1→ Küçük Kızlar Ölmez

731 43 4
                                    

Bölüm 1 🐚

"Tedaviye devam etmek istemiyorum."

Sözlerim bir bomba gibi ortamıza düştüğünde, ardından ölüm sessizliğini de getirmişti. Bu tedaviye doğduğum zamandan beri devam ediyordum ve aldığımız sonuç ömrümü biraz daha uzatmaktan başka bir işe yaramamıştı. Yine de ailem için benim ömrümün bir gün dahi uzaması hediye gibi bir şeydi ve ben şimdi onların elinden bu şansı almıştım. Belki yaşamam için ellerinde kalan son şans, aldığım kararla birlikte yok olmuştu. Doğrusu yaşamam için son şans var mıydı,ondan da emin değildim.

Şaşkınlıkla açılmış gözlerini bedenimin her yerinde hissediyordum. Genelde çok konuşmayı ve kahkahayı sevmeyen bir aile olmamıza rağmen bu sessizlik derimin altına bir zehir gibi nüfus etmişti ve damarımda sanki ilerliyordu. Aklımda kurduğum o kadar senaryodan hiç birinde bu sessizlik yoktu.

Belki ağlayacaklardı, bağıracaklardı, inkar ve itiraz edeceklerdi ama sessiz kalmalarını beklememiştim. Fakat onlar ümitlerimi inadına boşa çıkarmak istermiş gibi zaman geçtikçe daha çok sessizliğe gömülüyorlardı. En azından,"Neden?" diye sormalarını beklemiştim. Ufacık,küçücük bir neden sorusunu dahi söylemediklerine göre, kararımı onaylıyorlardı.

Uzun bir nefes aldıktan sonra ağzımı yeniden açacaktım ki babamın kahkahası kulaklarımda adeta patladı.

Babamın kahkahası.

Yanımda oturan babama döndüğümde, öyle içten gülüyordu ki boynuna kadar kızarmış bir şekildeydi, siyaha kaçan gözleri içeriye çekilmiş, vücudu gülmenin etkisiyle kasılmıştı. Babam, dünyaya gelmemde etken olan varlık gülüyordu ve işin garibi bunu ilk defa görüyordum.

On sekiz yaşımda olmama rağmen yeni bir şey daha öğrenmiştim bugün.

Babam gülebiliyordu, o da mutlu olabiliyordu.

Onun ilk defa gördüğüm bu halini doyasıya izlemek isterken,düşüncelerimi bir kere daha aklımın terazisinde tarttım.Babamın gülmesinde yanlış olan bir şeyler vardı. Ya beynimi bugün çok yorduğumdan ya da gerçek anlamda zeka geriliğimden o yanlış şeyi doğruların arasından çekip çıkaramıyordum bir türlü.

Babamın gülmekten mecali kalmayınca yavaşça kahkaha sesi durdu ve son kahkahası da evin duvarlarına çarptı. Yeniden vücudu normal haline döndüğünde, gözlerini bana çevirmişti.

"Odana git!"

Şaşkınlıktan elim ayağıma dolanmıştı resmen. Biraz önce gülen adam şimdi sert bir şekilde odama gitmemi emrediyordu. Şu anda yaşananları önceden hiç hayal etmediğim elle tutulur bir gerçekti.

"Baba-" dedim sitem ederek.

"Odana git ve aklını başına toplayana kadar oradan çıkma!"

Aklımda duran çanlar birbirine vurup,"Gonk." Sesleri çıkarırken her şeyi daha net görüyordum.Babam kabul etmiyordu. En azından bir şeyleri fark edebilmiştim, şimdi konuşmak daha kolay olacaktı.

"Odama gitmeyeceğim. Bunu kabul etmenizi zaten beklemiyordum ama her şeyi göze aldım."

Babam hiddetle ayağa kalkınca biraz önce gülmenin getirisiyle dışarıya çıkan damarları şimdi kızgınlıktan iyice belirginleşmişti.Ufacık bir an, acaba hasta olduğumu öğrendiklerinde anneme de böyle mi kızdı diye düşündüm. Sonuçta annem gençliğinin baharında eline çürük bir çocuk vermişti.

Öte yandan, bugün ilklerin günü olmalıydı.

Babamı ilk defa bana kızarken görüyordum. Tıpkı ilk defa güldüğünü görüşüm gibi. Aileme bu kadar yabancı olmam beni bir an için korkuttu. Araf da sallanmaktan öteye geçemediğim gerçeği yüzümde kırbaç misali şaklamıştı.

Bir Kelebek HikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin