11. Bölüm

1.9K 127 10
                                    

Jungkook'un ağzından

Duyduğum korna sesiyle birlikte ceketimi ve çantamı alıp camdan alıp aşağı atlamıştım.

Zaten daha önce onlarca kez yaptığım için atladığım ve bastığım yerler belliydi.

Koşa koşa Taehyung'un arabasının yolcu koltuğuna bindim.

"Sana bir kahve borcum olsun. Teşekkür ederim."

"Kahve içmediğimi biliyorsun şerefsiz."

"Yapacak bir şey yok ben teşekkür için elimden geleni yaptım sen istemedin."

"Hala seni burada bırakabilirim."

"Bana bunu yapamayacağını ikimiz de biliyorum hayatım."

Benim söylediklerimi duymamazlıktan gelip gaza basmıştı bile çoktan.

•••

Yolda giderken Taehyung'a olan biteni anlatmıştım. Daha önce olanlara göre bu hiçbir şeydi zaten. Kızmak için bahane arıyorlar.

Odama çıkıp kontrol ettiğimde bacağımın kan topladığını görmüştüm. Muhtemelen moraracaktı.

Taehyung'un odasında yanıma aldığım eşofman takımını giydikten sonra beraber onun geniş yatağına oturup annesinin bizim için hazırladığı sıcak çikolataları içiyorduk.

Gerçekten bu evdeyken kendimi bir ailenin içinde hissediyordum. Taehyung , annesi , babası... Gerçekten gerçek ailem olmayan insanlar bana aile duygusunu nasıl böyle tattırabilir şaşıyordum. Eskiden Jimin hyungun yanında öyle hissederdim. Şimdi de Hoseok hyungun yanında aile duygusunu , o sonsuz güveni gerçekten hissediyorum. Zaten hayatımda olup da bana aile duygusunu hissettiremeyen bir tek gerçek ailem , bir tek gerçek annem ve babam vardı sanırım.

Yalnızca 1 sene. Onları tekrar bulduğum , kavuştuğumuz ilk sene bana evlatlarıymış gibi davranmışlardı.

"Şu okul bitse de kurtulsam şu evden. Gerçekten istediğim gibi , mutlu olabileceğim bir hayat yaşamak istiyorum Taehyung. Basit bir iş , basit bir ev , sıradan bir hayat. Çok mu zor benim için ? Neden , bu kadarını bile hak etmiyor muyum ben?"

"Jungkook saçmalama. Sinirlendiriyorsun beni. Sen şu dünyadaki benim tek arkadaşımsın. Dostumsun kardeşimsin. Çünkü ikiyüzlü olmadığını düşündüğüm bir tek sen varsın. Ve sen her şeyin en güzelin hak ediyorsun. Her zaman yanındayım. Eminim Hoseok hyung da öyledir. Sadece biraz daha dişini sıkman gerek."

Nadiren yaşadığımız duygusal anlardan birindeydik. Hemen onun kolları arasına girmiştim bile. Gerçekten Taehyung olmasa ne yapardım , nasıl sabrederdim bunca olana bilmiyorum. O benim tek dayanağım.

"Bu arada bence Hoseok hyunga da anlatabilirsin her şeyi. Annenleri , evdeki problemleri , Jimin hyungu. Ve ilk fırsatta onunla da tanışmak istiyorum. Bizi tanıştırıyorsun tamam mı?"

"Tamam Tae tanışırsınız."

"Ve tercihlerimi bile bile nasıl yatağıma girip bana sarılabiliyorsun anlamıy-ahhh şerefsiz."

"Hak ettin."

"Çocuğum olmayacak senin yüzünden."

"Bir erkekle zaten çocuğun olamazdı."

"Ben biseksüelim gerizekalı."

"Ama bana yazıyorsun."

"Ben bücürlere yazmam."

"Ondan bana yazıyorsun işte."

"Sen benim tanıdığım en bücür bücürsün. Seninle gönül eğlendiriyorum ben sen tek gecelik bir şeysin benim için tamam mı?"

"Tabi ki bebeğim."

"Kes şunu ve zıbar."

"Ben de seni seviyorum hayatım."

"Hayatını s- sevsinler."

Ve kendimi gerçek ailemden birinin yanında huzurlu bir uykunun kollarına bırakmıştım.

•••

1 hafta sonra

"Hyung yine mi ama yaaaa?"

"Jungkook bu konuda anlaştığımızı sanıyordum."

"Ama Hoseok hyungg~"

"Jungkook lütfen bir bildiğim var tamam mı ? Beni zorlama."

"Peki hyung öyle olsun. Saat kaçta gelecek şu özel hastan?"

"16.00'da."

"Peki hyung. Ben birazcık dışarı çıkabilir miyim hyung ? Hava almak istiyorum."

"Tabi Jungkook. Ama 2 hafta önce gelen sinestezi hastasını hatırlıyor musun? Mrs. Shin? O gelecek yarım saate kadar özellikle gelmeni istiyorum. Tam tipik bir hasta. Pratik yapman için çok iyi olacaktır."

"Tamam hyung. Geç kalmam."

Hoseok hyungun yüzüne bıraktığım gülümsemeyle odadan çıkmıştım. Gerçekten şu özel hasta beni paranoyak yapacaktı.

'İkinizin de iyiliği için' demişti Hoseok hyung. Ama nasıl bir hasta beni kötü etkileyebilirdi ki? Ya da ben onu ? Anlam veremiyordum gerçekten.

Tam o anda kapıdan çıkacakken bir his.

Yine o aynı his.

Kapıdan çıktıktan sonra geri dönüp kapıya baktığımda bende bu hissi yaratan adamı görmüştüm.

Hastane güvenliklerinden biri. Sıradan güvenlik kıyafeti ve şapkasıyla zaten yüzü pek gözükmüyordu. Elindeki kağıtlara bakıyor ve gelenlerin üzerini arıyor.

Fazlasıyla sıradan.

Belki de aynı adam bile değil Jungkook. Kendine gel.

•••

"Haftaya görüşmek üzere Mrs. Shin. "

Mrs. Shin'i kapıya kadar uğurladıktan sonra gelip masa başındaki Hoseok hyungun yanına oturmuştum.

Bir süre beraber notlarımın üzerinden geçmiştik. Hoseok hyung haklıydı. Mrs. Shin hakkında gerçekten meslekle ilgili pratik bilgiler öğrenmiştim.

Hoseok hyungla incelememizi yaptıktan sonra notları çıkarmayı bitirip hasta koltuğuna oturmuştum.

Bence bunu yapmanın tam da zamanıydı. Taehyung da her şeyi Hoseok hyunga anlatmamın iyi olacağını söylemişti. Görüşmek gerçekten Hoseok hyung benim için öz abi gibiydi ve ona her konuda güvenebileceğimden yana tek bir kuşkum yoktu.

Sadece özel hasta konusu Hoseom hyungla aramdaki camı buğulandırıyordu. Ama adım kadar eminim ki bir bildiği vardır.

Hoseom hyunga güvenim her zaman tam.

"Hoseok hyung , 16.00'a kadar başka hastan var mı?"

"Yok Jungkook. Neden sordun ? "

"Artık var da ondan."

•••

Poor and Fool  // JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin