Artık bir ölüyüm, korkunç hayatımı ardımda bırakıyorum. Vücudum dik pozisyonunu kaybedip aşağıya doğru düşerken belimi bir el kavrayıp bedenimi geri doğru çekti. Ruhumla birlikle arkaya uçan saçlarım yüzüme çarparak özgür bıraktığım ruhumun tekrar bedenime hapsolduğunu hissettirdi.
Peki beni kim geri çekti Enes ‘mi? Kenarda bir iki adım geri çekildikten sonra belime sarılan elden nazikçe kurtulup arkamı döndüm, göreceğim yüzü tahmin edebiliyorum, titreyen gözlerle bana bakan Enes. Fakat öyle olmadı iri ellerini belime saran kişi Enes değil, Anıl’mış.
Beklediğimin tam aksine titreyen gözler değil çatık kaşlarıyla anlamsız bakan Anıl. Ne tepki vermeliyim şaşırmak, sinirlemek, sevinmek. Anılı göğsünden iteleyip dişlerimi sıktım.
“Ne işim var burada?” Anıl sert ifadesinin aksine kolumu nazikçe tutup beni kenardan iyice uzaklaştırmak üzere kendine çekti.
“Naptığını sanıyosun? İntihar etmek mi, kurmaktan bahsettiğin hayat bu mu!” Hiç bir şey bilmeden konuşmak ne kadar kolay. Cevap vermeden yanından geçip kapıya doğru yürümeye başladım, dimdik ve gururlu bedenimin içinde boşalmış ayaklarımı zor ilerletiyorum. Anıl’ın alçak ses tonu ilişti kulağıma.
“Nere gidiyorsun?” aldırış etmeden yürümeye devam edince aynı soru sinirli ve yüksek bir tonla tekrar etti.
“Sana nereye gidiyorsun dedim!!”Anılın ani parlayan sesiyle dimdik bedenim korku içinde sıçradı, korkuyorum. Neden bilmiyorum tek bildiğim kocaman bir boşluğun içinde olduğum. Anıl kolumdan tutup hızla beni kendine çevirdi ve ellerini omuzlarıma koyup hafiften yüzüme doğru eğildi.
“Napıyosun sen, intihar etmek ne demek ya. Eğer gelmeseydim seni aşağıdan elleri açık kenarda görmeseydim şuan cansız bedeninden habersiz yatağımda uyuyor olacaktım. Bunu yapmaya hakkın yok senin.” Anıl’ın ellerini omuzlarımdan çekip bir adım geri attım, ve az önceki sakinliğimin aksine ağzımdan titrek ve sinirli sözler boşalıverdi.
“Hakkım yok mu, benim ölmeye bile hakkım yok öylemi? Rahat bırak beni! Asıl sen ne hakla sonlandırmaya karar verdiğim hayatıma müdahale oluyorsun.”
Anıl ses tonumdan dolayı yükselen tansiyona uyum sağlayıp sesini yükseltti. Konuşurken elleri kolları bütün vücut dilini şaşkınlıkla ağzından çıkan kelimelere ekledi.
“Elif kendine gel, Hayatımı sonlandırmak ne demek.”
“Acı çekiyorum anladın mı? Dayanamıyorum, senin gibi devam ettirebileceğim bi hayatım yok benim. Yaşamıyorum ben sürükleniyorum......” Anıl daha yüksek bir ses tonuyla lafımı kesti.
“Acı çekiyorsun öylemi, sadece sen acı çekiyorsun. S*ktiğimin hayatında bir senin acıların var ben prens gibi yaşıyorum. Emin ol küçük hanım senin çektiğin acının daha fazlasını çekiyorum ben.” Hala bencil sadece kendi acıları önemli, sadece kendi hisleri önemli.
“Ozaman git acılarını benden uzakta çek. Neden anlatıyorsun ki, benden çok acı çektiğini neden bilmem gerekiyor, acı çekerken bile benden üstün olduğunu mu kanıtlamaya çalışıyorsun pislik herif, benimle birmisin sen acı çekmişim, intihar etmişim umurunda bile değil senin. Hayatı yaşıyorsun sen.”
“Gerizekalı! Eğer seni kurtaramasaydım, eğer ben merdivenlerden çıkarken aşağıya düştüğünü görseydim bu vicdan azabını acılarıma ekleyip yaşayabilir miydim? Bana bunu yaşatma Elif, sakın bir daha yaşatma.”
“Ya sen kimsin ya, kimsin ki ölümümden acı duyacağını söylüyorsun, senin acı dediğin şey........” Anıl tekrar sözümün arasına girdi.
“Abinim ben senin, anladın mı. İstemesem de umurumdasın, istemesem de kalbimdesin.” Ses tonumu alçaltıp Anıla yaklaştım.
“Ama sen benim umurumda değil sin. Hatta keşke Sinan yerine sen ölseydin ozaman içimde acı yerine huzur olurdu. Sen Sinanla beni asla kabul etmedin şimdi boktan vicdanını rahatlatmak için bana Abilik raconları kesme.” Cümlemi bir tokatla bitirdim, yanağımda sızlayan sert bir tokat. Eli yanağıma isabet ettiği an kuvvetle yere düştüm, başımı kaldırıp yüzüne baktığımdan bu tokadın sinir değil hayal kırıklığının tepkisi olduğunu gördüm. Anıl bir anda yıkıldı, sesi okadar yorgun geliyor ki, boğazımda bir düğüm oluşturdu.
“Tamam istediğin olsun, defolup gidiyorum içinde azda olsa bir huzur oluşsun yokum artık, bir ölüyüm senin için. Ne halin varsa gör.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AYNADAKİ KİMLİĞİM.
ParanormalLise son sınıfa giden Elif, korkutan psikolojik sorunlar yaşamaktadır. Yaşadığı bu zorlu süreç sırasında Enes ile tanışır. İnsanlarla iletişim kurmakta pek iyi olmayan Elif Enesle ilk başlardaki anlaşmazlığın ardından zamanla birbilerine aşık olurla...