BENİ DELİRTMEYE Mİ ÇALIŞIYORSUN?!

32 6 0
                                    

B: Ne?!

J: Sen iyi misin?

B: Şaka mı bu?

J: Şakaydı :D

Yataktan fırladım ve onu kovalamaya başladım. ''Şakaymış. Gösteririm ben sana şakayı!'' diye bağırdıktan sonra kapı çaldı. saçımız başımız koşmaktan darmadağın olmuştu.

B: Bu iş burda bitmedi Park Jimin!

J: Tabi canım ne zaman istersen yine yaparız.

B: Sen kendine saklanacak delik bul. Şebek seni.

Kapı ısrarla çalmaya devam ediyordu. Koştum ve delikten bakmaya çalıştım. Eh boyum kısa kapının deliği de çok yukarıda olunca bakamadım tabi. Jimin belimden tutup kaldırınca korktum. Ve kapının deliğinden baktım. Afet gelmişti.

B: Tamam indir beni.

J: Sen utandınmıııı ooy ne tatlııı.

B: Jimin git şurdan.

Kapıyı açtım. Afet'in keyfi yerindeydi.

B: Nerdesin sen?!?

A: Asıl sen nerelerdesin. Aaaa selam enişte.

B: Afet söyle de git hadi.

A: Bugün Türkiye'ye gidiyorum.

B: N-Nasıl?

A: Uçak ayarladım. Sen de benimle geliyorsun.

B: Jimin'i burda bırakamam çok hasta. Değil mi sevgilim?

J: Yoooo.

Karnına dirseğimi geçirdim. Arkamda olduğu için oldukça kolay olmuştu.

B: Ben gelmiyorum. Sen git.

A: Geliyorsun dediysem geliyorsun. Valizler hazır. 1 saat sonra uçağımız kalkacak.

Cevap veremeden gitti. Valizleri de yanında duran çalışan götürdü.

B: Ben hiç bir yere gitmiyorum. Ne hali varsa görsün.

J: Hadi amaa aile çok önemli. değerini bilmelisin.

B: Benim ailem değil onlar.

J: Benim gibi anneni kaybettiğinde de böyle konuşabilecek misin?

B: Ben cidden özür dilerim. Öyle söylemek istemedim inan  ki.

J: Türkiye'ye gideceksin sevgilim.

B: Sen ne olacaksın?

J: Ben de Suga Hyung ile kalacağım.

B: Suga?

J: Kardeşim olur kendisi. Bir ara tanıştırırım sizi.

B: Tamam. Kahvaltı edelim bari.

J: Üzerini değiştirecek misin?

B: Çok değerliymiş kıyafetlerin çekil değiştireceğim.

Kolumu tuttu. Gözlerime öyle bir bakıyordu ki... Asla duygularını saklayamıyor. 

J: Onlar artık senin. 

B: Benim kıyafetlerim var.

J: Onlar da bende kalacak. İstersen pantolonu değiştir. Sana çok uzun gelmiş :D

B: Oooff Jimin. Çekil şurdan.

Çekilmişti. Bunu beklemiyordum. O inatçı keçi Park Jimin şuan söylediğimi yaptı. Üzerimi giyindikten sonra aşağı indik. Kahvaltı yaptık ve anahtarları teslim ettik. 

B: Geri geleceğim sevgilim. Sen de Türkiye'ye geleceksin. Anlaştık mı?

J: Tabiki. Seni seviyorum.

B: Ben de seni çok seviyorum. Kendine çok dikkat et. Tekrar söylüyorum bu bir veda asla değil.

J: Tabiki değil. Seni sık sık arayacağım.

Afet siyah büyük bir arabayla gelmişti. Yanında sevgilisi de vardı.

B: Gitmeliyim.

J: Görüşürüz sevgilim.

Arabaya doğru 2 adım attım. Arkamı tekrar döndüğümde gözünden bir damla yaş düştü. Koştum ve sımsıkı sarıldım.

B: Ne olur ağlama. Bu gitmemi zorlaştırıyor. 

J: Tamam hadi git yoksa yetişemeyeceksin.

Jimin'in ağzından

Arabaya bindi. camdan öpücük attı ben de ona tabi. Araba uzaklaşınca bir damla daha gözyaşı düştü.

J: Şşşş Jimin kendine gel.

Suga'nın evine gitmem gerekiyordu. İlk geçen taksiyi durdurdum. Başımı cama yasladım ve dışarıyı izlemeye başladım. Evine geldiğimizde ücreti ödeyip taksiden indim. Kapıya doğru yöneldim ve zile bastım. Suga kapıyı açtı. Yanında bir kız vardı. Koreli olmadığı belliydi.

S: Jimin Hyung. Çok özlemişim seni.

Sımsıkı sarıldım kardeşime.

J: Ben de Hyung. 

Kıza doğru elimi uzattım.

J: Merhaba. Ben Jimin. 

M: Merhaba ben Gazel. Suga'nın kız arkadaşıyım.

YİNE KISA BİR BÖLÜM OLDU. AMA OLSUNDU :P ARKADAŞLAR ARTIK HİKAYE YAZARKEN BEN ARALARA GİRMEYECEĞİM RAHAT RAHAT OKUYUN :D SARANGHAE <3

EN TATLI 3 AY  ( TAMAMLANDI )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin