🌈25

3.8K 329 259
                                    

Anka

Aptaldım. Ben aptalın önde gideniydim.

Oflayarak ekrana bakmaya devam ettim.

"Sen ne durup durup ofluyorsun?"dedi Mete. Yanımda artık o oturuyordu, klasik, hocanın yer düzenlemesinin kurbanıydı.

"Yazmıyor ya,"diye sızlandım.

Tahtaya bakmaya devam etti.

Aptallığına bir puan daha Anka! Mete senin anonimle ilişkini umursayacaktı, değil mi?

"Ne yazdın en son?"

"Şe-Şey..."

"Ver bakayım telefonu,"deyip aldı elimden.

"Ama okumak için izin bile istemedin,"diye sızlandım.

"Birileri Wattpad'e düşmüş,"dedi gülerek.

Utanarak kitabımla okunan yeri takip ediyormuş gibi yaptım.

"Hepsini değil, sadece son bir haftayı okudum,"dedi bir süre sonra. "Bence hislerini belirtmelisin."

"Dalga mı geçiyorsun?"

"Hayır, kızlardan hoşlanıyorsan söylersin. Seviyorsan söylersin,"dedi omuz silkerek. "Hani derler ya seviyorsan git konuş bence diye. Ben de onu diyorum."

"Nasıl gideceğim? Kim olduğunu bilmiyorum."

"Öğrenmek istersen öğrenirsin."

"Nasıl öğrenebilirim? Bildiğim şeyler sınırlı, mesela: Biseksüel olduğu."

"Kaçıncı sınıf?"

"Son sınıf."

Defterinden bir sayfa yırttı. "Azra'yı tanıyor,"diye devam edince yüzünü ekşitti. "O kızı herkes tanıyor Anka. Maalesef."

"Herkes sevmiyor anlaşılan,"dedim gülerek.

"Eski sevgilimdi ve beni aldatmasına rağmen ben aldatmışım gibi gösterdi. Yani kezzap içmeyi tercih ederim."

"Yok artık,"dedim dehşetle.

"Siktirsin. Neyse, başka?"

"Çıkartmaları seviyor..."

"Sen şunu en başından anlatsana yavrum."

"Birisi dolabıma çıkartma bırakmaya başladı..."

Mete her dediğimi Sherlock gibi dikkatle yorumlamaya çalıştı.

"Müdürün aileleriyle konuştuğu kişilere geri dönelim,"dedi.

"Nasıl yani?"

"Senden özür dilemişler. Bunu sıradan birisi yapamaz."

Kaşlarım kalktı.

"Müdürün kızı diyorum."

Ağzım açık kaldı.

"Ama... Çevremde bile değil ki." Adımı bile bilmiyordu.

"Çevrende kimler var?"

"Eslem..."

"O orospu mu?"dedi yüzünü buruşturarak.

"Hey, bir kıza asla öyle hitap edemezsin."

"O şeytanın teki. Uzak dur ondan, ciddiyim."

"Neden ki?"

"Başka arkadaşın yok mu senin?"

"Şey... Fisün var..."

Düşünceyle defterine baktı. "Benimle takıl ve Eslem'e güvenme."

"Ama ben lezbiyenim."

"Yani? Sikimde mi sence?"

"Küfür etme."

"Aletimde mi sence?"diye düzeltti.

Zil çaldı. "Müdürün kızı öğle yemeğine çıkacak, sen de benimle gel. Karşısına oturalım."

"Bu meseleyi fazla mı takıyorsun bana mı öyle geliyor?"derken gülümsedim.

"Sherlock'çuluk oynamak hoşuma gitti. Haydi, düş önüme."

Yapacak daha iyi bir şeyim yoktu.

Mete ve ben yemekhaneye çıktık.

Ve yemekhane tam bir kaos yeriydi.

Bağırışlar, kalabalık, ağır yemek kokusu...

Herkes bir anda bana döndü.

Azra'nın elinde o ceketi görünce bayılacak gibi oldum.

"Bak, ne buldum."

Helin'in ceketiydi bu.

Kanlı ceketi.

Başımı iki yana salladım.

"Neden bunu bana gösteriyorsun? Ne istiyorsun benden?" Sesim zar zor çıkıyordu. Cekete baktıkça başım dönüyordu, yere yığılmamak için Mete'nin koluna tutundum.

"Her şeye cevap vermeye başladın ya, haydi cevap ver buna."

Eslem'e baktım ama bana bakmıyordu.

"Neye cevap vereyim? Eski sevgilimin ölümüne sebep oluşuna mı?"

"Ben yapmadım bunu. Sen de biliyorsun. Babasının onu döve döve-"

"Sus!"

"Döve döve öldürdüğünü biliyorsun."

Gözyaşları akarken gözlerimi yakıyordu.  Soğuk olmamasına rağmen durmadan titriyordum.

Ceketi yüzüme attı. "Sen bu ceketteki kanın sebebisin. Ben değilim. Eslem'i de rahat bırakacaksın, sürtük. Senin tek yapabildiğin tek şey acı çekmek." Bana yaklaştı. Başımı eğerek geriye sendeledim. "Eslem'e acını bulaştırıp kafasını karıştırma. Buradaki kötü ben değilim. Bunu kendine yapan sensin."

"Geceleri birisinin ölümüne sebep olduğun halde nasıl rahat uyuyorsun?"dedi Mete. Kolunu sırtıma sardı.

"Bebek gibi."

Eslem köşede boş bakışlarla bizi izliyordu.

Mete ceketi elimden aldı. "Gidelim."

Kolundan kurtulup sıktığım elimi Azra'nın yüzüne geçirdim.

Tepkiler görülmeye değerdi.





Gökkuşağı İzleri🌈[girlxgirl]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin