cinsel gerilim | boyxboy • texting

Bölüm • 49

Hala dün attığım bölümün etkisindeyim valla ne yalan söyleyeyim. 

Keşke erkekler hamile kalabilse de iki karakteri de hamile bıraksam daksjhfaskldjasklf Efsane olmaz mıydı? 

Hadiyin keyifli okumalar :) 

***

Vücudumu yakan güneşin yakıcı sıcaklığıyla gözlerimi açtım. Kum zeminin üzerinde, yüz üstü uzanıyordum ama hareket edecek gücü kendimde bulamıyordum. Ayağıma aralıklarla değen deniz suyu az da olsa kendime gelmemi sağladığında zorlanarak doğruldum. Etrafımda bana garip bir şekilde bakan insanları gördüğümde solumda benimle aynı şekilde baygın yatan Alp'i gördüm. 

Birkaç kez dürttükten sonra kendisine geldi. Kumla kaplı yüzünü bana çevirdi. Göz bebekleri sürekli farklı taraflara kayarken elimi tuttu. ''Neredeyiz biz?'' diye sordu. 

''Bilmiyorum ama feci korkuyorum ulan!''

Birbirimizden destek alarak kalktığımızda Alp bir yere takılıp bakmaya başladı. ''Ulan! Olamaz!'' 

''Ne oluyor?''

''Şuraya baksana,'' dedi ve işaret parmağıyla tepeyi gösterdi. Onun dediğini yöne doğru kafamı çevirdiğimde hiç ummadığım bir şeyi gördüm. Dalgalanan bir Yunan bayrağını gördüm.  ''Biz neredeyiz amına koyayım?''

''Bilmiyorum anasını satayım. Yunan bayrağı ne alaka?''

Biz birbirimizle konuşmaya dalmışken yanımızdan bir anne ve çocuğu Yunanca konuşarak geçti. Alp ile o an göz göze gelip aynı anda, ''Siktir,'' dedik.

''Yunanistan'da mıyız gerçekten?''

''Gerçekten Yunanistan'dayız amına koyayım!'' 

''Biz buraya nasıl geldik ulan?''

''En son onlardan kaçarken bir tekneye binmiştik. Yunan teknesiymiş ağzımıza sıçayım ya.''

''Biz buradan nasıl kurtulacağız şimdi?'' Korku dolu bakışlarımla çevreme bakmaya devam ederken polis kıyafeti giymiş iki insanın yanımıza doğru geldiğini fark ettim. ''Kaç amına koyayım kaç!''

Alp polisleri görmesiyle elimi tuttu. ''Son sürat koşacağız tamam mı?'' 

''Tamam hadi amına koyayım!''

48 SAAT ÖNCE

Valizlerimizi otel odamıza koyduktan sonra Alp zar zor yürüyerek kendisini yatağa attı. ''Hala yürüyemiyorum aşkım. Ne yarrak varmış sende de.''

Sinsice sırıtıp yanına uzandım. ''Daha hiçbir şey görmedin yavrum.''

''Daha fazlasını görmeyi istemiyorum aşkımsu.'' 

''Ama ben göstermek istiyorum,'' dedim ve dudaklarımızı birleştirdim. ''Hadi soyun.''

''Ne soyunması ya ben şimdi uyurum.''

''Salak,'' deyip kafasına vurdum. ''Duşa gireceğiz ha belki sevişiriz.'' 

''Yok sevişmek istemiyorum, yeteri kadar yaptık uçakta.''

Bana ciddi ciddi hayır dedikten sonra battaniyenin altına girip kafasını yastığa gömdü. Sen misin beni reddeden orospu çocuğu... Bekle sen bekle... Tişörtümü bir çırpıda çıkardıktan sonra pantolonumu da çıkartıp kenara fırlattım. Siyah baksırımla kaldıktan sonra banyonun önüne gidip Alp'e seslendim. ''Alp bakar mısın? Yardımına ihtiyacım var.''

''Bilal Allah için ya bak 30 saattir uyumuyorum. Lütfen sal beni yatayım biraz.''

''Aşkım boyum yetmiyor bir şeyi almaya seninki uzun alırsın,'' derken onu görmesem bile hafifçe sırıttım. 

''Peki amına koyayım!'' Yataktan kalktığını işittiğimde birden göz göze geldik. Gözleri yüzümden götüme kaydığında, ''Ama bu bir insana yapılmaz ki ya,'' dedi üzülerek. ''Ben şimdi şununla,'' dedi ve kalkan aletini gösterdi. ''Nasıl sana hayır diyebilirim.''

''Dememelisin zaten.''

''Geç banyoya başımın belası, geç.''

''Düzelteyim; başının tatlı belası.''

(Ve suleymanberk bu replik sonunda kendini asar.)

***

Bölüm kısaydı biliyorum ama olsun ya dklasjdsakl bir önceki bölüm uzun yazdığım için bunu kısa tuttum.

Sizce bizimkiler neden kendilerini Yunanistan'da bulacak ilerideki bölümlerde?

.suleymanberk.