Karanlık Üniversite (+15 )

Bölüm 37

Biraz gülüşüp eski günlerin sohbetini yaptıktan sonra Çağla bir patafatsızlık yapıp ' Hani bir kız vardı. Şey adı hee. Selen , nasıl gidiyor Selenle '. Berk gözlerini devirdi ' Bu konu hakkında konuşmak istemiyorum ' dedi. Çağla ısrarcı bir tavırla ' Berk ben senin her şeyini biliyorum benimle her konuda konuşabilirsin ..

       Berk ifadesiz bir yüzle ' O öldü ' dedi. Çağla şaşırdı, Berk için üzüldü. Berk üzüldüğü için daha çok üzüldü. ' Nasıl , neden öldü ' . Berk kaşlarını çattı ' Çağla uzatma ' dedi. Çağla Berk'in tavırlarını ezberlediği için konuyu uzatmadı.

         Bekr'in bu umursamaz ve soguk görünüşünün altında duygusal bir tarafı olduğunu biliyordu. Fakat inanamıyordu. Çünkü şimdiye kadar Çağla'ya pek fazla göstermemişti. Ne için uğraşıyordu. Neden bu çocukla halen görüşüyordu. Bilmiyordu sadece istiyordu. İnsan anlamadığı şeye gereğinden fazla anlam yüklüyor. Çağlanın düştüğü durum bu mu yoksa ?

     Çağla'nın telefonu çaldı . Pek açma taraftarı değildi. Berk dikkatle Çağlaya baktı.

- Neden açmıyorsun ?

- Babam arıyor. Sadece dogum günlerimde kızı olduğunu hatırlıyor.

- Babanla aranız iyi değil anlaşılan.

- Nasıl iyi olabilir ki. Ben 10 yaşındaken ayrıldılar. Daha doğrusu babam bizi terk etti. Annemi kaç gece ağlarken yakaladım. Bu yaşıma kadar hem annelik hem babalık yaptı. Bir kız çocuğu için babasız büyümek nasıl bir şey bilirmisin ?

- Evlilik kutsal bir şey fakat, kimse ileriyi göremiyor. Babanı seçerken hata yapmış olabilir. Ondan sonra evlenmedi mi ?

- Bilmiyorum. Başkası olmuştur ama evlenmedi.

- Bu sende nasıl bir etki bıraktı.

- Çabuk olgunlaştım diyebilirim. Çocukluğumu yaşıyamadım. Diger kızlar gibi gezemedim . Arkadaşlarım kafelerde gezerken ben onlara hizmet eden garson kızdım.

- Sen çok güçlü bir kızsın. Kimsenin yardımına ihtiyacın yok. O bomanti içip tuvalette erkeklere sakso çeken kızlarla aranda büyük bi fark var. Öyle kızlardan olmadığın için yanımdasın. Öyle kızlardan olmadığın için sana zamanımı ayırıyorum.

     Çağla bir an kendini değerli hissetti. Berk'in onu doğru bir şekilde tanıması tatmin etti. Berk güler bir yüzle ' Kahveni bitir hadi. Daha gezecegimiz çok yer var ' dedi. Çağla hayatının en güzel doğum gününü yaşadığını hissetti. Berk'i uzun zamandır seviyor ve şuan yanında nefes alıyor. Onu mutlu etmek için uğraşıyor.

      Berk için durum farklıydı. Bu dünya her insana bir yaşam sunar. Bu hayatı bir kere yaşarsın. Çağla bu değerli zamanını böyle acılarla yaşamayı hak edecek bir şey yapmadı. Başkaları yüzünden boktan olan bütün hayatları kurtarmak isterdi. Eline bir silah alıp bencil insanlarının beyinlerini kurşunla doldurmak istedi. Hesabı öderken Çağla karşı çıktı. 'Hayır Berk hesabı birlikte ödeyelim.

Beni zor duruma düşürme' dedi.

- Sen doğum günü çocucuğusun

        Çağla'ya piç bir gülüş atıp kasiyere döndü. Çağla sabah kalktığında bu günnü bu kadar güzel olacağını tahmin etmiyordu. Fakat kendini kötü hissetti. Berk'i sanki doğum gününü kutlasın diye çağırmış gibi oldu. ' Gideceğimiz yerdeki hesabı ben ödiyeceğim o zaman, yoksa gelmem' dedi. Berk gözlerini devirerek 'İyi o zaman en pahalı şeyleri seçeceğim ' dedi. 

Kasiyer bayan tebessümle ' İyi doğdunuz, bence fazla ısrar etmeyin. Yılda bir gün oluyor zaten ' dedi. Berk ' Kadın dayanışması dedikleri bu oluyor demek. Hem öyle kuru kuruya kutlamak olmaz ki '

    Çağla şakacıktan Berk'in karnına vurdu. Kasiyer kadın hemen paketin içine kek ve kurabiye koydu. ' Lütfen bunları kabul edin. Beyefendi doğru söylüyor ' dedi. Sahil kenarında bir çay bahçesine oturdular. Güneş denizin bütün güzelliğini ortaya çıkartırcasına parlıyordu. Yeni çiçek açmış ağaçların dallarında konan kuşlar. Aralarında dedikodu yaparak ötüştüler.

Çaylar gelince Berk sigara yaktı . Çağla ' Sen yemeyecek misin ?' dedi. Hayır anlamında kafasını salladı. Çağla ısrar etmedi. Sonra içi elvermedi zorla Berk'in ağzına tıkıştırdı kekleri.