Harry penceresinden gelen tıklama sesleriyle uyandı. Kafasını cama çevirdiğinde kahverengi klasik bir baykuşun gagasıyla cama vurduğunu gördü. Harry heyecanla yatağından kalkıp camı açtı. Yaz başladığından beri heyecanla mektubunu bekliyordu. Sonunda gelmişti. Doğum günü için mükemmel bir başlangıç olmuştu.
Derin bir nefes aldı ve titreyen parmaklarıyla mektubunu açtı. Yaşıtı olan bütün büyücü çocukları onunla aynı heyecanı paylaşıyordu. Ailelerinden dinledikleri Hogwarts'a gitmek için can atıyorlardı. O mektubu okumaya başlarken ona mektubu getiren baykuş çoktan açık pencereden uçup gitmişti.
HOGWARTS CADILIK VE BÜYÜCÜLÜK OKULU
Müdür: Albus Dumbledore
Merlin Nişanı, Büyük Usta, Yüksek Cadı, Baş Sihirbaz, Yüce Başbuğ, Uluslararası Büyücüler Konfed...
Sayın Mr. Potter,
Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okulu'nda yerinizin ayrılmış olduğunu size bildirmekten mutluluk duymaktayız. Gerekli kitap ve gereçlerin listesi ilişikte sunulmuştur. Ders yılı 1 Eylül'de başlamaktadır. Baykuşunuzu 31 Temmuz'dan önce göndermenizi dileriz.
Sevgilerimizle,
Minerva McGonagall
Müdür Yardımcısı
Harry yüzünde bir gülümsemeyle mektubunu okurken içeri babası girdi. "Günaydın doğum günü çocuğu." dedi. Yüzünde bir gülümsemeyle. Harry'nin elindeki mektubu görünce sevinçle ekledi. "Demek sonunda geldi."
"Evet." dedi Harry. "Harika bir doğum günü hediyesi."
"Eminim benim hediyem kadar değil." dedi ve elindeki paketi Harry'e uzattı.
Harry elindeki paketi mutlulukla açtı. Çıkan hediyeyle oldukça şaşırmıştı. "Baba, bu senin görünmezlik pelerinin!" dedi şaşkınlıkla.
"Artık değil." dedi James. "Artık senin görünmezlik pelerinin." Bir elini oğlunun omzuna koydu. "Bu pelerinin ne kadar özel olduğunu bilmek ister misin?" diye sordu James. Harry ise onu başıyla onayladı.
"Büyük baban, bu pelerini bana verdiğinde o da bana bunları anlatmıştı. Bu ailemizde nesilden nesle anlatılan bir bilgidir ve bunu ne amcaların ne annen bilmiyor. Bu sadece senin ve benim bilebileceğimiz bir sır anladın mı?"
Harry şaşırdı. Babası annesinden, Sirius ve Remus amcasından asla sır saklamazdı. "Anladım." dedi. Babasının ona anlatacaklarını merak ederken. "Bana anlatacaklarını başka kimseye söylemeyeceğim."
"Güzel." dedi James. "Zaten istesen de istemesen de anlatabileceğin bir şey değil. Atalarımız pelerin üzerine bir büyü yapmış. Onun hakkındaki gerçekler sadece kendi kanlarından kişilere aktarılabilir ve bir başkası bu bilgiye hiç bir şekilde ulaşamaz. Bir başkasına anlatmamın hiç bir yolu yok söyleyemem, yazamam, gösteremem, aktaramam, karşımdaki kişi zihnimi okusa bile pelerin hakkındaki gerçekleri göremez. Bu çok eski ve çok güçlü bir büyü Harry. Pelerini ve onu kullanan insanları korumanın tek yolu buydu."
Harry şimdi öğreneceği şeyleri daha çok merak ederken James anlatmaya devam etti. "Sen küçükken sana uyumadan önce masallar anlatıyordum. Üç Kardeşin Hikayesini hala hatırlıyor musun?"
Harry başıyla onayladı. James ise tekrar sordu. "Ölüm Yadigarlarını hatırlıyor musun?"
"Evet, hatırlıyorum. Mürver asa, var olan asaların en güçlüsü. Diriltme taşı, ölen insanları ölümden geri çağırma gücüne sahip. Görünmezlik pelerini, ölümden bile saklanmayı sağlar." Son cümleyi söylediğinde Harry'nin gözleri şaşkınlıkla büyüdü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Back to Hogwarts
FanfictionYa Peter Petigrew sonuna kadar bir çapulcu olsaydı? Hayatı pahasına sırrı korusaydı? Peki ya Voldemort Harry'e ulaşmak için Dumbledore'in bile aklına gelmeyecek bir yol deneseydi?