Artık her şey bitmişti ve bence bir kutlamanın vaktiydi."Hadi bugün içmeye gidelim!"
•••
Hep beraber gidip sakin bir yerde zil zurna sarhoş olmuş ve daha sonra bizim eve gelip koltuklara sızmıştık.
Ancak burada kimsenin bilmediği bir şey vardı ki ben aslında hiç içmemiştim.
Gerçi onlar neden bu kadar çabuk sızdıklarının sebebini de bilmiyorlardı.
Uyku ilacı etkisini yitirene 2 saatim vardı ve süremi iyi değerlendirmem gerekiyordu.
Ben üstümü tam yeni değiştirmiştim ki karakoldan arkadaşlarım bizimkileri hazırladığım yere nakletmek için gelmişlerdi.
Bugün Jungkook beni gerçekten ölümüne korkutmuştu ve onu kaybettim derken tekrar kavuşmak bana bazı şeylerin ne kadar değerli olduğunu fark ettirmişti.
Sadece Jungkook'la da ilgili değildi bu durum. Büyükannemi kaybettiğimde kendimi dağıtmıştım. Jungkook'u kaybetsem hemen ölmek bile istemezdim. Onu bulduktan sonra iyi bakamayıp tekrar kaybettiğim için en acılı işkencelerle ölmek isterdim.
Hayatımı çok güzel toparlamıştım. Bir işim , evim , çok çok iyi arkadaşlarım ve hayatımın anlamı bir sevgilim...
Bu kadar çok şeyim vardı ve ben onları kaybedersem ne kadar çok üzüleceğimi bugün anlamıştım.
Onlar da ne kadar değerli olduklarını ve benim onları ne kadar sevdiğimi anlamalılardı.
Ve ben de bu gece onlara benim için ne kadar değerli olduklarını anlatacaktım.
Bir yandan bunları düşünerek bir yandan da onları arabaya taşımaya yardım ederek 10 dakikayı harcamıştım bile.
Daha yapmam gereken hazırlık çoktu. Bu yüzden oturur oturmaz Min Hyuk'a gaza basmasını söylemiş ve yapmam gerekenleri düşünmek üzere arkama yaslanmıştım.
•••
Han nehrinin daha sakin olan kıyısında ayırttığım yere yine Min Hyuk'un yardımıyla gelen kamyonetti malzemeleri yerleştiriyordum.
Yerde minderler , küçük aydınlatmalar , projeksiyon , portatif perde , atıştırmalıklar...
Her şeyi kendi ellerimle tek tek yerleştirmiş ve en son olarak elimizdeki iki kameradan birini onları görecek şekilde yerleştirmiş ve öbürünü projeksiyona bağlamıştım.
Bütün hazırlıklarım bittikten sonra ise arabadaki herkesi tek tek indirip minderlere yatırmıştık.
Saatimi kontrol ettiğimde 15 dakikamın kaldığını görmüş ve son kontrollerimi yaptıktan sonra projeksiyona bağladığım kameramı alarak kafenin içine girmiştim.
Sırada ise sadece onların uyanmasını beklemek vardı.
Buraya ayarladığımız bilgisayar sayesinde herkesin ne yaptığını , kimin uyanıp uyanmadığını görebiliyordum buradan.
Ancak hepsinin aynı anda uyanacağı kesin olmadığı için Min Hyuk bir siren ayarlamıştı.
Zaten Yoongi'yi bıraksam saatlerce uyuyacağını biliyorduk.
10 dakika da dolduktan sonra Min Hyuk'a işaretimi vermiştim ve o da sireni çalarak herkesi uyandırmıştı.
Onların ne olduğunu anlamadan etrafı izlemelerine bir süre müsaade ettikten sonra ise artık kendi kameramı açma vakti gelmişti.
Kamerayı karşımdaki masaya koyup tekrar saçımı başımı kontrol etmiş ve sonunda kendi görüntümü onların gözleri önüne sermiştim.
Bir yandan onları görebiliyor bir yandan da kendimi onlara gösteriyordum.
Ve ekrana çıkmamla hepsi tek bir noktaya kilitlenmişti bile bana.
Ve o an gösteri sırası bana gelmişti.
"Açıkçası daha önce kimseye böyle bir konuşma yapmadım. Aslında bugün size böyle bir sürpriz hazırlamamın sebebi de bu zamana kadar size hiç benim için ne kadar değerli olduğunuzu anlatma fırsatı bulamamamdı.
En sevdiklerime teşekkür etmeden önce bana bu güzel yeri hazırlamamda ve sizi buraya getirmemde bana yardımcı olan Min Hyuk'a çok teşekkür ediyorum.
Ve Taehyung İle başlıyorum ;
Benim için en değerli varlığa ömürlük arkadaşlık ettin ve etmeye devam ediyorsun. İlk okula başladığı günden bu zamana kadar. Hiçbir maddi farkı gözetmeden ona dostluk ettin. Ve bu zamana kadar da gördüğüm üzere o temiz kalbini kirli insanlardan korumayı başarabilmişsin. Gerçekten çok iyi bir arkadaşsın Taehyung'ah. Ve Jungkook için , benim için yaptıklarından dolayı sana minnettarım.Hoseok-ah;
Sen olmasan şu an bu hayatın kenarına yaklaşamazdım. Bunu buradaki herkes biliyor zaten. Sen beni liseyi okumaya zorlayıp adam etmeseydin ben bu hayata yaklaşmayı geçtim belki de hayatta değildim. Sen olmasaydın ne çoğu şeyi atlatabilirdim , ne de bir yerlere gelebilirdim Hoseok. Ailesi olmayan bir çocuğa aile oldun resmen ve beni adam ettin. Beni yetiştirdin. Ve ne kadar hata yaparsam yapayım pes etmedin. Benden vazgeçmedin Hoseok. Bana bu hayatta olabilecek en büyük destek oldun. Sana minnettarım Hosoek. Ve borcumu ödemek için kalan ömrümde senin olmam için uğraştığın gibi bir adam olacağım ve bana olduğun gibi ne olursa olsun dayanabileceğin bir duvar olarak adla yanından ayrılmayacağım.Yoongi;
Üniversiteden sonra ayrılınca en başta beni hayal kırıklığına uğratmıştın Yoongi. Bıraktın , çalışmayacaksın sanmıştım. Ama sonra bu denli kutsal denilebilecek bir işle geri dönünce beni ne kadar gururlandırdığını anlatamam. Sen belli etmesen de ben senin ne kadar iyi bir herif olduğunu biliyordum ancak bu hareketinle bütün dünyaya duyurmuş olmuştun. Ve ben de bu zamana kadar olduğun gibi başarılı olmaya devam etmen için elimden gelen ne varsa yapacağım kardeşim söz veriyorum. Hep yanındayım , bunu unutma.Jin hyung;
Her ne kadar bunun dalgasını geçsek de bana bir anne oldun diyebilirim. Hastayken sen baktın , yemeğimi sen yaptın , derdim varken dinledin... Daha sayamayacağım bir çok şey var bana yardım ettiğin. Ancak sen olmasan ben ser sefil , perişan halde dolanıyor olurdum sokaklarda bunu biliyorum. Gerek işte gerek evde bana göz kulak olduğun için teşekkür ederim hyung. Söz veriyorum bana verdiğin bunca emeğini boşa çıkarmayacağım.Ve son olarak Jungkook;
Sen benim en mazimsin. Sen benim çocukluğumsun. Sen bana abiliği öğretensin. Sen bana sevmeyi öğretensin. Seninle ilgili her kötü anıyı sildiğimden emin olabilirsin Jungkook-ah. Biliyorum bazen geceleri sensizliğimde yaşadıklarımdan dolayı üzülüyorsun , suçluluk hissediyorsun. Hissetme. Sen benim mutluluğumun en büyük sebebisin. Senin dışındakiler biliyor sen yokken ne halde olduğumu. Onlara teşekkür etmemin en büyük sebeplerinden biri de benim gibi bir suratsıza onca süre katlanmalarıdır. Sen bana kardeş sevgisini öğrettin Jungkook. Sen bana yalnızlık acısını öğrettin. Sen bana aşkı öğrettin. Sen bana mutluluğu huzuru hissettirdin.Hepiniz benim hayatımı güzelleştirdiniz. Hepinize bana yaptıklarınızdan dolayı minnettarım ve teşekkür ederim.
Benim gibi fakir ve aptal bir adamı alıp iyi bir insana çevirdiğiniz için hepinize teşekkür ederim.
•••SON•••
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Poor and Fool // Jikook
FanfictionBen sadece senin beni bırakacağını tahmin edemeyen fakir , aptal adamın tekiyim Jungkook... ••• Şimdi defol git ve bir daha asla geri gelme !! ••• Fakir Park Jimin o gün kendi çöpünü karıştıran zavallı bir çocukla karşılaşır ve o çocuğu yanına aldı...