Sevgili anne ve baba,
Seçildiğim bina Gryffindor değil ve seçildiğim binanın Slytherin olmasına inanın çok şaşırdım. En az sizin bu satırları okurken şaşırdığınız kadar şaşkınım.
Eğer kaldığım binaya uyum sağlayamayacağım konusunda endişe ediyorsanız, merak etmeyin. Buradakiler pek cana yakın olmasalar da çoktan iki arkadaş edindim. Annemin hep söylediği gibi az ama güvenilir arkadaşlar yeterlidir. Draco aile adının aksine iyi bir çocuğa benziyor. Bana ilk arkadaşlık teklif eden oydu. Tom ise -aslında Thomas ama ona Draco ve benim Tom diye seslenmemize izin veriyor- bir muggle doğumlu, tıpkı annem gibi. Doğal olarak burada hoş karşılanmıyor. Ancak her daim onun yanında olacak ve onu koruyacağız. Çünkü arkadaşlar böyle yapar.
Sevgilerimle Harry
James, Harry'nin mektubunu sesli okumuştu. Mektubu katlayıp Lily ile göz göze geldi. Daha iki gün önce Remus ile şömine görüşmesi yapmışlar ve Harry'nin seçildiği binayı ondan öğrenmişlerdi. Ancak Harry'nin mektubunu okuyana kadar bunun gerçek olduğuna inanmamış ve bir çapulçu şakası olabileceğini düşünmüşlerdi.
James iç çekti. "Bunun gerçek olduğuna hala inanamıyorum."
Lily, James'in elini tuttu. "Bunun için yapabileceğimiz bir şey yok James. O hala bizim oğlumuz. Bizim Harry'miz. Üstelik çoktan iki arkadaş edinmiş bile. Bunlardan biri bir muggle doğumlu."
"Diğeri ise Draco. Draco Malfoy. Soy isimlerinden özellikle bahsetmemiş olabilir ama Lucius Malfoy'un oğlunun adının Draco olduğunu tüm büyü dünyası biliyor."
"James. Sirius'un da tüm ailesi, hatta tüm akrabaları ölüm yiyendi. Ancak siz çok iyi iki arkadaşsınız. Her zaman."
"Ancak Sirius ailesinden farklıydı ve tüm ailesinin aksine Gryffindor'a seçildi ve bir seherbaz oldu. Harry ise bunun tam tersi durumda. Tüm ailesinin aksine Slytherin'e seçildi. Eğer Malfoy denen çocuk Gryffindor'a seçilseydi bunu sonuna kadar desteklerdim ama bu şartlar altında oğlumun onun sağ kolunun ve en gözde ölüm yiyeninin oğluyla arkadaş olmasını doğru bulmuyorum."
"Yapma James. Harry Slytherin'e seçildi diye ölüm yiyen olacak değil. O akıllı bir çocuk. Belki de bu yüzden Slytherin'e seçilmiştir. Kurnaz ve zeki olduğu için. Oğlumuza güvenmeliyiz."
"Ben oğluma güveniyorum Lily. Ben arkadaşlarına güvenmiyorum. Çevresine uyum sağlamasından korkuyorum."
Lily James'in tuttuğu ellerini sıktı. "Sadece Harry'e güven, o yanlış bir seçim yapmayacak kadar akıllı bir çocuk."
Endişeli ebeveynler birbirlerini teselli ederken oğulları yılın ilk uçuş dersini alıyordu.
"Neden bu dersi alıyoruz ki?" diye mızmızlandı Draco. "Zaten tüm büyücü çocukları çocukluğundan beri uçmayı bilmez mi?"
"Sana katılıyorum." dedi Harry. Uçuş dersi almaktansa Quidditch takımına seçilip antreman yapmayı tercih ederdi.
"Ben bilmiyorum." dedi Tom.
"Ah, anlıyorum." dedi Harry. "Bu ders muggle doğumlular için veriliyor."
"Saçma." dedi Draco. "Sebep buysa neden hepimiz bu dersi almak zorundayız ki? Onlara özel ders veremezler mi?"
"O zaman kendilerini dışlanmış hissedebilirler." dedi Harry.
Draco bundan banane demek istedi. Ancak fikrini kendine sakladı. Söz konusu bulanıklar olunca Harry'nin ne kadar hassas olduğunu görmüştü. Üstelik Tom'un alınmasını istemezdi. Bulanıkları sevdiği söylenemezdi. Ancak Tom onun için bir istisna olmuştu, şu iki günde. Kafa çocuktu doğrusu. Hem akıllıydı da.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Back to Hogwarts
FanfictionYa Peter Petigrew sonuna kadar bir çapulcu olsaydı? Hayatı pahasına sırrı korusaydı? Peki ya Voldemort Harry'e ulaşmak için Dumbledore'in bile aklına gelmeyecek bir yol deneseydi?