Telefonumun çalmasıyla aniden sıçradım. Arayan kişi abim G-Dragon'du. Fazla bekletmeden açmak istedim.
"Alo abi?"
"Alo kardeşim?"
"Ne için aramıştın abi?"
"Bugün sizi okula ben bırakayım dicektim , kızlarla birlikte."
"Olur abicim kızlara haber vereyim. Sana kesin bir cevabı o zaman veririm."
"Peki meleğim görüşürüz."
"Görüşürüz."
Grubumuza girip kızlara mesaj attım, abimin götürmesinin sorun yaratmayacağını söylediler. Ben de abime abime mesaj atıp yarım saat içerisinde bizi almasını söyledim. 10 dakikada hazırlandım. Gece uyuyamadığım için göz altlarım mordu, morlukları kapatmak için sadece fondöten kullandım. Ağır bir makyaj yapmadım. Karpuzlu lib balmımı sürdükten sonra hazırdım. Oturup abimi beklerken kulaklığımı takıp müzik dinlemeye başladım. 5 dakika sonrada abim geldi. Telefonumu ve çantamı alıp arabaya bindim. Kızları da aldıktan sonra okula doğru yol aldık. Uzakta olmadığı içinde erken gelmiştik. Ben de burdan faydalanarak çantamı sıraya koyup,kafamı kollarım arasına gömüp kestirmeye başladım. Kızlar bana kantine gideceklerini ve gelmek isteyip istemediğimi sordular. Gelmemeyi tercih ettim. Kafamı tekrar masaya gömdüm. Birkaç dakika sonra sınıfa gülüşerek ve el ele Jimin ve Angelina geldi. Dolmuş ve şaşkın bakışlarımı onlara göstermemek adına kafamı geri gömdüm. Yanım boştu rahatça oturabiliyordum. Normalde Jisoo unniemle oturuyordum ama onlar çantalarını koymadan kantine gittiler. Yanımda bir hareketlilik hissettim. Angelina yumruk yaptığı elini sıraya vurdu ve kendince havala girdi.
"Kalk burdan sevgilim Jimin ile bne oturacağım."
Sesini yükselterek konuşması hem sinirini bozmuş hem de etrafımıza kalabalıklaşmasını sağlamıştı.
"Kaldır da göreyim."
Deyince herkes 'ooo'lamaya başladı. Yüzüme alaycı bir gülümseme oturtacaktım ki çantamı alıp yete fırlattı. Canına susadı herhalde. Jimin ise hiçbir şey yapmıyordu. Jimin'e döndüm.
"Al şu sürtüğünü yoksa elimden bir kaza çıkacak!"
Deyince şaşırdı ama bozuntuya vermedi.
"Ona bir şey yapamayacak olman seni sinirlendirdi mi cici kız?"
Jimin dedi bunu bana! Kızda;
"Evet, Jennie. Yoksa benimle yüzleşmekten mi korkuyorsun?"
Ayağa kalktım ve oldukça sert bir tokadı suratının orta yerine yapıştırdım. Sınıf çoşmuş ve telefonlarına çekiyorlardı.
"Bir daha söylesene lan!" Dedim.
"KORKAK!" diye tıslayınca saçıma yapışmaya çalıştı. Ona izin vermeden yumruğumu suratına çaktım. Etrafıma bakıp;
"Beyler bu kadar yeter! Sonra tekrarı olacaktır emin olun!"
Jimin'e döndüm ve kulağına yaklaştım.
"Hastaneye götürsen sevgilini iyi edersin çünkü birkaç dikiş ona yetmeyecek."
Dedim gülerek. Haklısınız tanıdığınız Jennie bu değildi ama bu benliğimi ortaya çıkartan Jimin ve Angelina. Eski Jennie değil yeni Jennie karşınızda artık. Tam sınıftan çıkacakken döndüm.
"Ha bu arada Angelina çantamı sıraya geri koy!"
Deyip çıktım. Kantine-kızların yanına- gittin. Kızlar yemeklerini yemiş gazozlarını yudumluyorlardı.
"Kızlar size anlatacağım çok şey var ama evde."
Kızlar kafasını salladı. Ders zili çalına mecburen sınıfa girdik. Çantam yerden kalkmıştı, güzel benden korkmuş olması güzel bir şeydi. Jisoo unniemle oturacaktım ki Rose yanıma oturmak istediğini söyledi. Ben de kabul ettim. Lisa ve Jisoo unnie orta sırada, ben ve Rose duvar kenarındaydık. Kızlarla yan yanaydık. Bizim iki sıra önümüzde de Jimin ile Angelina oturuyordu. Yine öğrenmiş oldum ki abim hariç hiçbir erkeğe güvenmeyeceğimi. Zaten istediğim de bu değil miydi? Benden uzak durması. Peki ama neden canım yanıyor? Rose'nin sesini duymamla kendime geldim.
"Canın çok yanıyor değil mi?"
Kafamı olumlu anlamda salladım.
"Aynı şekilde benim de canım yanıyor unnie!"
"Bir şey mi oldu?"
"Sana bunu evde anlatsam olur mu unnie?"
"Tabii ki olur."
Dedikten sonra kafamı sıraya gömdüm. Rose ise dersi dinlemeye devam ediyordu.
***
Abimin aramasıyla hemen dışarı çıktım. Abimle buluşacağımdan kızların haberi yoktu. Buluşacağımız yere geldiğimde abimin çoktan buraya geldiğini gördüm. Yanına gidip sarıldım.
"Seni buraya çağırmamın sebebi âsanın gerçek halini ve işlevini anlatmak."
Âsa mı? İyi de ben onu kullanmayalı neredeyse 1 ay oluyor. Konuşmadan konuşmasının devam etmesini istedim.
"Aslında o âsa değildi o bir silahtı Jennie."
Nasıl yani bu nasıl olabilirdi ki? Sonuçta ben ona emir veriyordum. Ayrıca şekilen de hiç benzemiyordum.
"Peki ben ona nasıl emir veriyordum ki?"
"Emir verdiğin şey âsa değildi bir silahtı. Sadece bunu bilmen yeterli."
Güzel, aklımda bir sürü yanıtsız sorularla beni baş başa bıraktığın için teşekkür ederim abicim. Abim yanımdan giderken seslendim.
"Abi!"
"Efendim."
"Bunları bana niye anlattın ve neden şimdi anlattın?"
"Gerçekleri öğrenmenin zamanı şimdiydi çünkü. Hadi git arabaya. Seni evine bıraksınlar."
"Kalsın abi ben kendim giderim."
"Saçmalama Jen. Lütfen üzme beni şu arabaya."
Abimin yanağını öptükten sonra arabaya bindim. Demek ki özel bir gücüm yoktu. Eve gelmiştim. Kapıyı açacaktım ki kızlar karşımda bir buz kütlesi gibi duruyorlardı.
***
Kızlara olanları anlattıktan sonra elime polisiye romanlarımdan birini aldın. Okumaya başladım. Birkaç sayfa okuduktan sonra Lisa elinde telefonla "UNNİE! UNNİE! Şuna bak!" Diye yanıma oturdu.
"Unnie ünlü oldun. Okuldan biri senin Angelina'yı dövdüğün videoyu atmış. Süper havalı ya!"
"Tamam Lisa izlemek istemiyorum."
"Unnie uf ya!"
"Hadi Lisa hadi!"
Lisa odadan çıktıktan sonra telefonuna bildirim geldi.
KİMDEN:JİMİN
<•> video<•>
"GÜZEL ŞOV!"9.BÖLÜM BİTTİ!
Yeni Jennie yi beğendiniz mi?Bölüm nasıl olmuş?
Jimin'in tavırları acaba niye birden değişti?
Tahminleri alayım.ÖPÜLDÜNÜZ!..😘😘😘
Kelime sayısı: 766