treinta y seis

1.2K 78 33
                                    

Beklentilerimizi dusuruyoruz.
_______________________________________

Yeliz'den

"Nere gidiyon sen be?" diyip biraz koşarak yetiştim.

Öyle konuşup konuşup gidemezdi.

Bu sahnenin farz olan hareketini, yani kolundan tutma işini yapmıştım. Ama tabii o benden daha güçlü olduğundan kolunu kurtardı.

Pes etmedim, yine yapıştım koluna.

"Beni dinleyeceksin mal herif."

Başını bana çevirdi. Gözleri daha kırmızıydı sanki.

Etrafa göz gezdirdi. Kolunu yine de kurtarıp "Tamam, söyle." dedi.

"Eğlendim-" Yine gidecek gibi olduğunda hızlı hızlı konuştum. "Öyle zannettiğin gibi değil. Tamam, yine senin aşkınla dalga geçmiş gibi oluyor ama-"

Ellerini omuzlarıma koyup "Zorlama, Yeliz." dedi. Ne zorlicam be salak!

"Zorladığım falan yok. Anlatınca kulağa kötü gelebilir ama niyetim kötü değil diye açıklama geçiyorum önce."

"Boş ver, Yeliz. Ne sen yorul ne de ben üzüleyim." diyip hareketlenince cinlerim tepeme çıkıp horon tepmeye başladılar.

Hemen yetişip bacağına tekme attım ve yere düştü. Çünkü durdurmam gerekiyordu.

Başı hızla bana döndü ve kaşları çatıldı. "N'apıyorsun sen, Yeliz? Aklını mı kaçırdın?"

"Sen de kurtlu gibi, iki dakika yerinde durmuyorsun."

"Durmam için tekme atman çok orijinal."

"Ben havalı bir şekilde senin kolundan tuttum. Kaçan yine sen oldun."

"Neyse, ne söyleyeceksen söyle."

“Tamam, kalk.” diyerek elimi uzattım.

Elinden tuttuğumda göz göze geldik. Sanki o filmlerdeki renkli elektrik kaçağı sahnesi can bulmuş gibiydi. Gözlerimiz arasından mor, pembe ve birkaç renk ışıklar geldi, gitti.

Kendime doğru çektiğimde ayağa kalkıp bacağını ovaladı.

Az ileride bank vardı. Orayı gösterdim. “Otur şuraya ve ikinci bir emre kadar da kalkma, tepemin tasını attırma.”

Homurdanarak oturdu.

“Sana daha önce de dedim, seninle mesajlaşmaktan hoşlanıyorum. Beni eğlendiriyorsun, mutlu ediyorsun.”

“İnsanoğlu ilgi görmekten hoşlanır. Başka biri de olsa sonuç aynı olurdu.”

Göz devirdim.

Ya bu çocuk aptal!

“Ya oğlum, Allah rızası için kapa şu çeneni be! Konuştur bi' beni!”

“Sadece senin anladığın duygularını-” Daha fazla saçmalamasına ve diyeceklerimi unutmama müsaade etmemek için elimle ağzını kapadım. Hatta geri kaçıp da kurtulmasın diye diğer elimi de kafasının arkasına koydum.

Bir dk

O, az önce bana aptal mı dedi?

“Sen bana aptal mı dedin?”

Başını iki yana salladı.

E canı için mecburen öyle diyecek. “Doğruyu söyle, dövmicem.” Ensesindeki elimin işaret ve orta parmağını çaprazladım.

Yine başını salladı.

Hadi yedim say.

Kolum ağrıdığı için biraz daha yaklaştım.

Erkek Fatma | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin