• 2

150K 4.6K 1.8K
                                        


İstifimi bozmadan soru işaretleriyle dolu aklımı sakinleştirmek için ellerimi sıktım. Bir süredir sessizdim. Babamın bağırtılarıyla çıkarıldığım evimden , geldiğim bu lüks eve kadar sessizdim. Eski ayakkabılarımla parlayan zemine dahi basmak istemezdim. Herşey çok kusursuz bu evde.

-"Üzgünüm tatlım bir kaç işim vardı. Seninle yeniden tanışalım mı ? Yeni bir başlangıç yapalım. "

Düğmeli deri gibi gözüken uzun koltukta yanıma oturan kadına baktım. Bana çok şeyle nasıl desem sevgiyle bakıyor.

-"Dosdoğru , yalansız bana anlatın." dedim onun sıcak tebessümünü soğuklukla karşılayıp.

Benim tepkime göre yüzünü daha ciddi hale soktu.

-"Pekala nasıl istersen. O zaman en baştan anlatayım. Biz Osman'la kaçarak evlendik. Benim ailem çok varlıklıydı beni babana vermek istemediler. Ama gözüm kör olduğu için kaçtım evlendik. Nasıl birisi olduğunu da zamanla öğrendim. Ondan dayak yemekten, sarhoş halini çekmekten çok yorulmuştum. En önemlisi aldattı beni kızım.Sen daha iki yaşındayken boşanmak istedim. Boşanmak için öne sürdüğü şart senin onunla kalmandı. O zamanlar baban çalışıyordu ve benim tek kuruşsuz olduğumu mahkemede öne sürerek sana daha iyi bakabileceği düşüncesiyle seni ona verdiler. Ben asla istemedim kızım. Seni onunla bırakırken canımdan can gitti. Ama sandım ki seninle olabilirim sandım. Sırf o yüzden kabul ettim. Beni evin yakınına yaklaştırmadı. Seni dışarı dahi çıkartmıyordu sırf görürüm diye. Yıllarca evi uzaktan izledim. Seni görmek için geldiğimde bile bana sokak ortasında vururdu."

Durdu. Sel sağanak olan yaşlarını sildi. Sonra derin bir nefesle devam etti.

-"En sonunda kendimi toparladım. Güçlendim. Ailem beni affetti. Yeniden zengin olduğumu duyunca kapıma geldi. Senin ihtiyaçların olduğunu söyledi. Gözümü kırpmadan binlerce lira serdim önüne. Sen on iki yaşına geldiğinde yeniden geldim kapıya. Osman beni öğrendiğini ve hayatında istemediğini anlattı. Sadece babanı istiyormuşsun. Yıllarca her soruşumda benden nefret ettiğin yalanları anlattı. İnandım. Aptal gibi inandım ! Meğer sana da yalan söylemiş. Yemin ederim bilseydim daha erken gelirdim. Bugün dayanamadım. Avukatlarla geldim oraya. Kendi isteğinle çıkabilecektin. Biraz zorla oldu ama kurtuldun ondan kızım."

Konuşmasının bittiğini anladığım anda hıçkırıklarımla boynuna sarıldım. Kızamayacak kadar yaralıydım. Eksiktim. Kızmakla vakit kaybetmek istemeden sarıldım sıkı sıkı.

Karşılıklı hem ağlıyor hem sarılıyorduk.

-"Bebek kokulum benim. Hiç değişmemiş kokun annem."

Ağlamaktan helak olduğumda sakinleşmek için geri çekildim.

-"O adamdan nefret ediyorum." dedim boğuk sesimle.

Saçlarımı okşayıp göğsüne çekti.
-"Bende bebeğim. Sana doya doya sarılacağım anı o kadar hayal etmiştim ki anlatamam. Hatta az önceye kadar bana kızıp gideceğini düşündüm."

Başımı iki yana salladım.
-"Beni bıraktığın için kızgınım ama sana ihtiyacım var."

-"Ah meleğim benim."

~

Gece yarısına dek o koltuktan sadece yemek için kalkmış sonra geri oturmuştuk. Habersiz geçen yıllarımızı bir o bir ben anlattım. Benim annem var artık !! Öldüğünü sandığım annem karşımda !! İsmi de Tamay'dı. Daha önce babama her ne kadar sorsam da bana söylememişti.

-"Odanı hazırlamışlar gel beraber çıkalım !" Neşeyle gülümseyip elimi tuttu ve kaldırdı.

Az önce ağlamış olmanın verdiği hisle göz altlarımı silip onun peşinden yukarı çıktım. Devasa büyük bir evdi. Hayatımda hiç görmediğim kadar.

EFSUNLU AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin