8. Bölüm - When all you had was nothing, when all we did was laugh.

7.3K 590 74
                                    

Chanyeol'ün gıcık olduğu o doktor ve asistanları, aniden ortaya çıkan sinir krizleri için bir araştırma yapmaya karar vermişti. Dev, buna çok sinir olmuştu. O deli değildi. O sorunlu değildi. Ve bu testlerin yapılmasını istemiyordu.

Ama bir yandan mutluydu çünkü hastaneden çıkana dek Baekhyun'un yanınla bulunabilecek ve onu görebilecekti. Her ne kadar inandırıcı gelmese de belki amacına ulaşır ve hafızasını hatırlamasını sağlayabilirdi.

Kafasını dayadığı yumuşak yastığı elleriyle sıktı Chanyeol. Baekhyun'u görmek istiyordu. Onu kucaklamak ve vücudunu okşamak istiyordu.

Belki koridorun sonundaki geniş odaya gidip onu ziyaret edebilirdi. Ama doktorlara yakalanmaması gerekiyordu, eğer yakalanırsa... Önceki gibi kolay kurtulamayabilirdi.

Yattığı yerden yavaşça kalktı. Yarım saat sonra hemşireler kan almaya geleceklerdi, bu yüzden çok hızlı olması gerekiyordu. Odanın ortasına doğru yürüdükten sonra üstündeki kıyafetlere baktı. Su yeşili bir hastane önlüğü vardı ve bu daha da soğuk hissetmesini sağlıyordu. Kapının yanındaki askından kapüşonlu ceketini aldıktan sonra giydi ve kimseye görünememek için kafasına taktı.

Kafasını yavaşça kapıdan çıkardığında koridorun bomboş olduğunu gördü. Bu saatler tam öğle yemeği saatleriydi, Chanyeol'den kan alacakları için onu yemekhaneye götürmemişlerdi.

Chanyeol odadan yavaşça çıktı ve koridorda yürümeye başladı, Baekhyun'un odasının yerini adı gibi iyi biliyordu. Ve birkaç adım sonra kendisininki gibi şeffaf olmayan odanın karşısındaydı.

Kapıyı yavaşça açmadan önce derin bir nefes aldı ve kesik kesik bıraktı. Sevgilisini ürkütmek istemiyordu.

Durdu.

Sevgili mi?

Onlar sevgili miydiler ki?

Baekhyun her şeyi unutmuştu ve bu Chanyeol'ün canını yakıyordu.

Fazla oyalanmadan kapıyı açtı ve içeri girdi. Oda çok karanlıktı ve içeride hiç kimse yoktu. Chanyeol çikolata kahvesi gözlerini yavaşça odada gezdirdi ve yatağın üstüne kıvrılmış karaltıyı gördü. Bilinçsizce dudaklarına yayılan gülümsemeyi hissettiğinde gözlerini kapadı Chanyeol. Bu sapıklığa girer miydi acaba? Çünkü Baekhyun onu hatırlamıyordu ve-

Birden iç seslerini durdurdu ve kapıyı kapadı. İçerisi karanlık olsa da Baekhyun'u ve uyuma tarzını görebiliyordu. Anne karnındaki bir fetüs gibi kıvrılmıştı ve o kadar çok sevimliydi ki.

Chanyeol titreyen parmaklarıyla ona yaklaştı. Titreyen tek şey elleri değildi. Vücudunun her yeri, ona dokunma arzusuyla çalkalanıyordu. Baekhyun'un yüzü şansına ona doğru dönüktü ve uyuyordu.

Chanyeol eğildi ve dizlerinin üstünde durdu. Aşık olduğu o muhteşem yüz tam karşısında en savunmasız haliyle ona doğru dönüktü.

Kahverengi saçlı çocuk acıklı bakışlarla inceledi güzel yüzü, derin bir uykuya dalmıştı ve o kadar harikaydı ki. Chanyeol birden geri çekildi, onu ürkütebilirdi ve bu onun Baekhyun'da kötü bir yer edinmesini sağlayabilirdi. Ancak... Bu güzel ve yumuşak tene dokunmadan durmak ona imkansız geliyordu.

Korkuyla elini kaldırdı ve güzel yüzün alnına dökülmüş olan saçlara doğru ilerledi. İçinde damla damla biriken dokunma arzusu gittikçe artıyordu ve sonunda, yumuşak parmaklar ince tellere değdi.

''Baekhyun...''diye mırıldandı Chanyeol, sonunda onu parmakları arasında hissedebiliyordu, teninin sıcaklığı ellerindeydi, ''Tanrım...''

İnce ve uzun parmakları özgür bir biçimde kumral saçlarda dolaşıyordu. ''Saçlarını özledim...''diye fısıldadı kısık bir sesle, ardından pembe ve dolgun dudaklarıyla onlara bir öpücük kondurdu. Gözleriyse çoktan sulanmıştı.

Baekhyun hiçbir tepki göstermedi, mışıl mışıl uyuyordu.

Her zaman ince tellerden buram buram yayılmaya devam eden o tatlı koku kaybolmamıştı, Chanyeol bu güzel seziyi doyarak içine çekti.

Kafasını kaldırdıktan sonra ince ve güzel dudaklara doğru eğildi, parmak uçlarıyla kenarlarını yavaşça okşadı. ''Dudaklarını özledim...''diye fısıldadı ağzına doğru. Nefesi muhteşem dudaklara çarpmıştı.

Burnunu yavaşça ensesine yaklaştırdı ve açık tene sürttü. ''Kokunu özledim Baekhyun...'' Kafasını kaldırdı ve gözlerine dikkatle baktı, ''Bana seni seviyorum demeni özledim...''

Baekhyun bunların hiçbirini duymamıştı. O kadar derin bir uykuyla uyuyordu ki.

Chanyeol sulanmış gözleriyle bir kez daha ona baktı, ardından elini kaldırıp Baekhyun'un yanaklarının üstünü okşadı. ''Seni öpmeyi özledim Baekhyun...''diye fısıldadı son bir kez.

Onu öpmek istiyordu. Yalnızca bir kez. Onu kendisinden nefret ettirme korkusu büyüktü ama içindeki arzu bundan daha fazlaydı. Uzun zamandır hissetmediği bu güzel dudakları hissetmek. Bu onun hakkı değil miydi?

Beyni tamamen durmuşken kendini uyuyan Baekhyun'a yaklaştırdı ve ıslak dudaklarını onunkilere bastırdı. Sıcak... Ve tatlı. Ayrıca da onunkilere tıpkı elmanın diğer bir yarısıymış gibi uyuyordular.

Chanyeol kendini uyuyan çocuğa sıkıca bastırdı ve dudaklarını daha fazla hissetmek için elinden geleni yaptı. Azıcık daha zorlarsa dilini içeri sokabilirdi aslında.

''Ihm...''diye bir ses çıkardı farkında olmadan. Baekhyun'un alt dudağını ağzının içine alıp emdi hafifçe, karşılık alamasa da sıcaklığıyla ısınmaya başlamıştı.

Chanyeol sevgilisine resmen sapıklık yapıyordu. Kendini daha da fazla bastırdı ve öpücüğü sertleştirdi. Baekhyun'u kendinden daha iyi tanıyordu. Çok sert hareketler yapsa bile uyanmayacaktı.

En sonunda dudaklarını içeri itmeye karar verdi ve şimdi Baekhyun'un tadını tekrardan hissedebiliyordu.

Dilini geri çekip ufak dudakların üstündeki küçücük bene bir öpücük kondurduğunda Baekhyun derin bir nefes alıp bıraktı. Chanyeol onun hala uyuduğunu görmüştü. Derin ve kusursuz.

Elini kaldırıp yumuşak yanakları bir kez daha okşadı. Dudaklarını yaklaştırıp kulağına,

''Baekhyun...''diye fısıldadı kısık bir sesle, ''Seni çok özledim...''

Burnunu hafifçe kulağının arkasına sürttü ve, ''Seni her şeyinle özledim,''diye fısıldadı tekrardan.

Bir süre sonra oturduğu yerden ayağa kalktı. Bu kadarı onun için yeterliydi, hatta fazla bile gelmişti. Uyuyan Baekhyun'u yatakta bırakıp kapıya doğru yürüdü ve tekrar arkasına dönüp baktıktan sonra odadan çıktı.

*

#lovewillrememberfacts Bu fic, Selena Gomez'in Love Will Remember isimli şarkısından ilham alınarak yazılmıştır :')

Love Will RememberHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin