Bölüm-16

2.3K 133 39
                                    

Yeni kapağımız vatana millete hayırlı olsun 🙏

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yeni kapağımız vatana millete hayırlı olsun 🙏

***

İrem ve Ulaş kahvaltı yapıyordu. Çaylarını yudumlarken İrem'in tek derdi bu Cansu olayını nasıl anlatacağıydı. Aslında İrem'i zor duruma sokacak bir olay yoktu ama kilit nokta aileydi. Ve bu İrem'in de hassas noktasıydı.

Derin bir nefes aldı İrem ve söze girdi. "Canım, sana söylemem gereken önemli bir şey var." Ulaş dikkatini anında İrem'e çevirdi.

"Noldu sevgilim? Kötü bir şey mi?" Tuttuğu nefesi geri bıraktı İrem.

"Şimdi şöyle, sen toplantıdayken Cansu geldi." Ulaş tek kaşını havaya kaldırdı ve alaycı bir tavırla "Eee?!" dedi. (Düştüm!)

"Üvey babası onu ailesiyle tehdit ediyormuş. Benden, yani bizden yardım istedi."

"Peki bu olayın bizimle alakasi neymiş? Ne hali varsa görsün, bana ne?" Asıl olay burada patlıyordu işte.

"Bizimle alakası şu, -derin bir nefes aldı yine- eğer bizi ayırmazsa annesini ve kardeşini öldüreceğini söylemiş." Ulaş hızla ayağa kalkıp mutfağı turlamaya başladı.

"Bu adam seni vurmadı mı İrem? Suçlu bu adam. Madem Cansu'yla iletişime geçmiş, ne diye polisi aramamış o da? Belli işte bişeyler çeviriyor. Tertemiz kalbin ona inandı ama o senin tertemiz kalbini kötüye kullanır." Ulaş'ın sesinin yükselmesiyle İrem'de sesini yükseltti. Birbirlerine karşı ilk kez yüksek sesle konuşuyorlardı.

"İşin içinde ailesi var! Neden yalan söylesin ki? Bende ailemle tehdit edilsem bende polise gitmezdim ayrıca! O kız benim her ne kadar 6 yılımı kabusa çevirmiş olsa da ona yardım edicem Ulaş. Sana yardım edelim mi demedim ben. Yardım edicem yanımda olur musun dedim." Ulaş ofladı. Elini saçlarına geçirdi. "Nasıl yapıcaz bunu?"

İrem bunu da düşünmüştü. Ama bu yöntemin Ulaş'ın pek hoşuna gitmeyeceğini biliyordu. Onun da hoşuna gitmiyordu ya zaten.

"Birbirimizden biraz ayrı kalmamız gerekiyor. Onları ayrıldığımıza inandırmak için. Şakacıktan ayrıldığımızı sadece biz bilicez. Kimseye söylemek yok. Ki inandırıcılığımızı yitirmeyelim."

"Oturmuşuz ayrılık antlaşması yapıyoruz. Şaka gibi resmen." diyip ofladı. Bu antlaşmayı Cansu için yapmakta ayrı canını sıkıyordu. "Aileyi nasıl korumayı düşünüyorsun? Bununla ilgili de bir planın var mı?"

İrem başını salladı. "Tabii ki var.." oturduğu yerde dikleşip devam etti. "..Babamın bir arkadaşı vardı. Yasin abi. Yurt dışında polis. Cansunun annesi ve kardeşini bulduk birlikte. Hatta kapılarında sivil polis nöbet tutmaya bile başladı."

Ulaş kadınının tek başına yaptıklarına hayran kalırken, aklına gelen soruyu sormatı ihmal etmedi.

"Madem tüm güvenlik önlemleri alındı, biz niye ayrı kalıyoruz? Bana acı çektirmekten zevk alıyosun sanırım İrem?" İrem gözlerini devirdi.

"Abuk subuk konuşma. Ayrıca sende en az benim kadar onun yakalanmasını istiyorsun. Ailesini koruduk tamam, adam serbest serbest takılsın mı sokaklarda?" Başını salladı.

"Belki niyeti farklı, bizi ayırcak? Takık bana sonuçta."

"Kim takıkmış sana ya?! Oyarım o takanı!" dedi şakayla ortamı yumuşatmak için. Ulaş sakinleşip İrem'e sarıldı.

"Bağırdığım için özür dilerim." dedi fısıltıyla. İrem gülümsedi. "Benim iyiliğimi düşünüyordun. Ayrıca bende özür dilerim."

"He bu arada, ben senden ayrı falan kalmıyorum!"

"Kalma be! Ben de sen ayrı kalmıyorum! Halt etmiş o Cansu'nun babası. Biz birlikte buluruz çaresini!"

"Oy cesaretine kurban senin.."

***

Ulaş market ihtiyaçları için markete gitmişti. Arabasını yolun karşısına park etti ve indi. Koluna bir adam yapıştı.

"Abi, abi allah aşkına kurtar!"

Elimi kedi ısırdı. Şu baş parmağımın tam o eklem yerini. Ancak bu kadar yazabildim çünkü elimi kıvıramıyorum.

Umarım beğenirsiniz 🙏♥️

Hayran Sevgili | UlRemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin