Düzenlendi!
Bölüm şarkısı:
Model-Yalnızlık Senfonisi
*****
Asrın sıkıcı ve son iş gününden sonra eve doğru sürdü arabayı. Şiddetli yağmur vardı. Mevsimi olduğu için fazla aldırış etmedi. Villanın bahçesine girdi. Her zamanki sakin tavrıyla arabayı villanın garajına sürdü. Arabadan inip anahtarı cebine attı. Garajdan çıkıp evin giriş kapısına yürüdü.
Yağmur yüzünden neredeyse koşarak gitmişti kapıya. Bir kaç mırıltı duydu. Kedi olduğunu düşündü ama kapının önünde biri vardı. Küçücük bedene sarılı kendi ceketini gördü.
Bu neydi şimdi?
Hızla yanına çöktü. Elini kızın alnına koydu. Ateşinin olup-olmadığını kontrol etmek istedi.
"Hass...yanıyorsun"
Güçlü kollarını çeviklikle kullanıp kucağına aldı kızı. Çok hafifti. Bir kaç mırıltı daha duydu. Gözlerini kızın yüzüne indirdi. Küçük kız gözlerini araladı.
"Limon?"
Adamın mavi gözleri koyulaştı. Yüzünü buruşturdu. Mertcana kaç kere söylemişti ona 'limon' diye hitap etmesin. Kesinlikle Mertcan söylemişti ona.
"Hay ebeni Mertcan!!"
Bir kaç küfür eşliğinde kucağındaki bedenle eve girmiş ve misafir odasına çıkmıştı. Kızı yatağa yatırıp yanına oturdu. Ceketi üzerinden çıkarıp odanın diğer tarafına attı. Hızla ayakabılarını da çıkarıp, yeniden kucağına aldı kızı. Kendi odasına götürüp banyoya girdi. Odasına giren ilk kızdı. Kendinde olmadığı için sorun etmiyordu bu durumu.
Soğuk suyu açıp küveti doldurdu. Çocukken ateşi olunca annesi hep böyle yapardı. 'Neden soğuk su?' diye sorduğunda annesi böyle derdi 'soğuk su ateşi hemen alır'. Başını iki yana sallayıp düşüncelerden kurtuldu. Kucağındaki kızı yavaşca küvete oturttu.
"So..soğuk"
Küçük kız gözlerini açmadan konuştu. Tüm bedeni zangır-zangır titriyordu. Kalkmaya yeltendi. Adam izin vermedi. Omuzundan bastırıp oturmasını sağladı. Bir kaç dakika daha dursa iyi olurdu.
"Bırak be..beni. Üşüyorum"
Omuzundaki elleri ittirmeye çalıştı ama millim kımıldamadı.
"Sakin dur"
Kız hiç bir şey yapmadan oturdu. Ama titriyordu.
"Kalk"
Emir almaktan hoşlanmıyordu ama burada oturmaktan hoşlandığına emin değildi. Titreyerek ayağa kalktı. Kızı küvetten çıkarıp banyodaki dolaptan aldığı havluyu üzerine sardı.
*****
Asel'denAsrındı bu. En son kapı kilitlenmiş sokakta kalmıştım. Ve hatırladığım kadarıyla yağmur vardı. Kollarımdan sıkıca tutmuştu güçlü eller.
"Ne..neden buradayım?"
"Ateşin var"
Cevap geç olsa da gelmişti. Ateş düşürmeyi hiç bir erkek bilmez sanıyordum. Biliyormuş. Garip. Banyodan çıkmıştık. Başım aşağıda onun yönlendirmesiyle yürüyordum. Aslında daha iyiydim şimdi. Bir kapıdan çıkıp koridorda yürüdük. Kolumu bıraktı. Işığı kapalı koridorda bir tek açık kapı görünüyordu. Ayın ışığı yansıyordu herhalde. Islak ayaklarımla odaya doğru yürüdüm. Bir kaç adım attığımda ayağım kaydı ve tam yeri boylacacağım sırada güçlü kollar beni tuttu. Anlaşılan bir çok teşekkür etmeliydim ona bugün için.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Papatyalar Ölene Kadar #Wattys2018
Teen Fiction"Acıyor mu?" Elimi tutup dudaklarına götürdü. "Acımıyor" Gözleri kapanıyordu. "Asrın, böyle bitemez, böyle gidemezsin. Anlıyor musun?!" Zar-zor açık tuttuğu yeşilleri bana baktı son kez. "Bazen masallar mutlu sonla bitmez. Ve kahramanlar sandığın ka...