ELFİDADANSabah erkenden kalktım. Evimiz iki katlı. Biraz ufak ama şirin. Aslında burası bir site. Benim odam üst katta, balkonlu, kendime ait bir banyom bile vardı. Onun için erkenden kalktım. Kısa bir duş aldım. Havuç pantolon, üstüme salaş bir tişört giydim. Saçlarımı dağınık topuz yaptım. Çantamı alıp ta aşağıya indim. Annem erkenden uyanmış, kahvaltı hazırlamış, beni bekliyordu. Yanına arkadan sarılarak, yanağından öptüm.
"deli kızım ya "
"annem döktürmüşsün"
"ee biricik kızım var olsun o kadar "dedi.
Ben kahvaltımı edip, annemden nasıl izin alacağımı düşünüyordum.
"babam nerde anne " dedim çayımdan bir yudum alarak.
"işe gitti kızım"
"hmm.anne. aslında ben senden izin almak istiyorum "
"söyle bi. "
" ben bir işe başlamak istiyorum. Bak eski hayatım nasıldı bilmiyorum ama nereden başlarsam iyi bir şey. Ve ben kendimi çalışarak iyi hissediyorum. Lütfen "
"tamam"
"lütfen. Ne!"
"izin veriyorum. Hadi git "
Yanına gidip sarıldım, yanağını çok öptüm.
"sağ ol anne "dedim. Hızla kapıdaki çantamı alıp çıktım.
"oh be özgürüm. Ne yapsam acaba "dedim kendi kendime. Yanımda iki kız geçerken. Dediklerine takıldım. Tabi onlar İtalyanca konuştukları için anlayabildiğim kadarıyla anlamaya çalıştım. Kısaca kuaföre gitmekten bahsediyorlardı. Kendime sabah aynada baktığım aklıma gelince saçlarımı kestirmeyi not ettim. Hemen bir kuaför bulup girdim.
Kadına hızlıca bildiğim kadarıyla, kem küm ederek söyledim. Neyse ki kadın zeki de anladı hemen.saçlarımı kat kat kestirdim, aslında kâkülde yaptırıcaktım ama vazgeçtim. Parayı ödeyip çıktım.
Sokak da öylece boş boş gezerken. Bir bisikletçi gördüm, hemen içeri girip. Mavi renkte, önünde güzel hasır renginde sepetli, bisiklet aldım. Bisikletime bindim. Çok güzel bisiklet sürüyordum, nereden bu kadar iyi bisiklet sürdüğümü bilmiyordum, eminim geçmişim de iyi bir bisiklet sürücüsüyümdür.
Artık bisikletime çok iyi ısınmıştım. Her şey çok güzel fakat, İtalyanca dilini bilmiyorum. En iyisi bir kursa başvurmak. Neyse onu da yarın hallederim. Dedim. Neyse bugünlük gezme yeter.
"ama bir dakika ben iş bulmadım. Neyse oda yarına kaldı " dedim içimden.
Rüzgar o kadar güzel gidiyordu ki. Bisikletimle özgür bir kuş gibiydim. Her şey o kadar güzeldi ki. Benim yerimde olmak isteyen eminim bir sürü insan vardır. Ama kalbim neden acıyor. Sanki bu hayat yabancı gibi. Kalbim neden acıyor.
Ben düşüncelerimle boğuşurken, eve gelmiştim. Siteye girdim, güvenlik görevlisine selam verip, eve yaklaştım. Eve gittim. Fakat evde kimse yoktu.
Daha saat 14. 52 geçiyordu. Öğle yemeği de yememiştim. Dolaptan tost için gerekli malzemeleri çıkardım. Tostumu hazırladım, yanına coco cola aldım. Televizyonun karşısına geçip oturacakken. Çantamdan telefonumun sesi geldi. Yerimden kalkıp telefonumu aldım.
ANNEM ARIYOR...
"efendim anne "
"kızım akşam babanla iş için 2 günlüğüne Türkiye ye gidiyoruz"
"anne bende geliyim mi. Lütfen"
"olmaz!"
"tamam anne gelmem ne bağırdın ha "
"yani kızım hani sen hastasın ya ondan dedim. Neyse benim kapatmam lazım uçağa biniyoruz "
"tamam anne"
Dedim ve telefonu kapattım
Eski halime döndüm. Oh be ev boş ne güzel. Aklıma gelen ilk fikirle, odama koştum.
Dolabıma baktım. Bir tane mor, dizlerimin bir karış, dar elbise buldum fakat içime sinmedi.
Başka bir kıyafet baktım, aradım.
"heh. En sonunda buldum "
"harika bir elbise." Hemen üstümü giydim, saçımı salık bıraktım. Elbiseme uygun makyajı, takıları ve ayakkabımı giydim.
"harika "dedim aynaya bakarak.
Çantamı, telefonumu aldım. Taksi çağırdım. Gideceğim yeri bildiğim için. Adresi verdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Elfida
RomanceBazen sevmek zor bir şeydir. Aşk, mutluluk, bunlar hiçbir zaman altın tepside sunulmaz. Sabretmek gerek. Seviyorsan gerçekten eğer, beklersin. &&&&&&&&&&&& Bende Alihanı hep bekledim. Gençken sevdim, bekledi. Evlendim yine bekledim. Bu süreç içind...