23.Bölüm

48 5 0
                                    

  Meraba arkadaşlar.Bu mutsuz günümde güzel bir şeyler yazmak isterdim ama depresyondayım.Daha önce de belirttiğim üzere acayip büyük bir GB fanıydım ve bu akşam final.Neyse hepinizi kocaman kocaman öpüyorum.Çok çook da seviyorum. İyi bayramlaar <3 :*

Daha sonra Berke gelip sol tarafımdaki boş sandalyeye oturdu.Onun yanına Okan,Okan’ın karşısına da Meriç.

   Berke bana bakıp ‘’Noldu Almi ya?Yüzün bembeyaz olmuş’’ dediğinde ‘’Boşver.Sonra anlatırım.’’ Diyerek geçiştirdim.

   Daha sonra Okan bana biraz dışarı gelip gelmeyeceğimi sordu bende başımı aşağı yukarı sallayarak onayladım onu.Yürümeye başlayınca da takip ettim.

   Dışarı çıktığımızda bahçedeki banklardan birine oturunca bende yanına oturdum.

   ‘’Almila.Lütfen sözümü kesme.Yoksa bir daha asla bunları toplu bir şekilde söyleyemem.’’ Dediğinde durup nefes aldı.Enerjisini topladı sanki.’’Ben çok özür dilerim.Yani sana o yakıştırmayı yaptığım için.Biz öğrendik gerçekleri.Meriç Mert’le anlaşmış.Berke olmasa hala ona inanıyor olucaktım.Neyse eskisi gibi olamayız biliyorum.Bana karşı güven problemin oluştu.Bunu da biliyorum.Özür dilemekle hiçbirini düzeltemem ama çok pişmanım ben.En azından eskisinin de eskisi olan hani arkadaş olduğumuz günlerdeki gibi olsak.Çünkü ben o dostluğu kaybetmek istemiyorum.’’ Dediğinde bende buna olumlu bakıyordum. Doruk bu kadar anlayışsızken Okan’ın bu kadar anlayışlı olması da ayrı bir ironi.

   Gülerek cevapladım. ‘’Tabii ki arkadaşız.Bana o şekilde yakıştırmalar yapmadığın sürece tabii’’ dediö ve gülümsemeye devam ettim.Ama Okan gülümsemiyordu.’’Hadii amaa.’’ Dedim gülümseyince de ‘’Heeh şöyle..’’ diyerek ekledim. ‘’Konuyu dağıtmayınız lütfen.Öhöm öhhmm.Ben bunu öğrenince Meriç’ten ayrıldım.Zaten onu sevmiyordum ki ben.Sadece hep yanımdaydı.Yani ben öyle sanıyordum.Meğerse hep arkamdaymış.Yalanlar söyleyerek.Yani yanlış anlamanı istemem beraber geldik diye.O da peşimize falan takıldı.Annesine falan da söyleyince inanır mısın annesi onu bana emanet etti.Ben kızına suikast planları kuruyorum kadın bana kızını emanet ediyor.’’ Deyince ben bir gülmeye başladım. ‘’Şimdi oldu işte.’’ Diyerek ekledi Okan.Yeni bir dost edinmiştim eski olanından.

   Daha sonra biz gülerken Berke de yanımıza geldi.Okan’a bakarak ‘’Hallettin mi abi?’’ diye sordu. ‘’Sence halletmemiş gibi mi duruyor?’’ diye sorusuna ve bana ait olmayan soru bu neyse soruyla cevap verdim.

   ‘’Çok bilme bakayım sen cadı.’’ Diyerek bana sarıldı Berke.Ama ayrılırken boynumdaki şala takıldı.’’Bu ne bu sıcakta Allah aşkına Almila?’’ diyerek çekecekti ki yapıştım şala. ‘’Yok ya.Dursun moda bu.’’ Falan diye saçmalamaya başlayınca.’’Yalan söylediğinde anladığımı unuttun heralde.Çıkar şunu.’’diyip çekti şalı.Ve ne yazık ki tutamadım.

   ‘’Kim yaptı bunu?’’ diyerek ikisi de aynı anda kükreyince titredim bi anda.Dondum kaldım.

   ‘’Sakin olun bi.’’ Dedim ama Okan daha da sinirlenerek ‘’Sakin falan olamam.Hatta hemen söyle Öfkem azalmadan ağzını burnunu dağıtayım kimse.’’ Dedi.

   ‘’Ama bi dakika ya.’’ Diyerek oturttum onları az önceki oturduğumuz banka. ‘’Selin.’’ Dedim. ‘’O kim?’’ diye sordu Berke.’’Ya bir kız işte.’’ Dediğimde zaten moralinin bozuk olmasıyla bunun bir ilgisi olduğuna eminim.’’ Dedi Berke. ‘’Ne olduysa hemen anlatıyorsun.Şimdi!’’ diye de ekledi.

   Bende her şeyi anlattım.Doruk’un bana inanmama kısmını bile.’’Benim güven problemimi biliyor ama bana inanmıyor!’’ diyerek de ekledim. ‘’Ben gider konuşurum Doruk’la’’ dedi Berke.’’Hayır! Hatasının farkına ne zaman varıcak merak ediyorum.’’ Dediğimde ikisi de onayladı beni.

   İçeri girdiğimizde herkes bize bakıyordu.Daha sonra dikkatimiz konuşan rehberlikçiye kaydı. ‘’Kadro tamamlandığına göre kura çekimine başlayalım.’’

   ‘’Ne kurası ya?’’ diye oraya buraya sorarken etkinlikler ikişerli gruplarla yapılacağı ve eşimizin kurayla çekileceğini öğrendim.

  Yarın fotoğraf çekme yarışması olucakmış mesela.Daha doğrusu önümüzdeki 3 gün bounca fotoğraf çekicekmişiz.Gelirken neden fotoğraf makinemizi getirmemizi istedikleri belli oldu.

   Kuralar çekilmeye başladı.Ama dikkatimi Doruk’un adını okuyan hoca çekti.Daha sonra da Selin’in adını okuyan hoca. Bütün kanımın çekildiğini hissettim. Dünyadan koptum sanki.Arada birkaç kişinin adı daha okundu ama algılayabileceğimi sanmıyorum.

   Sonra benim adımı okuyunca anca dikkatimi toplayabildim.Sonra da Okan’ın adını okudu.Neyse en azından barıştık.Ben Okan’a gülümseyince oda bana gülümsedi.

   Sonra odalara çıkmak için dağıldık.Ama merdivenlerde Selim yanıma geldi ve bana olanları sordu.Bende baştan sona anlattım.Selin’in yaptıklarını,Okan’la barıştığımızı,bana koşulsuz inandıklarını,Doruk’un bana inanmadığını daha doğrusu dinlemediğini.

   ‘’Boynuna bakabilir miyim Almila?’’ dediğinde sinirlendiğimi hissetmeye başladım. ‘’Sen de mi inanmıyorsun bana Selim? Ya ne yaptım ben sizde de inanmıyorunuz bana anlamıyorum ki.Kanıtım olmasa hiçbir şekilde güven vermeyen bir tip miyim anlamadım.Sorun ne ya?’’ dedim sonunda öfkemi kusarak.

   ‘’Hayır prenses.Sen yanlış anladın.Tabii ki inanıyorum ben sana.Ama boynunun durumunu merak ettim.Çıkarsana şunu.’’ Dediğinde biraz yumuşamıştım. ‘’Güvenildiğini bilmek güzel hissettiriyor.Ama boşver bakma bence.’’ Dediğimde onaylamaz bakışlarıyla şalımı çekti.

   ‘’Oha.Bunu neden Doruk’a göstermedin?’’ dediğinde ‘’Kendi kendimi boğazladım  sanar maazallah.Şizofrenim ya ben.’’ Dediğimde ‘’Ben konuşurum Doruk’la.’’ Dedi.

   ‘’Hayır Selim.Konuşma lütfen.Bana güvenmiyorsa en yakın zamanda bitiririm bu meseleyi.Ya benim güven konusundaki hassasiyetimi biliyor ama hala ben dövmüşüm kızı.Var mı böyle bir şey?’’ dediğimde kafasını aşağı yukarı doğru salladı. ‘’Tamam prenses.Sen nasıl istersen öyle olsun.’’

   Neyse odamıza gittim bizim kızlar yayılmış oturuyorlar yatakta.Selin’le Meriç’te kanka olma safhasındalar sanırım.

   Kızların yanına oturduğumuzda biraz sohbet ettik işte. Sonra Meriç bana baktı ve oturduğu yataktan kalktı.Bizim kızlarla oturduğumuz yatağa doğru geldi.Bana bakarak yatağa doğru eğildi ve ‘’Sende kaybediceksin.’’ Dedi.

   O sırada benim telefonum titredi ve ona bakarken Meriç geldiği yere geri döndü.

   Mesaj Doruk’tandı.’’Bi aşağı gelsene.’’ Yazıyordu. ‘’Uyuyacağım şimdi.Yarın konuşuruz.’’ Diyerek cevap verdim. ‘’Almila.Bütün gece oturuyorsunuz.Hadi aşağı gel.’’ Diye cevap verdiğinde mecbur odanın çıkışına doğru yöneldim.Kızlara da kısacık bir özet geçerek tabii ki.

   Aşağıya indiğimde sarılmadı bana.Bende öyle bir girişimde bulunmadım zaten. ‘’Okan’la grup olduğunuzda itiraz etmedin?’’ soru sormadan cevap bekler gibiydi. ‘’Bence sorun yok.Barıştık biz Okan’la.’’ Dediğimde ‘’Ayrıldık mi biz yani?’’ diye sordu. ‘’Hayır o anlamda değil.Yani eskisi gibi arkadaşız.Çocukluğumuzdaki gibi.Ayrılık konusuna gelince,böyle giderse çok da uzak değil bence.’’ Tam dönüyordum ki Doruk kolumdan tutup ‘’İnanamıyorum ya bir kıskançlığın ne hale getirdi bizi.Hem sen bana Okan’la olanları neden anlatmadın?’’ diye sordu.Allah’ım çıldıracağım ya.

  ‘’Sordun mu Doruk?Ya da boşver sormayı.Yanımda olsaydın anlatırdım.Ama sen Selin’le çok güzel vakit geçiriyordun.’’ Dediğimde ellerini saçlarının arasından geçirdi. ‘’Bak yine aynı şeyi yapıyorsun.Selin benim arkadaşım ya.Öyle dediğin gibi bir şey de yok aramızda.Senin adına benden özür bile diledi.Ama sen yanımda o var diye yaklaşmıyorsun bana.Haksızlık ediyorsun Almila.Sen hem kıza saldır üzerine kız özür dilesin hala trip atıyorsun.Hem de bunları salakça bir kıskançlık yüzünden yapıyorsun.’’ Dediğinde artık nefesimin daraldığını hissetmeye başladım.

   ‘’Doruk.Bana hala inanmıyorsun bile.İnanmayı bırak dinlemiyorsun.Bu şekilde kendimi savunmuyacağım.Sen seçimini yapmışsın.Ara verelim istersen.’’ Dediğimde bana bakıyordu.Sadece bakıyordu.Gözlerinde hiçbir duygu yoktu.Yada ben göremeyecek kadar güçsüzdüm..

Aşka KilitHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin