Joe Jonas'ın "See No More" şarkısı ile dinlerseniz, daha anlamlı olur, öneriyorum.
"A-a-anlamadım."
"Çok normal anlamaman."
"Okula babanın işi için gelmiştin, dimi?"
"Kızlar yalan söylemek zorundaydım.Carter'ın sevgilisi var sandım.Üstüme gelmeye başladığınız zaman, sevgilisi olduğunu düşünmeden edemedim."
"Bir daha aramızda sır olmasın, tatlım.Anlaştık sanıyorum?"
"Anlaştık." dedi, gülümseyerek.
***
Matt'in ağzından
Çocuklar bizdeydi.Bizde video oyunları oynayıp film izliyorduk.Kızlar olmadan geçirdiğimiz ilk gece desek, yalan olmaz aslında.Yani kötü anlamda söylemiyorum.Onun yokluğunu bile hissetmeye başladım.Sadece 5 saat oldu ve özlemimden gebereceğim sanırım.Çocukların yanında fark ettirmemeye çalışıyorum ama, sadece çalışıyorum işte.
Nash, "Jenga oynamaya ne dersiniz?" dedi.
"Twister'a ne dersin?" dedim, gülerek.
"En son oynadığımızda bacağını burkmuştun, hatırlatmak istemem ama." dedi, Carter ve hepimiz güldük.
"Bu sefer hata olmayacak, umarım.Hadi twister çarkını ve halısını getirin." dedim.
Taylor ve Aaron yukarı çıktı ve çok geçmeden, çark ve halıyı getirdiler.
"Ben çarkı çeviriyorum!" dedi, Cameron.
"Yani, 'Size kıçımla güleceğim, ezikler.' diyorsun, Cam." dedim ve güldüm.
"Kes sesini Matt! Başlıyorum." dedi ve çarkı çevirdi.
"Gilinsky, sol ayak kırmızıya!"
"Matt, sağ el maviye!"
"Shawn, sağ ayak kırmızıya!"
***
Oyun iyice komik olmaya başlamıştı.Saat gece 3'e geliyordu.Ayrıca oyunun eğlenceli olmasının sebebi, kesinlikle benim çarkı çevirmem.
Telefonumun çaldığını fark edince bağırarak, "Sidney beni merak etmiştir.Bekleyin hemen geliyorum." diyerek, koşa koşa telefonumun yanına koştum.
Telefonuma bakınca kendi kendime, "Ben Sidney'i ne zaman, 'Gizli numara' diye kaydettim?" diye aptal bir soru sordum.Telefon ısrarla çalınca açtım.
"Alo?"
"Matthew Lee Espinosa mı?"
"Evet, o benim."
"Ben de Bob, tanıyorsundur."
"Komik değilsin, dostum.Bob öleli 1 hafta oldu."
"İnanmıyorsun yani?"
"Doğru bildin."
"Yarım saat sonra okulun bahçesinde ol, kaybeden."
***
Çocuklara, "Sidney evde tek kalmış ve kabus görmüş.Beni çağırıyor." diyerek aceleyle çıktım ve arabaya bindim.
Bu çocuk ölmemiş miydi? Kendi gözümle görmüştüm.Morg'daki soğuk, ama bir o kadar da saf yüzünü.
Ama saf değildi, kesinlikle saf değildi.Ölürken bile kötüydü, yaşıyor hala kötü.
Okula vardığımda direk okulun otopark'ına park edip, bahçeye ilerledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Catch Me
Fanfiction"Hayat her zaman yalanlara inanmaktır.Bu yalanlar'ı hiç güvenmediği biri söylese bile inanır."