3

1.6K 128 21
                                    


   Hani çocukken yeni aldığınız çikolatanın jelatinini yırtmaya korkarsınız dikkatli bir şekilde açarsınız ya işte O'nu kaybetmekten korkmak da böyle bir şeydi.

Sonra o çikolatanın kokusu siz daha yemeden burnunuza dolar ya işte O'nun kokusu da böyle bir şeydi.

Daha tadına bakmadan büyülenir sarhoş olursunuz. Ve tadına bakarsınız. Damağınızda hissetmek istersiniz büyüyü ve diliniz uyuşur ya işte O'nu tatmak da böyle bir şeydi.

Söz verirsiniz kendinize hepsini bir oturuşta bitirmeyeceğinize dair. Ama bu sözü asla tutamazsınız. Bu son olsun derken bir bakmışsınız bütün çikolata bitmiş.

Yırtmaya korktuğunuz jelatin anlamsızlaşır, kokusu karışmaz nefesinize artık. Buna rağmen tadı kalır damağınızda. Yutkunup hissetmek istersiniz büyüyü yeniden. Bilmediğiniz bir şey vardır ama. Çünkü o tat elbet kaybolur büyülenmiş damağınızdan, uyuşmuş dilinizden.

Ben de biliyordum önce O'nun kokusunun sonra ise tadının tamamen kaybolacağını. Benim sizin aksinize yenisini almak gibi bir şansım yoktu maalesef. Çünkü O'nun hissettirdiği korkuyu, sarhoş ettiği kokuyu ve verdiği tadı başkası veremezdi bana...

   Düşüncelerimden sıyrıldığım vakit odanın sessizliği kendini yeni yeni göstermeye başlamıştı. Ve ben bir şey fark ettim. Piyanonun üstünde yatmasına rağmen tuşlar ses çıkarmıyor, ağlamıyordu güzelliğine. Piyano bile kıyamıyordu ona. Uyandırmak istemiyordu.

Bu odada bulunmasından yola çıkarak piyano çaldığı çıkarımında bulunabildim. Uzun ince parmaklarının tuşların arasında gezindiğini hayal ettim bir süre. Yüzümde istemsiz bir tebessüm oluştu. Hayali bile benim gerçeklerimden daha güzeldi.

Şarkı söylüyor mudur acaba? Aklımda parlayan soru kendimi kaybetmeme sebep oldu. Sesini düşündüm. Ses tonunun ne kadar güzel olabileceğini hayal ettim. M harfini çıkarırken dudaklarını birbirine bastırmasını, u'yu söylerken dudaklarının büzülerek öne çıkmasını, f harfini söylerken ön dişleri ile alt dudağını ısırması...nı hayal ettim.

Kokusunun atmosferi ele geçirdiği odada sert duvara yaslı, bacaklarım uyuşmuş ve boynum tutulmuş bir şekilde uykuya daldım. Ama canımı yakan bunlar değil her nefes alışımla içime çektiğim havadaki kokusunun ciğerlerimi yakmasıydı...

                                                ie
190118

PIANIST |JenLisa|(yeniden düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin