0.5

8.3K 399 105
                                    

   
    Mert hala duyduklarının şokundaydı, algılayamıyordu şu an beyni hiçbir kelimeyi. Okulun bahçesindeki tüm gözler onlara dönmüştü. Kurt ise Mert'in karşısında sırıtıyordu hala. O büyük sessizlik en son Kurt'un bağırışıyla son buldu.

   -Sana diyorum lan ibne!

Mert hala duyduklarını anlamaya çalışıyordu.
Eğer şu an duydukları gerçek ise...

     Ciddi anlamda sıçmıştı.

En sonunda kendine gelebildiğinde herkesin başlarına toplandığını gördü.
Bora da oradaydı..

Mert idrak etmeye çalışıyordu. Bora'dan ve en yakın arkadaşlarından başka kimse bunu bilmiyordu. En yakın arkadaşlarına fazlasıyla güveniyordu, peki ya Bora?

Ona güvenmekle hata mı etmişti?

Tabi ki hata etmişti. En başından beri bunun korkusu yok muydu zaten Mert de?

Tüm bu gerçekler Mert'in vücudunu akıl almaz bir titremeye sokmuştu. Sakin kalıp, soğukkanlı davranması gerektiğini biliyordu fakat yapamıyordu. Kurt ise Mert'in gözlerindeki öfke pırıltılarını görüp yüzüne sırıtışını daha fazla yaydı. Mert böyle yaparak doğruluğunu kanıtlıyordu. Ve bu da Kurt'u fazla zorlamayacaktı düşündüğü kadarıyla.

En sonunda konuşabildi Mert, kimseden beklenmeyen o sakin sesiyle;

-Ne saçmalıyorsun yine Kurt, bıkmadın mı abicim peşimde dolanmaktan, erkeklerden hoşlanmadığımı söyledikçe daha çok yapışıyorsun, anlamıyorum ki. ,  deyip bir güzel kahkaha patlattı.

Kimse Mert'ten böyle bir tepki beklemediği için haliyle herkes şaşkınlık içerisindeydi. Bora bile nasıl bu kadar güzel ve belli etmeden yalan söylediğini anlamamıştı. Eğer ona yazan kişinin Mert olduğuna emin olmasaydı inanabilirdi şu an.

Bir dakika?

Nereden emin olabiliyordu ki Mert olduğuna. Mert'in defalarca sevgilisi olmuşu, ve memnun görünüyordu. Bir kaç kez Bora ile göz göze geldiğinde ise gözlerini kaçırmıştı hemen. Okulda da Bora'ya karşı hiçbir etkileşimi olmamıştı.

Bunu ise Bora yeni farkediyordu. Bir kez girmişti aklına artık tilkiler bir daha bırakmazdı. En yakın zamanda arkadaşından o numaranın Mert'e ait olup  olmadığını öğrenmeliydi.

Ama şu an başka bir sorun vardı. Kurt, Mert'in onları demesiyle çıldırmış her an Mert'in üzerine atlayacakmış gibi duruyordu.

 Herkes hala şaşkın durumdayken Kurt'un o sözleri karşısında herkes şaşkınlıktan bayılacak hale gelmişti;

-Haklısın belki de artık peşinde dolanmaktan vazgeçmeliyim ha?

Mert de Kurt'un bunu söylemesiyle donakalırken fazla bozuntuya vermeden gayet ciddi bir ifadeyle cevap verdi;

-Eh tabii , dedi. Devamında söyledikleri ise Kurt'un herkesin içinde ilk defa böyle bir duruma düşmesini sağlamıştı.

-... Ama eğer illaki birilerini yargılayacaksan ve olay çıkartacaksan Kurt, bunu hakkında emin olmadığın şeyler üzerinden yapma, araştır, kesin bilgi sahibi ol, sonra gel bana istediğin kadar bağır, çağır hatta döv. Ama bana bir daha "lütfen" iftira atma.

Mert bunları söylerken bile  o kadar zorlanmıştı ki, insanların, Kurt bunu söylediğinde oluşan yüz ifadesini görmüş, o tiksintiyle bakan suratlara bakmış, ve sonunda o sözleri söylemişti. O insanların ne düşündüğü umurunda bile değildi, fakat Mert için asıl önemli olan ailesinin bu durumu öğrendiklerinde ne düşüneceği, ne yapacağıydı.

Bunları söylerken kendinden utanmıştı..

Mert ailesinin yüzünü düşürmemek, onların gururlarını incitmemek için her şeyi yapardı. Çünkü hem annesini hem de babasını canından çok seviyordu.

Ailesi için her şeyi yapabilirdi. Ve şu an yaşadığı korku bu gerçekleri bir kez daha hatırlattı ona. Her şeyi gizlemesi gerekiyordu. Buna artık emindi. Bu sırla nasıl yaşayacağını bilmiyordu fakat yapmalıydı.

Kurt Mert'ten duydukları karşısında tepkisiz kalmış hatta neredeyse hiç belli bile olmayan bir gülümseme ile Mert'e son bir kez bakmış ve okula girmişti  Mert kalabalığı da kibar bir şekilde dağıtıp okula girdiğinde aklında binlerce düşünce vardı. Arkadaşları ise tek bir kelime bile ederlerse Mert'in sinirden onları bile boğabileceği gözlerinden okuyordu. Nasıl bu kadar rahat davranabilmişti, herkes gibi onlar da şaşırmıştı. Mert duygularını dışından yaşayan bir insandı, çoğu insanın aksine. Üzüldüğünde bunu saklamazdı. Veya mutlu olduğunda gülerdi hep. Ama bunu nasıl yapmıştı anlayamıyorlardı.

Mert'in kafasında o kadar fazla soru vardı ki ilk hangisini soracağını bilemiyordu.

İlk; Kurt bunu nereden öğrendi mi demeliydi?

 Yoksa; Kurt aşağıda benim üstüme nasıl saldırmadı mı demeliydi?

 Yoksa;  Bora orada neden yalanladığımda hiçbir şey söylemedi mi?

Çünkü Mert'e göre bunları Kurt'un öğrenmesini sağlayan  Bora'ydı. Sonuçta Mert'in onu sevmesinden hoşlanmıyor, hatta yazdıklarıyla tiksindiğini açıkça gösteriyordu. Ve Kurt'un da geçen sene bir gay öğrenciye yaptıkları düşünülürse Kurt'a Mert'in ona yazdıklarını gösterip yediği dayaktan sonra yakasından düşeceğine inanması gayet mantıklı bir düşünceydi.

   -Onur nerede?

Hiçbiri böyle bir soru beklemediğinden bir anda gelince afalladılar, Mert sanki az önceki olayı unutmuş gibi davranıyordu.

-Rahatsızlanmış bayağı, evde dinleniyormuş. , dedi Doğukan.

Bu kısa konuşmanın ardından o sessizlik yeniden başladı. Kantin fazla dolu değildi bu nedenle buraya inmişlerdi direkt olarak. Çünkü Mert sınıfa gitseydi herkesin onu soru yağmuruna tutacağını biliyordu. Ama aslında şu an Mert'in umurunda olan ve tamamen kendisini buna verdiği bir konu vardı. 

Bora birkaç kez Mert'e peşini bırakmasını söylemiş olabilirdi. Ama Mert gözünün içine baka baka ondan gitmesini istediğinde ancak bırakabilirdi onu.

Mert çok değer verirdi gözlere. Bir ağzın anlatamadığı şeyi gözler dışarı vururdu çünkü.

Görmeden yapamazdı Mert. Böyle bir insandı. Ama o okulda onunla bir kez olsun konuşmamıştı, en çok da kıran buydu zaten Mert'i. Herkesin içinde rezil olacağını, Kurt'un beni belkide ölesiye döveceğini bile bile bunu yapmasıydı. Hem zaten engel atmışı Mert'e neden bir de bunu yapmıştı ki? . Bu düşünceler ise Mert'i çok yanlış şeyler yapmaya sürüklüyordu.

"Bora'nın bu yaptığını yanına bırakmayacağım. Sevgimi kalbime gömüp, ona bu yaptığını ödeteceğim..."

Kurt kardeş napıyorsun kafamıza geldi

Diğer bölüm text (sonunda aq)

Siz Tek Ben Hepiniz | texting | boyxboy Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin