18

874 88 33
                                    


   Ölüm. Genellikle ikiye ayrılır: ruhun ölmesi ve bedenin ölmesi. Yaşarken de ölür bazen insan. İşte bu ruhun ölmesidir. Dışarıdan pembe görünür ama içi çoktan siyahtır.

Ruhu insanlar öldürür. Bize dedikleri her şey, bizim hakkımızda yaptıkları her yorum öldürür bizi. Yaşatanları da vardır elbet. Ama bazılarımız onlara denk gelemeyecek kadar şanssızdır. Bu yüzden ölür hep yudum yudum. Başkalarının onun hakkında düşündüğü her şey öldürür onu.

"Neden bu kadar çirkisin?"

"Ne zaman zayıflamayı düşünüyorsun?"

"Sen şimdi hemcinsinden mi hoşlanıyorsun?"

"Aynaya bakmıyor musun?"

"Sil şu yüzündeki boyayı! Çok yapaysın."

"Neden makyaj yapmıyorsun ki? Kusurların var."

"Kimse seni sevmiyor!"

İnsanı öldüren bunlardır zaten. Psikolojik ölüm. Fiziksel ölümden çok daha zordur.

Fiziksel ölüm nedir ki? Asla uyanmayacağın bir uyku. Gözlerini kapatacak ve bir daha uyanmamak üzere uyuyacaksın. Ama psikolojik ölüm o kadar kolay değil. Yaşarken ölmek zorundasın. Bedenin yaşarken ruhun ölmek zorunda.

Ölüm insan için kolay, geride bıraktıkları için zordur.

Ölüm bir felakete benzer. Kimisi kurtulur, kimisi de kurtulamaz. Kurtulanlar geride bıraktıklarındır. Kurtulamayanlar ise sen.

Bence en basit ölüm yolu intihar. İntihar bir çözüm yolu mu bilmiyorum ama kesinlikle bir kurtuluş. Evet, bir kurtuluştur intihar. Her şeyden, herkesten... Bir kutu dolusu hap içmek mi, yoksa bileklerini kesmek mi? Uçurumdan atlamak mı, yoksa silah dayamak mı kafana? İntiharın türlü şekilleri var. Ama en gurursuzca ve korkakça yapılan şekli hap içmektir. Ölüm bu kadar basit olmamalı. Eğer sen gerçekten ölmeye karar verdiysen cesurca ölmelisin. Bir korkak gibi değil.

Bizi öldüren diğer bir şey ise ölümlerdir. Ölüm hem kişiyi öldürür, hem de sevdiğini. Ölümle ölür insan. Ölenin arkasından döktüğü gözyaşlarıyla boğulur. Kalbine saplanan ayrılık hançeri ile ölür. Bazen sevdiklerimiz de öldürür ruhumuzu. Bazen biz öldürürüz onlarınkini.

Gerçekten ölüm neydi ki? Basit bir uyku muydu? Yoksa arkanda bıraktıklarının acı dolu çığlıkları mıydı?

Ölüm sebeplerden doğar. Sebepsiz yere ölen hiç kimse yoktur. Herkesin sebepleri farklıdır. Kimisinin milyon tane vardır, kimisinin ise 13 tane.

Ama benim ölmek için tek bir sebebim var: Lalisa Manoban...

                                                         GB
                                                     190405

PIANIST |JenLisa|(yeniden düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin