Terasta canımızın sıkıldığını fark edince ailemizden izin aldık ve sahile gitmek için yola çıktık. Evimiz sahile yakın olduğu için yürüyerek gittik. Sahilde ateş yakan bi grup vardı. Gitar çalan çocukla birlikte şarkı söylüyolardı hep birlilte. Söyledikleri şarkı Tuna bebeyimi ilk gördüğümde çalan şarkıydı. Magazin izliyodum telefonumdan. Annemle kafedeydik. Arkada 'Sen Orda Yoksun'. 2015 ten beri o şarkı ayrı bi yere sahip bende (Bazı şeyleri değiştirdim. O yüzden normal tarihlere göre daha farklı) O gitar çalan çocuk anılarımı depreştirdi şimdi.
G: Yanlarına gidelim mi? Kafa dağıtırız biraz?
İ: Olur gidelim. Şarkı bitsin ama bölmeyelim.
G: Sen bilirsin.
Şarkıyı bitirmelerini bekleyip yanlarına gittik. İzin isteyip oturduktan sonra aralarından birinin bakışlarını sürekli üzerimde hissediyodum. Uzun bi bakıştan sonra döndü ve "İrem?" dedi. "Tanımadım deme sakın. Liseden Anıl ben" anıl kimdi ya? Aaa hatırladım. Bu çocuk çirkin sivilce torbasının tekiydi ne ara bu kadar yakışıklı olmuş bu. Evrime kafa göz girişenlerden.
İ: Anıl? Hatırladım ya hatırlamaz olur muyum hiç? Çok değişmişsin.
A: Valla ne yalan söyliyim sen hep aynısın.
-Sonra görkemi göstererek- Erkek arkadaşın mı?
İ: Görkem mi? Yok normal arkadaşım. Bize geldiler de sahile çıkalım dedik.
A: Hoşgeldiniz.
Diğerleriyle de tanıştıktan sonra biraz onlarla oturduk. Sonra görkemi çağırdılar. Gidiceklermiş. Eve döndük bizde. Yolda ne kadar teşekkür ettim bilmiyorum. Yaşadığım şey normal şeyler değil gerçekten. Normalde böyle şeyler benim başıma gelmez çünkü. Şanssız bir insanımdır ben genelde. Telefonla konuşurken en az 5 kere kendimi cimcikledim gerçek mi hayal mi farkına varmak için.***
Bu sabah normal düzeyinden daha enerjik kalkmam iyiye işaret değildi. Çünkü okul vardı ve ben okul günleri ruh gibi uyanırdım. Dün başıma gelenleri Elife anlattığımda vereceği tepkilerden korkmam mı gerekiyodu? Kesinlikle. Okulda maraton koşabilirdi.
***
E: Ne dedin sen?
İ: Ulaşla konuştum.
E: Nerden?
İ: Telefondan
E: Şakanın hiç sırası değil biliyomusun İrem?
İ: Böyle bi konuda sana şaka yapıcak kadar mal değilim Elif. Hafta sonu misafir geldi. Oğullarının catering şirketi varmış. Setlere falan yemek götürüyomuş. Yemek yerken telefon çaldı. Körfez'e giden araba yolda mı ne kalmış bişiler olmuş. Bizim Tuna bebeyimiz de bütün ekibe yemek ısmarlamış. Ah yüreğinden öptüğümün evladı. Ordan duydum. Sonra terasta otururken aradı bende konuştum. Hatta numarası da var.
Açıp numarayı gösterdim. Sonra bi kahkaha patlattı. Sonra daha yüksek seslisi. Sonra çığlık. Sonra ayağa kalktı ve kantinde oturan herkesin siparişini aldı ve kantinden herkese istediği şeyi ısmarladı. Eliflerin durumu bizden de iyi o yüzden çok koymadı ona.
E: Ee ben ne zaman konuşucam?
İ: Her dakka arıyamam elif görgüsüz gibi.
E: Ben nolucam?
İ: Görkemle buluşucam akşam. Sende gel. Ben mesajı veririm. Ara falan der belki. Ona göre bakarız.
E: Sen bilirsin.***
Giyinmiş salonda görkemi bekliyodum. Cafe bar gibi bi yere götürücekmiş. Elifi de getiricem dediğimde sorun çıkarmadı neyse ki.
İrem
Elif
***
Görkemin korna sesiyle kapıya çıktık. Güzel olduğumuzu belirten bir kaç iltifattan sonra arabaya bindik.
G: Sizi biriyle tanıştırıcam. Seveceğinizi düşünüyorum.
İ: Hayırdır? Görkem bey sevgili mi yaptı yoksa?
E: Vayy yakışırr
G: 2 dakika da senaryo yazdınız tebrikler. Gidince görürsünüz.***
Bir süre sonra bara geldik. Kapıdayken birini aradı Görkem. Geldin mi falan diye sordu. 3 adım sonra görmicek sanki gelip gelmediğini. Değişik. Kapıdan girdik ve loca gibi bi yere oturduk. Sonra görkemin tekrar telefonu çaldı ve sessiz bir ortama geçti. 2 dakika sonra geri geldi.
G: Üzgünüm kızlar misafirimizin işi çıkmış gelemiyo. Ama bu demek olmuyo ki eve gidicez. Bu gece sizi eğlenmekten öldürmeyi düşünüyorum.
E: Çok ta gaza gelmesek mi ki acaba?
İ: Şair burda ben içince sapıtıyorum. Alkollü eğlenmeyelim demek istiyo.
Evet, elifle bi kaç kere içmeye çıktık ve gecenin sonunda arkadaşı tuvaletlerden topladık. Sürekli kustu çünkü. Ama benim asıl merak ettiğim şey görkemin misafiri. Bi de Tuna bebeyimi getiriyomuş. Ay ne gülerim halime. Ben beni ulaşı görürken görsem şu kızın tipine bak diye dalga geçerim heralde. Ulaşkımı görürsem yüzümün girdiği halleri düşünmek bile istemiyorum. Ha görsem fena olmaz tabi de. Ya da vazgeçtim. Ben Tuna bebeyimin setine gitmek için evden kaçmış kızım be. Rezillikten mi korkucam. Babamla da 1 hafta konuşmamıştık. Daha doğrusu o bana trip atmıştı kaçtım diye. Sınavlarım vardı ve ben ona çalışmak yerine sete gitmek istemiştim. Çünkü 3 sokak arkada ki kafede çekimi vardı. Evden kaçtım diye allah işimi ras getirmedi heralde. Göremedim yavru kedimi. Ne ağlamıştım ama. Annem de pişman olup ağladım sanıp ben seni affettim annecim, ağlama bu kadar diye vicdan yapmıştı. Aileye bak. Hepsi ayrı dramda.Selamss. Ben geldim. Sizi daha fazla bekletmemek adına bölümü hemencicik yazdım ve beğenmedim. Ama vaktim olmadığı için atıverdim yapıcak bişey yok. Ben beğenmedim ama siz beğenmişsinizdir umarım. Oy sınırı okuma sayısına göre az oldu o yüzden bu sefer arttırıyorum.
+50 Vote
+25 Yorum
😘
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayran Sevgili | UlRem
FanfictionÜnlü oyuncu Ulaş Tuna Astepe ve ilk gördüğü günden beri ona hayran olan İrem Helvacıoğlu. Tanıştıkları gün ikisinin de hayatının dönüm noktası olacağını hangisi bilebilirdi ki?