Kahvaltıdan sonra onlara kalacak yeni bir yer bulmam gerektiğini ve beni merak etmemelerini söyledim. Çocuk değildim sonuçta. Bu akşam tekrar buluşacaktık zaten. Gönülsüz bir şekilde beni uğurladılar.
............................................................
Elimde bavulumla bir taksiye atlayıp “Gölbaşı.” dedim. Neden bilmiyorum ama otuzlu yaşlarındaki taksiciyle muhabbet etme isteği duydum içimde. İstediğim yere gelince adamın neredeyse tüm hayatını biliyordum.
..........................................................
Geldiğim adres daha bu sabah aklıma gelmişti. Cebimden anahtarlığımı çıkartıp elimdeki anahtar destesine baktım. İçlerinden sararmaya yüz tutmuş olanı ayırıp mor renkteki apartmana doğru ilerledim. İçeri girerek bir alt kata indim. Kapısında elektro gitar stickerı olan daireye girerek üniversite yıllarıma geri döndüm.
Bu ev Onur’la tuttuğumuz ilk evdi. Ailelerimizin yardımıyla satın almıştık. İçini kendi çabalarımızla doldurduğumuzdan birkaç eksiğimiz vardı ama sorun etmemiştik. Zaman içinde resmen bir eve dönüşmüştü. Kenarda köşede duran çöpler ve evi etkisi altına almış kokuyu saymazsak..
Bavulumu kapının yanına bırakarak montumu çıkarım. Kazağımın kollarını sıvayarak içeriden bir çöp poşeti buldum. Sağlam olmasını umarak etrafı toparlamaya koyuldum. İki odalı bir ev olduğu için temizlenmesinin zor olacağını düşünmemiştim ama durum hiçte umduğum gibi olmadı.
Özenle yapılmış bir temizlikten sonra saatime baktım. Saat 6’ya geliyordu ve hazırlanmam gerekti. Bavulumu açarak içindekileri kanepeye yaydım. Siyah kot pantolonumu, siyah boğazlı kazağımı ve siyah kadife ceketimi gözüme kestirdim. Kenarı kırık olan aynanın karşısına geçerek omuzlarımın altına kadar gelen uzun siyah saçlarımla oynamaya başladım. Toplamalı mıydım yoksa açık mı kalmalıydı? Kendimi bir an bir kadın gibi hissedip yeniden saatime baktım. Neyse ki hazırlanmam o kadar uzun sürmüyordu.
Saçlarımı olduğu gibi bırakarak bavulumdan içinde tıraş malzemelerimin, parfümlerimin, diş fırçamın ve diş macununun olduğu poşeti çıkartarak tekrar aynanın karşısına geçtim. Tıraş köpüğünü yüzüme yaydıktan sonra kirli sakalımı kestim. Uzun keçi sakalıma hiç dokunmadan yüzümü yıkayarak dişlerimi fırçalamaya koyuldum. Odaya geri dönerek üstümü değiştirdim. Parfümümü üstüme boca ettikten sonra yeniden aynanın karşısına geçtim. Kendi kendime gülümseyerek göz kırptım. Ah, ukalalığım yeniden üstümdeydi!
...........................................................
Kapıyı kilitleyip evden çıktığımda yediye daha yarım saat vardı. Bir taksi çağırıp toplanacağımız yerin adresini vererek dışarıyı izlemeye koyuldum.
