O düğün olacak prenses" deyip gülümsedi. Cansu, sinanın bu haline daha çok sinirlendi.
"Henüz erken Sinan hem ben okul diyorum sen düğün diyorsun nerde senin bana verdiğin söz?"
"Ben sözümü tutmuyorum demedim ki evleneceğiz dedim"
"Sinan iyi misin? Evlilikle okulun ne ilgisi var?"
"Sen bunları düşünme Cansuyum ben senin yerine düşünürüm, herşey güzel olacak" demişti. Karşısında şaşkın bir halde ona bakan Cansuya gülümserken...Genç kız telefonunun alarm sesiyle açtı gözlerini bugün büyük gündü. Hazırlanması gereken bir nişanı vardı banyoya gidip rutin işlerini bitirdi. Yengesinin seslenmesiyle mutfağa geçip kahvaltısını yaptı heyecandan canı bişey istememişti. Duygu ve kuaför Zümra da gelince bütün kızlar Cansunun odasına geçip akşam için hazırlanmaya başladı. Zümra mahallenin tek kuaförüydü. Cansu kuaföre gitmeyi tercih etmemiş Zümradan eve gelmesini rica etmişti. Zümra onun bu isteğini kırmayıp gelmişti. Şimdi ise evde büyük bir koşuşturma hakimdi. Cansu çok heyecanlıydı nişanda bu kadar heycanlıysa düğünde nasıl olacağını düşünemiyordu genç kız.
Genç adam kerem ve furkanla beraber gitmişti berbere, arkadaşlarının dalga geçmesi eşliğinde traş oluyordu Cansu özellikle istemişti sakallı olmasını oda sevdiği kızın bu sözünü yerine getiriyordu. Hala nasıl bir kravat takacagına karar verememişti genç adam. Cansu bu konuda ser verip sır vermemişti. Şule hala komadaydı doktorlar umutlu konuşuyordu. O konuda üzgündü genç adam ama elinden bişey gelmiyordu. Şimdi düşünmesi gereken bir nişan vardı. "Baksana damat bey yine burada değil" diyen keremden başkası değildi.
"Ne o Sinan ilk dans müziğinin ne olacağını mı düşünüyorsun" deyip kahkaha attı Furkan.
"Yok halay başına ekrem abimi geçse diye düşünüyorum"
"Orda dur bakalım Sinan bey halay başı benim" diyen yine keremdi.
"Ben dururken sana düşmez" deyip yakasını düzeltti furkan.
"Benimle ugraşırsanız böyle birbirinize düşersiniz gençler" deyip kahkaha attı Sinan.
Gençler konuşurken berberdeki işleri bitmişti.Genç kız ayağa kalktığında bütün kızlar büyülenmiş gibiydi. Odaya giren Ayfer hanım kızını görünce gözyaşlarını tutamadı. Genç kız annesine sarılıp yüzündeki yaşları sildi. Aynur bu duygusal ortamı dağıtmak istercesine konuştu;
"İçinde bir afet varmış Cansu" onun bu lafına herkes güldü.
Ayfer hanımda kendini toparlayıp kızına;
"Çok güzel olmuşsun yavrum Rabbim nazarlardan korusun" deyip nazar ayeti okudu kızına.
"Saol annem sen dualarını eksik etme üzerimden" dedi genç kız en içten gülüşüyle.
Herşey hazırdı Sinanın gelmesini bekliyordu herkes çok geçmeden Sinan ve ailesi geldi. Duygu bu anı kaçırmamak adına telefonuyla kaydetmeye başladı. Genç adam hayran hayran bakarken donup kaldı adeta. Sevdiği kız karşısındaydı, hem de prensesler gibi. Yavaş yavaş ilerleyip alnına buse kondurdugu kıza;
"Çok güzelsin Cansuyum" dedi sessizce. Cansu tebessüm edip genç adamın uzattıgı elini tuttu. Önceden hazırlanan arabaya binen çift mekana gitmek için yola koyuldu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CANSUYUM
SpiritüelGenç kız çaresizce elindeki yüzüğe bakıyordu olmuştu işte, daha 18 yaşında gençliğinin baharında nişanlanmıştı. Oysa ne hayalleri vardı kendi ayakları üzerinde duracaktı çalışacaktı ve aşık olduğu adamla evlenecekti.