyice çekti.

   Ben yürümeye çalışırken Mert Doruk’un omzuna dokundu.Dudaklarını birbirine bastırarak kaşlarını kaldırdı.Sonra Doruk yerinden kalktı.

   ‘’Hocam.Benim de başım ağrıyor.Kendimi iyi hissetmiyorum.Almila’ya ben eşlik edebilirim.’’dedi ve beni Ali’den devraldı ve beni kolunun altına aldı.Daha birkaç adım attık ama ağlıycam neredeyse acıdan.Sonra bir anda ayaklarım yerden kesiliyor.

   ‘’Doruk!’’ diye cırladım.Başını bana çevirip bakıyor.Gözlerine dikkat ediyorum.Kahverenginin açık sıcacık bir tonu..

   ‘’Yürümeyi mi tercih ederdin?’’ diye sordu.Akşam için sinirliydi sanırım.Tabii sinirli olcak Alara’yla bir olup Aylin’e yardım ettik.Ama bunu zaten yapmamız gerekiyodu ki.Aylin bizim arkadaşımız hem de yakın.O zaman benim Doruk’un gözlerinde de takılıp kalmamam gerekiyor.Off!

   Çadır alanına geldiğimizde Doruk beni yavaşça yere bıraktı.Bazıları gibi hödük değil tabi çocuk!.

   Sonra bana doğru dönüp.’’Almila’’diye seslendi.Başımı çevirip ona doğru baktım.’’Aslında sana bir şey söylemem gerekiyor.’’ Dedi ve benden onay bekler gibi baktı.Ama ben ona fırsat vermeden’’Doruk.Benimde sana bir şey söylemem gerek.’’dedim.Gözlerinin içi parladı bir an.Ve tekrar konuşmasına izin vermeyerek’’Dün akşam için özür dilerim Doruk.Aylin arkadaşım evet,çok yakın bir arkadaşım ama seni aramamalıydım.Gerçekten çok özür dilerim.’’ Dedim.’’Özür dilemene gerek yok Almila.Gerçekten.Ben de sana bir şey söylemek istiyorum.Ben aslında-‘’Doruk’un sözlerini bir sürtük sesi kesti.’’Ooo..Herkesten kurtulup burada romantizm ha?Yeni sevgilinle nasıl gidiyor?’’ başımı çevirip sesin geldiği yöne doğru baktım.Tabii ki yanılmamışım.Bu tam da bir sürtük.Kimden mi bahsediyorum? Meriç’ten tabii ki.

   Yerden destek alarak ayağa kalktım.Ağırlığımı sağlam ayağıma vererek küçük adımcıklar atıyordum.Ve devam etti.’’Okan’la bizi gördükten sonraki yüz ifadenden de anlaşıldığı üzere iyi gitmiyor ha?’’ dedi gerizekalıca ifade edemediğim gıcık ukala bir tavırla.Tek kaşımı kaldırarak’’Yok,sadece şaşırmıştım da biraz.Okan’ın sürtüklerle işi olmaz diye biliyordum ben,ondan.En son ben test etmiştim hatta hani.Kesin biliyorsundur.Sizin de iyi gitmiyor olsa gerek.Soluğu burada aldığına göre.’’ Dediğimde’’Bana sürtük olduğumu mu ima ettin sen?’’ dedi.’’İma etmedim canım,baya dümdüz söylemiştim aslında.Ama sende algılama problemi var galiba.Sen zaten öyle değil misin?Neyse sen takıla takıla buraya mı takıldın ya?’’ dediğimde üzerime yürüyerek beni itleyip’’Ne diyorsun sen ya?’’ diye bağırdı.Bunun üzerine acıyla inledim ben.

   Doruk da Meriç’in üzerine yürüyüp’’Naptığını sanıyorsun sen ha?’’ diye kükredi.Ben korktum yeminle.Sonra Meriç arkasını dönüp gitti.

   Doruk yanıma gelip iyi olup  olmadığımı sordu.İyi olduğumu söyledikten sonra beni kaldırıp az önceki oturduğumuz yere oturmamda yardımcı oldu.

  Sonra ceplerimi yokladım ama telefonum yoktu.Sonra Doruk benim telefonu çaldırdı ve çaldığı yöne doğru yürümeye başladı.Meriç beni itleyince orda düşürmüşüm.Telefonu bana uzattığında Okan’ın isminin üzerine gelip parmağımı sürttüm ve kulağıma götürdüm.

   ‘’Almila?’’ dedi doğrulamak istercesine.Ben ses vermeyince devam etti.’’Düşmüşsün iyi misin?Yanına geleyim mi?’’diye sordu.’’Ne gerek var?Ayrıca nasıl olduğum da seni ilgilendirmiyor.Sen sevgiline sahip çık bence.Boş bulduğu zamanda gelip üzerime atlıyor da.Seni ilgilendiren kişi belli.’’ Dedim ve telefonu kapattım.

  Doruk soru soran gözlerle bana bakıyordu.’’Sana güvenebilir miyim?’’ diye sordum Doruk’a.’’Bunu bir de soruyor musun?’’ diye cevapladı.Sesinde pes vardı.Nasıl oluyor bende bilmiyorum.

  ‘’Meriç’ti.Adı yani.Eski sevgilimin yeni sevgilisi.Onun yüzünden beni terk etmişti.Sevgilisi yani Okan benim çocukluk arkadaşımdı.Tabii bir de Berke vardı.Oda kardeşim gibidir ama şu kaltak yüzünden bir yanlış anlama oldu.İkisi de anında inandılar.Bana inanmayanlarla işim olmaz benim dedim ve bende babamın yanına taşındım.Annemle babam ayrı da benim.Biraz da bunu kullanarak geldim işte.Ama iyi ki de gelmişim.’’ Dedim sonuna doğru gözlerinin içine bakarak.

   ‘’Yani Okan’ı sevmiyor musun?’’ diye sordu ve daha sessiz bir şekilde devam etti.’’Artık.’’