6.Bölüm: "Geçmişle Saklambaç"

4.7K 253 753
                                    

Daddy Issues-The Neighbourhood
Teeth-5 Seconds of Summer

Beklediği yalnızlık sonunda gerçekleşmişti. İçindeki canavarı besleyen nefreti anlamsızdı artık,bitmişti,bu kez gerçekten bitmişti. Fakat huzurlu değildi. Kalbini tırmayalan o acımasız duygunun varlığı yerini korumaya,hatta daha can yakıcı olmaya başlamıştı.

Gözlerini Tanrı'ya dikti ve:"Neden?"diye fısıldadı defalarca. Yağmur tüm şiddetini üzerine acımasızca salmasına rağmen gözlerini bir kez olsun kırpmadı bile. Bakmak istiyordu,sorusunun cevabını istiyordu.

Alamadı. Sorular cevapsız,ruhu çırılçıplak kaldı.

Bir kez daha,son kez,belki de sonsuza kadar...

MAVERA
6.Bölüm: "Geçmişle Saklambaç"

Bir çocuğun gözyaşları,üzerinden yıllar geçse bile insanın ruhuna boylu boyunca açılan ve yanaklarının üzerinde hissetmeye başladığın ıslaklıktan hemen sonra varlığını sana yeniden hatırlatan bir kesikten ibaretti. Anılar silinirdi,duygular körelir,insanlar unutulup giderdi ama çocukluğumuz bizi hiçbir zaman terk etmezdi.

Dünyaya gözlerini açtığın andan itibaren elini tutan kişiyle tanışmanla başlar her şey. Sonrasında izleyeceğin yol,olacağın kişi,hatta geleceğin bile sımsıkı sarıldığın o elin seni ne kadar sahiplendiğine bağlıydı.

Ben o parmakları o kadar sıkı tutamamıştım.Daha doğrusu onun varlığı beni hiçbir zaman benimseyememişti.

Hepimizin hayatında dönüm noktası olarak nitelendirebileceği anlar vardı. Bir gün gelir,döngüyü tamamen kırar ve farklı yollar sunar karşına. "Her şey değişti."dediğin gün,o kapılardan birinin içinden girdiğin gün demektir. Benim için de öyle bir günün varlığı söz konusuydu,fakat sonuçları,onu bir dönüm noktası olmaktan çıkarmış,tamamen farklı bir yöne savurmuştu beni.

Hayatın seçimlerden ibaret olduğu büyük bir saçmalıktı. Küçücük bir çocuğun yapacağı hangi seçim onu büsbütün yalnız bırakabilirdi ki?

Çehremde kilitlenen gözler ilk kez üzerimde hiçbir baskı yaratmıyordu. Bakışlarına dönerek ne anlam içerdiğini anlamak için bile hevesim yoktu. Onu gördüğüm günden beri ilk kez yanında iken sadece kendime ve zihnime odaklanmış durumdaydım. Karmaşası ile insanı içine çeken ruhu ve bu ruhu kafesleyen keskin bakışları bu kez her şeyin dışındaydı.

Bunun onun için de bir sorun olmadığını anlayabiliyordum. Çünkü sessizdi. Kapıldığım hortumdan beni çekip çıkarmak yerine bununla nasıl başa çıkabildiğimi izliyordu. Gözleri,belki de onun en büyük silahıydı.

Parmaklarımın arasında sıkı sıkıya tuttuğum bardaktan bir yudum daha alınca çevremdeki insanların sesi kısacık bir an da olsa kulaklarımdan çekilip gitti. Bu sessizliği uzatmak için bardağın içindekini kafama diktiğimi ancak boş bardağı masaya çarpınca çıkardığı sesten sonra anlayabildim.

Ne düşündüğümü merak ediyordu. Geçmişin zihnimle arasında kurduğu köprüde onun yeri yoktu ve bu onu büyük bir merakla dolduruyordu. Yanımdaydı ama düşündüğüm şey bambaşkaydı.

"Tek kelime etmiyorsun."

Karşısına çıkmamın üzerinden neredeyse bir saat geçmişti ama teklifini kabul ettiğimi söyledikten sonra kurduğum tek cümle bu olmuştu. Bir şeyler söyleme ihtiyacı hissetmiştim. Çünkü mümkün olmadığını bilsem bile bu adamın yalnızca gözlerime bakarak kafamdan ne geçtiğini anlayabileceğine dair endişelerim vardı. Şu anda kafamın içinde topraklarını geçmişin gözyaşlarıyla suladığım anılarıma şahit olmasını istemiyordum.

MAVERA | ANAMORFOZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin