Düzenlendi!
Bölüm şarkısı:
Evanescence-Lithium
*****
"Hayır, evlenmeyeceğim!"
Annem neredeyse ayaklarıma kapanmıştı.
"Kızım, babanı öldürecekler. Beni bu yaşımda dul bırakma, yalvarıyorum sana"
Gözyaşlarıma engel olamıyordum. Babamı öldüresiye döven adam borcunu ödemesini istiyordu. Ve babam beni para karşılığı bir başkasına satıyordu. Borcunu ödemek için.
"Anne, ben ne olacağım? Daha 18 yaşım bile olmadı. Benim hayatım hiç mi umurunda değil?"
"Zengin aileler. Hiç yokluk çekmezsin buradaki gibi. Ne istersen alırlar sana. Mutlu olursun"
Ne saçmalıyordu? Zengin olduğumda mutlu olacağımı nasıl düşünürdü?
"Sana evlenmeyeceğimi söyledim. Babama ne olacağı umurumda bile değil. Gebersin!"
Son sözümü vurgulayarak söyledikten sonra odadan çıkmaya çalıştım. Ama kapıyı açtığım an babam içeri girdi. Bakışları yerde duran anneme kaydı.
"Beni kızımla yalnız bırak. Baba-kız konuşacaklarımız var"
Gözlerime bakarak söylemişti son sözlerini. Tüylerim ürpermişti. Adlandıramadığım korku bedenime yayılmıştı. Annem hiç bir şey söylemeden odadan çıktı. Yalnız kalmıştık. Bir kaç adım atıp uzaklaştım. Aynı odada olmak bile rahatsız ediyordu.
"Güzel kızım, evlenmek istemiyorsun demek"
Bana doğru bir adım attığında ben de geriye gittim.
"Anneni öldürürüm"
Gözlerini hiç kırpmadan söylediği şey karşısında donuk kalmıştım. Bedenimdeki tüm kan çekilmiş gibiydi.
"Ne?"
Tüm dişleri görünecek şekilde sırıttı.
"Doğru duydun. Eğer evlenmezsen anneni öldürürüm"
Başımı iki yana salladım.
"Hayır, bunu yapamazsın"
Gülümsemesi yüzünden silinmiyordu. Bir kaç adım daha attı. Ben de geriye doğru adımlarken sırtım duvarla buluştu. Korku tüm bedenime yayılmıştı. Kaçmaya çalışacakken bedenimi duvarla kendisi arasında sıkıştırdı. Titriyordum. Ellerimi hareket ettiremiyordum.
"Ah benim güzel kızım, seni bir başkasıyla paylaşmak beni de kötü hissettiriyor. Ama ne yapalım kader"
Çığlık atmaya çalışmıştım, fakat elleri hemen ağzımı kapatmıştı. Gözyaşlarım ellerini ıslatıyordu. Korkuyordum. Hem de çok.
"Bunlar sadece fragman. Nereye kaçarsan kaç seni yine bulacağım. Eğer evlenmezsen ve annen ölürse ne olur biliyorsun değil mi? "
Dudaklarını yüzüme doğru yaklaştırdığında kolları altında çırpınıyordum. Başımı iki yana sallıyordum. Dudakları kulağıma yaklaştığında fısıldadı.
"Bu ev sana cehennem olur"
Elini ağzımdan çekip uzaklaştı. Olduğum yere çökmüştüm.
"Şimdi babanı dinle ve uslu çocuk ol"
Dizlerimi kendime çekip başımı dizime yasladım. Gözyaşlarım dayanmadan akıyordu. Kapının açılma sonra da kapanma sesi kulağıma ilişti. Sessiz ağlamam hıçkırıklara dönüşmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Papatyalar Ölene Kadar #Wattys2018
Teen Fiction"Acıyor mu?" Elimi tutup dudaklarına götürdü. "Acımıyor" Gözleri kapanıyordu. "Asrın, böyle bitemez, böyle gidemezsin. Anlıyor musun?!" Zar-zor açık tuttuğu yeşilleri bana baktı son kez. "Bazen masallar mutlu sonla bitmez. Ve kahramanlar sandığın ka...