10. Bölüm

166 31 0
                                    

Deliksiz bir uykunun ardından çişim geldiği için uyandım. Tuvalete giderken bir baktım Doğan kahvaltı hazırlıyor. Tuvalete girip çıktıktan sonra elimi yüzümü yıkayıp Doğana yardım ettim. Emre yi uyandırıp hep beraber kahvaltıya oturduk. Kahvaltıyı yaparken ;

Doğan: gençler ben ev buldum bugün bakmaya gideceğim.

Ben: seni kovan mı oldu amına koyayım otur oturduğun yerde.

Emre: oğlum sana ev bul diyen mi oldu.

Doğan: sağolun arkadaşlarda siz iki arkadaş geldiniz ev tuttunuz. Bir süreliğine beni idare ettiniz. Herşey için teşekkür ederim.

Ben: ev falan bakmaya gidilmiyor. O kadar ! Otur oturduğun yerde. Adamın sabah sabah sinirini zıplayan. Üç kişi yaşamaya devam. Hem sen bizden sıkıldın mı ?

Doğan: ne sıkılması manyak mısın? Sizin aranıza girmek istemedim. Emre nin sana karşı hisleri var doğal olarak beni yalnış yargılayabilir.

Emre: saçmalama oğlum. Niye senden kıskanayım. Ayrılmak falan yok otur oturduğun yerde. Hem Arasın  Bana karşı hissi yok olsaydı yaptığın mantıklı derdim. Ama yaptığın mantıklı değil.

Ben: canım sıkılıyor ne yapalım ?

Doğan: bilmem ki ; Emre sence ne yapalım ?

Emre: çocukları çağırıp monopoly oynayalım.

Ben: tamam da çocukları çağırırsak akşam yemeğini bizde yemek zorunda kalırız.

Emre: oda doğru.

Doğan: yaparız birşeyler hep beraber. Onları arayıp söyleyene kadar zaman geçecek , birde gelmeleri var.

Ben: yemek konusunda yardım edersiniz o zaman.

Emre: tamam.

Doğan: anlaştık.

Doğan ile birlikte markete gittik. Emre evde kalıp çocukları aradı. Marketten alış veriş yapıp geldik. Üç kişi mutfağa girip yemek yapmaya başladık. Emre cacık yaptı. Ben fırında patates köfte biber yaptım. Doğan pilav ile çorba yaptı. En son bulaşıkları yıkayıp içeriye geçtik. Emre Doğan kirliniz varsa çıkarın makineye çamaşır atacağım dedim. Bunlar bir kaç parça birşey verdiler. Birinizde çay koysun Allah aşkına deyip banyoya gittim. Çamaşırları attım , makineyi çalıştırıp salona geçtim. Ben birşey demeden bizimkiler salonu topluyorlar. Gözlerim yaşardı diyerek uğraştım onlarla. Bir işin ucundanda ben tuttum. Götümüzü yere koyduk zil çaldı. Hep beraber toplanıp gelmişler. Ellerinde bir kaç parça eşya. Oğlum evde aç mı kalıyorsunuz bunlar ne diyerek ellerindekini aldım mutfağa bıraktım. Içeriye geçip önce sohbet muhabbet derken oyun oynayalım muhabbetine döndü. Hep beraber monopoly oynamaya başladık. Onun evi bunun oteli derken gırgır şamata sohbet eğlence saat ilerlemiş. Oyundan elenen Emre ile ben onlar oynarken sofrayı hazırladık. Oyunu Mehmet kazandı. Yemekleri ısıtıp sofraya getirdik. Yemeğimizi yedikten sonra sofrayı topladık. Iki arkadaş bulaşıkların başına geçti , iki üç kişi oyunları topladı ve diğerleri ise odayı topladı. Mehmet kahveleri ben yaparım diyerek mutfağa girdi. Mehmet in kahvesini içtikten sonra bulaşıkları ben hallettim. Hep beraber toplanıp antrenmandan yarım saat önce salona gittik. Soyunup giyinip salona çıktık. Önce ısınma hareketlerini tamamlayıp dün hocanın söylediği şekilde ayrılıp çalışmaya başladık. Hoca salona gelmiş hiçbirimiz farkında değiliz. Biz çalışmaya devam ettik.

Hoca: toplam ! Aferim size herşeyi ne kadar güzel uyguluyorsunuz. Bu şekilde devam. Hadi o zaman biraz taktik çalışalım.

Hep beraber karşıdan hücum geldiğinde blok konumu , dublaj konumu , savunma konumu hepsini çalıştık. Hemen hücum ederken çeşitli varyasyonları yapmaya çalıştık. Hocamız önce kendisi kaba taslak gösterdi. Şu savunmayı oturtalım işimiz sürekli bu olacak dedi. Üç antremanda savunma işini çözelim beyler diyerek ekledi. Nihayet antreman bitti. Soyun giyin eve geldim ve direk kendimi banyoya attım. Eyvah ! Ben makinadaki kıyafetleri çıkarmayı unutmuşum. Hemen seleye koyup Doğanı çağırdım. Ondan rica ettim çamaşırları astı. Bende banyoya girip üzerimdekiler ve antreman eşyalarımı banyoya attım. Banyodan çıkıp bizim çocuklara antreman kıyafetlerinizi getirin makinaya çamaşır atacağım. Bizimkiler getirdiler antreman kıyafetlerini , makinayı çalıştırıp salona geçip televizyon açtım güzel bir yabancı flim vardı. Doğan ile Emre online bir oyun oynuyorlardı. Mutfağa gidip yemek kalıp kalmadığına baktım. Salona geçip bizimkilere aç  mısınız ? Diye sordum. Yaparsan yerim muhabbeti yapınca orta boy üç pizza söyledim. Reklam bitti flim başladı. Ben flimi izlerken kapı çaldı. Cüzdanımı alıp kapıyı açtım. Siparişleri alıp ücretini ödeyip salona geçtim. Emre ye ve Doğana pizza ve kolalarını verdim ve ben flimime döndüm. Çok heyecanlı ilerliyordu. Birbirinin arkasından çevrilen dönme dolaplar , kocasını en yakın arkadaşları ile aldatan kadınlar , karısını travestilerle aldatan beyler .. Saçma karmaşık yapıda bir filmdi fakat sürükleyiciydi. Gözlerimi fal taşı gibi açıp ekrana kilitlendim. Ben nasıl ne şekilde o pizzayı yiyip hangi ara o kolayı içtim bilmiyorum. Emreden oyun bitiminde biraz çekirdek koyuverir misin diye ricada bulundum tamam demişti. Hangi ara o çekirdek geldi de ben yemeye başladım. Biranda Doğan kurt adam mı oldu ? Yoksa Emre ile sevgilimi oldular ? Ne ikisi birbirini mi aldatıyor ? Ne oluyor be! Allahtan reklam girdi , yoksa bildiğin gözüm dönmüştü. Reklam arası odadan sigara ile çakmağı getirdim. Tuhaf bir şekilde flimi bekliyorum ne olacak diye. Sigaramı yaktım , üç beş duman çekmemle filmin başlaması bir oldu. Flim o kadar sardı ki ben pür dikkat onu izliyorum sigara üzerine sigara yakıyorum. Film bitti ama bende bittim. Sersem tavuk gibi bir süre kendime gelemedim. Kafayı bir kaldırdım salon duman altı. Hemen camı pencereyi açıp iyice havalanmasını sağladım. Salonu toplayıp eşyaları mutfağa koyup bir kitap okumaya başladım. Adı sadı duyulmamış bir yazarın kitabıydı. Gay'et Beyfendi isimli bu kitap iki erkek arkadaş arasında kalmış bir eşcinsel çocuğun hayat öyküsünü anlatıyor. Bana çok benzediği için okumaya başladım. Ilk otuz sayfayı okudum ve kitabı kenara koydum. Bir sigara yakıp düşünmeye başladım. Ya evet gerçekten böyle şeylerde var. Benim yaşadıklarım zor ama çok daha zor hayat ve hikayeler var diyerek kendi kendime konuştum. Sigaram bitti hemen kitabı elime alıp sabaha kadar kitabı bitirmeyi hedefledim. Okudukça okudum. Arada sigara molası nescafe falan derken kitabı bitirdim. Ve kitap kütüphaneme koydum. Kitapta okuduğum hikayeyi hayal ederek vurdum kafayı yattım.

Gay'et BeyfendiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin