Multimedia Agra beyimiz ♡
Beni öpücek! Amaa, pardon ya. Beni erimiş kaldırım kaşarı Miray sanıyor galiba.
Düşüncelerimden sıyrılıp salak meteoru iterek kendimden uzaklaştırdım. Afallamıştı. Bana "ne oluyor ya?" dercesine bakıyordu.
"Sınıftayız, daha çıkmıyoruz bile ve sen beni öpmeye çalışıyorsun." sınıfta sömürdüğü kızları hatırlayınca bunun normal bişi olduğunu farkettim. Ama dediğim gibi ben o kızlardan değilim.
Ciddileşti. Boğazını temizledi "evet haklısın bunu yapmamam gerekirdi, Yapamamda." O ne demek be.
"Neden?" diye merak ve hüzün birleşimi bir ses tonuyla sorunca önce söyliycek gibi oldu sonra boşver diyerek geçiştirdi.
Tam ona çemkirmeye başlıycakken Beton Meto sınıfa girdi "kesin gevezeliği!" diye böğürdükten sonra öğretmen koltuğuna oturdu. Bu bizim matamatik öğretmenimiz Metin hoca. Anlaşıldığı üzre çok sert bir hoca olduğundan lakabı Beton Meto.
Hocanın görmemesini dileyerek Agra'ya fısıldadım "öğlen benimlesin, kaçışın yok."
Derin bir nefes alıp verdikten sonra omuz silkmekle yetindi. Okulun başından beri peşindeyim be iki dakika ayır sende bana aa.
İki boğucu matematik dersi ve Agra suskunluğundan sonra tenefüste Agra yine yanımdan sessizce ayrılıp gitmişti. Miray'ın bana doğru geldiğini gördüm. Delici bakışları yüzümde geziniyordu. Bende ona hemen ölümcül olduğunu düşündüğüm bakışlarımdan birini attım. Ah yine iletişimimiz mükemmel. "Ne o yoksa tatlı sevgilinle küstünüz mü?"
Alay içeren sesi sinirimi bozmuştu. Sırtımı dikleştirdim ve "daha sevgilim değil." diye düz bir sesle karşılık verdim.
"Ah yazık." Bunu yüzünü buruşturarak söylemişti. "O zaman ondan uzak dur tatlım çünkü o benim olucak." Sesi sertleşmiş yüzü mimiksizdi.
"Daha" kelimesine baskı yaparak sözümü tekrarladım. "Çok beklersin tatlım" diye ekledim ve piç smile çektim. "İkile!" diye emir verdim.
Yine "o benim olucak" dedikten sonra arkasını döndüğünde kıvırtan götüne "yaw he hee" yi bastım.
Hemen sonra Agra'nın kapıya yaslanmış yüksek derecede ego içeren bir gülüşle bizi izlediğini farkettim.Miray gidince yanıma geldi. "Ne konuştunuz benim hakkımda?" Bak sen şuna.
"Rüyanda dinlersin canım."
"Rüya'm zaten yanımda ama sözleri duyamadım."
"Çokmu merak ettin?" alayla söylemiştim.
"Evet bebeğim."
"Cevap veriyorum: Egosu tavanla sevişen bir yakışıklı hakkında konuştuk."
"Ama o egom seninle sevişmemi söylüyor." Pislik. İşte kapak olduğum an.
Sinirlenmiştim. Burnumdan soluyordum. "O pislik egon neden öpmemeni söylerken sevişmeni söylüyor beyfendi?" Şimdi de onun kapak olmasının gururuyla kaşlarımı kaldırdım. Bir cevap bekliyordum.
Böylesini beklemiyordu. Bişi söylemeden yerine yerleşti.
* * * *
Sonunda öğle yemeği vakti. Hiç aç değildim. Annem sağolsun sabah tıka basa doyurmuştu. Agra'yı kaybetmemek için koluna girdim. Sigara içmek amacıyla gidilen arkadaki gizli mekana çekiştirerek anca getirebilmiştim yakışıklı beyimizi. Şükürler olsun herkes yemekte olduğundan dolayı kimse yoktu. Kolunu sert bir şekilde çekip benden kurtuldu.
"Anlat." diye emir verdim.
"Benimle böyle konuşamassın güzelim!" Bunu söylerken dişlerini ve yumruğunu sıkıyordu. Korktum vallahi.
"Agra anlatırmısın lütfen."
"Neyi anlatmamı istiyosun." Aaa ama .
"Beni neden öpmemen gerektiğini." Ne öpüşme meraklısı duruyorum şu an varyaa.
"Beni öpmeye bu kadar meraklı olduğunu bilmiyordum." dedi sırıtarak. Beni sinir etmese karşımda çatlar ölürdü kesin.
"Ya Agra, meraklı değilim tamam mı? Ben sadece neden gerektiğini merak ediyorum." dedim masumca.
"Senin de bildiğin gibi arkadaşlarıma saygı duyan birisiyim."
Arkadaşları için Beton Meto'yu bile döverdi. Ki bir keresinde şahit olmuştum sırf arkadaşını azarlıyor diye adamın üzerine yürümüştü. Sevgili keltoş müdürcüğümüz araya girmeseydi dövmesi muhtemeldi. O bodur şişkoyu dövmesini bende isterim açıkçası. Her yıl bırakıyor beni ya. "Evet biliyorum. Bunun konumuzla ne alakası var peki?"
"Şıllık olmada kesmeden dinle." Oflayarak karşılık verdim.
"Bak, senden hoşlanan bir arkadaşım var.Onun sana aşık olduğunu biliyorken seni nasıl öperim Rüya?" Oha yani, ben Agra gibi bir odunun bunu takacağını hiç düşünmezdim. Ne duygusalmışta haberimiz yokmuşş.
Şaşkınlığımı gizlemeye çalışıyordum. "Kim o söylermisin lütfen."
"Adı Sarp Samir. Aynı yaştayız 11-B de okuyor." Bi tc numarasını vermediği kaldı be. Ne meraklıymış onunla konuşmama.
"Tamam. Peki onu sevmediğimi söylersem beni öpü... yani şey böyle davranmayı kesicekmisin?" Yer nasıl yarılır da içine girilir diye google amacaya sorasım geldi.
Sinsice gülerek " evet seni öpücem " dediğinde utancımı saymazsak rahatlamıştım.
Sarp'la konuştuktan sonra Agra'yla çıkıcaktım ve Miray sürtüğü avucunu yalıycaktı.
11-B sınıfına girip "Sarp kim?" diye sordum.
Beni görünce heyecanlanan çocuğa baktım. "Benim."diye atladı hemen. Aslında yakışıklı çocuk da yahu. Ama tabiki benim aklım ve kalbim Agra'ya ait.
"Sanırım benden hoşlanıyormuşsun." diye direk olaya giriş yaptım. Bu iş hemen bitsin istiyordum.
"Senden kim hoşlanmıyorki?" dedi sırasına iyice yayılırken. "Sana bunu kim söyledi peki?"
Ukala tavrı hiç hoşuma gitmedi. "Onu boşverde bu hoşlanma işinden vazgeç bence sen. Bu iş olmaz . Özelliklede tanımadığım birisiyle. Tamam mı canım?"
Başını hafif sağa yatırıp sola doğru salladı. Kalkıp sınıftan çıktım.
Açıkçası biraz arka tarafım havalanmıştı.
![](https://img.wattpad.com/cover/21252532-288-k25890.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Belalı Sevgilim
Ficção AdolescenteHer insanın hayalleri vardır. Okul... İş... Aile... Para.... Amaa, bazıları duygusallık ister. Sevilmek, değerli hissetmek ister. Bazıları, aşk ister...