*Faded-Alan Walker
**Closer - Boyce Avenue ft. Sarah Hyland Cover
Merdivenleri tırmanıp hole çıktığımızda etrafta kimse görünmüyordu. Girişte hiçbir hareket yoktu ve koridorun diğer ucundaki salondan da ses gelmiyordu. Şaşkınlıkla birbirimize baktık. Herkes neredeydi?
Koridorun diğer tarafına, mutfak yönüne dönünce bu sessiz soru kendiliğinden cevaplanmış oldu. Teyzemin bir kulağını mutfağın kapısına yapıştırdıklarına göre eniştem içerde Çınar'ı sorguluyordu muhtemelen. Teyzem de her zamanki gibi merakına yenik düşmüş, soluğu kapının önünde almıştı.
İkisine şöyle bir bakış attığımda kaşlarım istemsizce yükseldi.
Düzeltme: Teyzem soluğu kapının önünde almakla kalmamış, soluk alıp vermesi buna bağlıymış gibi kapıya sarılmıştı.
Eniştemin sevimli, küçük huylarından biri de Balım'ı dışarı çıkaracak kişileri önce mutfakta sorgulamaktı. Kapıyı mutlaka o açar, talihsiz genci babacan bir ifadeyle karşılar ve başına geleceklerden bihaber zavallıyı mutfağa götürüp kapıyı kapatırdı. Sonrası malum; içerde sorgu, dışarıda acar bir magazin muhabiri gibi bekleyen teyzem. Bir aile klasiği anlayacağınız.
"Kaç dakika önce girdiler mutfağa?" diye sordu Balım fısıltıyla.
İkisi birden 'şişşt' deyince neye uğradığını şaşıran kuzenim ağzını birkaç kez açıp kapattı. Durum endişe verici olmasaydı, onun balığı andıran bu ifadesine kahkahalarla gülerdim.
"Ne zamandır içerdeler?" diye şansımı denedim ben de.
Teyzemin yanıtı değişmedi. "Şişştt!"
Mutfaktan gelen seslerin giderek yaklaştığını duyunca hepimiz birkaç adım geriledik ve teyzem sizi-dinlemiyorum-deminden-beri-Berra-ile-konuşuyoruz-biz dercesine kararlı bir biçimde benimle tek taraflı bir sohbete koyuldu.
Eniştem kapıyı açıp bizimle yüz yüze geldiğinde ne yaptığımızı çok iyi biliyormuş gibi bıyık altından güldü. "Hayırdır, neden burada sohbet ediyorsunuz? Ayakta kalmışsınız böyle. Salona geçseydiniz ya."
"Aa biz hep burada sohbet ederiz ya canım," dedi teyzem hemen. Ardından eniştem şaka yapmış gibi gülerek ekledi: "İlahi yani."
Tabii, mutfak kapısı önü sohbeti bizde adettendir.
Neyse ki Çınar ortaya çıkmak için tam da o anı seçti de eniştem daha fazla üsteleyemedi. Küçük topluluğumuza katılmak için öne doğru adım atarken Çınar oldukça ölçülü ve saygılıydı. Ancak Balım'ı gördüğü anda yüzünde yeni ifadeler belirmeye başladı. Beğeni. Etkilenme. Hayranlık.
"Çok güzel görünüyorsun Balım."
"Teşekkürler."
Çınar dünya üzerindeki en muhteşem varlık olduğunu düşünüyormuş gibi ona bakarken, kuzenim de çocuğun üzerinde oluşturduğu etkiden hayli memnun biçimde gülümsedi. Bu tatlı dakikalar eniştemin yüksek sesle boğazını temizlemesi ile son buldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güzel Ruh
HumorBerra'ya göre güzellik hiç de öyle göreceli bir kavram falan değildi. Herkesin güzel bulduğu insanlar vardı. Örneğin; kuzeni Balım. Aynı zamanda herkesin çirkin olduğu konusunda hemfikir olduğu insanlar da vardı. Örneğin; kendisi. Hayatı boyunca ze...