~9. BÖLÜM~

251 20 2
                                    

Medyada; Aral ve kurt sevgilisi Duru
Oy ve yorum yapmayı unutmayın.
(Keyifli okumalar.)

"Hayır. Fotoğraftaki kişileri tanımıyorum ve daha önce hiç görmedim dedim". İnandırıcı olmaya dikkat ederek. Gözlerimi fotoğrafa tekrar çevirdim.
Esmer olan:
"Fotoğrafı isterseniz alın daha yakından bakın"dedi.
Bende merakımdan elime aldım. Yanındaki kız sarışındı ve çok güzeldi. Birbirlerine yakışıyorlardı. Kız gülerken Aral sinirli gibi daha doğrusu her zaman ki bakışıyla resim çektirmişti. Yanak yanağa poz vermişlerdi. Bir an kıskandım kızı. Hayır hayır saçmalama ne kıskanması. İçimden neyse diyerek tekrar esmer olana fotoğrafı uzattım.
"Gerçekten ikisini de tanımıyorum. Zaten buraya geleli 1-2 ay oldu. Ve evden de çıkamıyorum. O nedenle kimseyide göremiyorum."
Kumral olan tek kaşını kaldırarak
"Neden? " dedi.
Mahcup bir şekilde "Şey ben ceza aldım da ev hapsi."dedim ayak bileğimde ki kelepçeyi göstererek.
"Bu bahçeden dışarı çıkamıyorum. Ve polisler arada sırada geliyorlar" dedim.
Tabi yalan polisler hiç gelmemişlerdi. Evet ya niye gelmemişlerdi ki. Sonuçta bahçeden çıkmıştım ve sinyal vermişti bileğim de ki kelepçe. Yeni fark ediyordum ayrıntıyı. Ben böyle kendi kendime konuşurken
"Birşey mi hatırladınız?" dedi kumral olan.
Hemen kendimi toparladım ve "Hayır hayır" dedim.
"Öyle geçmiş geldi aklıma mahkeme falan" dedim biraz gülümseyerek.

Kumral olan "Bu arada ben Devrim." Esmer olanı göstererek "Abim Toprak. Biz erkek olanı arıyoruz. Adı Aral. Yanındaki kız kardeşimizdi. Adı Duru. Ama malesef yanındaki şerefsiz yüzünden öldü."

Ben şok olmuş şekilde onlara çevirdim bakışımı. Vücüdumdan tüm kan çekilmiş gibi hissettim. Titremeye başladım. Kekeleyerek "Yanındaki erkek mi öldürdü" dedim. Toprak kafasını olumlu olarak salladı.

Aman Allah'ım gerçekten bir katil miydi? Hemde sevgilisini öldürecek kadar cani miydi?

"Hanımefendi siz iyimisiniz ? Bembeyaz oldunuz" dedi.

Anladılar mı acaba? Şüpheli şekilde bakmaya başladılar. Umarım birşey sezmemişlerdir.

"Sadece korktum buralarda aradığınızda göre katil banada zarar verebilir diye düşündüm. Malum buraya hapisim. "

"Hayır buralarda olup olmadığını bilmiyoruz. Sadece olabilecek yerleri geziyoruz. Biz daha buralardayız." Kart uzatarak
"Herhangi birşey duyarsanız biz burdan gitmiş olsak bile eğer görürseniz bize haber verirmisiniz?" dedi Toprak.

Mahcup bir şekilde kartı aldım ve "Telefonum yok ki." dedim.

Devrim Toprağa baktı. Toprak başını salladı. Kendi aralarında işaretlerle ve gözleriyle konuşuyorlardı resmen. Birbirleri çok iyi tanıyan ve seven kardeşler. Keşke benimde kardeşim olsaydı. Şimdi tek kalmazdım.

Devrim cebinden telefonu çıkarttı bana uzattı. Bunu kullanın lütfen. Sizde teksiniz. Yardıma ihtiyacınız olduğunda kullanırsınız.

"Hayır kabul edemem." Kafamı olumsuz bir şekilde salladım. Alamazdım. Aral duyarsa gebertirdi beni.

"Lütfen alın savunmasız kalmayın. Dışarı da çıkamıyormuşsunuz."

Ne yapmalıydım şimdi karasız kalmıştım. "Lütfen, alamam ısrar etmeyin. Zaten polisler geliyor"dedim.

"Peki." dedi Devrim. "Biz gitmeden tekrar uğrarız. Bu arada isminiz?" dedi.

Gülümseyerek "Arya." dedim.

"Kendine dikkat et Arya." dedi Toprak. Hafifçe gülerek kafamı salladım. Ve bahçeden çıktılar. Onların çıkışını izledikten sonra derin bir nefes almıştım. Ucuz atlattım. Neredeyse şüpheleneceklerdi.

Bir anda karşıma Akın Amca çıktı. Çığlık atmamla Akın Amca yüzünü ekşitti.

"Ahhhh Akın Amca her zaman korkutuyorsun beni. Ne zaman geldin görmedim seni."

"Baya oldu Arya gelenleri görünce saklandım. Ne konuştunuz. Uzun sürdü şüphelendiler mi ?"

"Hayır Akın Amca şüphelenmediler. İnandılar gitmeden tekrar uğrayacaklarmış. Bilgin olsun." Olanların hepsini anlattım.

"Aral katilmiş kızı Aral öldürmüş." dedim.

Akın amca bana baktı. Ne demesi gerektiğini kestiremiyormuş gibi. "Bilmiyorum Arya. Sadece peşinde birilerin olduğunu  biliyorum ama ne maksatla arandığını bilmiyorum. Onu tanımadığını söylemeni istedi. Suçlu mu değil mi bilgim yok. Sende karıştırma başına dert almanı istemiyorum."

"Tamam." dedim. Akın amca kalktı
"Ben gideyim." dedi. Görüşürüz dedik birbirimize ve Akın Amca evden çıktı.

ARAL

Telefonumun sesiyle uyandım. Telefona baktım Akın Amca arıyordu. Hemen açtım
-Gittiler mi? dedim
-Sanada selam Aral
-Sadede gel Akın Amca zaten zor duruyorum burda.
-Tamam tamam anlatıyorum. Geldiler, az önce Arya'nın yanındaydım.
-Eeee ne olmuş peki?" Bu ihtiyarın ağızından da laf çıkmıyor. "Anlatsana yaşlı kurt."

Akın amca gülerek anlatmaya başladı. Demek Devrim ve Toprak gelmişti.

Akın amcanın sözünü kestim.

"Geldiklerine göre gittiler ben yarın çıkarım burdan." dedim.

"Bir dinle deli oğlan tekrar uğrayacaklarmış. Biraz daha buralardalar hemen gitmeyecekler. Yani bekle biraz daha." dedi.

Oflayarak
"Tamam neyse bekleyeceğiz artık."

"Ben seni arayacağım merak etme az kaldı giderler 10-15 güne." dedi Akın Amca.

Telefonu kapattım. Ama düşüncelerimi kapatamadım. Hayır yani siz kimsiniz de Arya yı kontrole geliyorsunuz ? Nesi oluyorsunuz? Daha kendi kız kardeşlerine sahip çıkamamışlar. Benim Arya'ma mı sahip çıkacaklar? Dur dur ben ne dedim. Benim Aryam ne alaka oğlum iyice kafayı yedin. Kölem diyecektim herhalde. Evet evet kölem olan Arya ya mı sahip çıkacaklar. Şimdi kimseyi umursamadan çıkmak vardı. İt sürüsünü yok etmek vardı da işte.. Anlaşmalarımız olmasa ben yapacağımı bilirdim.

ARYA

Devrim Toprak geleli 2 ay olmuştu. Umarım gitmemişlerdir de Aral hiç gelmez. Sonuçta uğrayacaklarını söylemişlerdi. Onlar uğrayana kadar rahattım. 2 aydır Aral ın odasının kapısını açmaya çalışıyorum. Anahtarı bulamadım. Kapıyı da zorlayamıyorum Aral anlar diye.

Evet ya daha önce niye aklıma gelmedi ki. Anahtar benim odamdadır. Sonuçta Aral ben gelmeden orda kalıyordu. Vay be o sadistin beni odadan atması gerekiyordu. Herhalde o zamanlar kafasına beni iyice takmıştı nasıl işkence yaparım diye. Oda aklına gelmemiştir.

Hızla yukarıya odama çıktım. Her yeri aradım ama bulamadım. Nerede olabilirdi etrafa tekrar baktım. Gözüm gardolapa takıldı. Gizli çekmecesi vardı. Hemen orayı açtım ve bingo. Buldum.

Vakit kaybetmeden Aral ın odasına girdim. Işıkları yaktım. Vayy beee bembeyaz oda siyah bir yatak. Başka birşey gözükmüyor. Camın önünde koltuk. Odayı biraz daha inceledim iki kapı mutlaka burda birşeyler vardır. Tam kapıyı açıyordum ki duyduğum sesle olduğum yerde dondum kaldım.

*******

KARANLIKTA SAKLIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin