20

848 74 5
                                    

   Parmaklarım tuşlar arasında sakince ilerlerken gözlerimi kapadım tekrardan karanlığa. En sevdiğim besteyi çalarken gülümsedim günler sonra ilk defa. Gülümsedim gözlerim kapalı. Bedenim notaların ritmine kapılırken derin bir nefes aldım uzunca. Mükemmel devam eden pes beste tiz bir nota sesi ile kesildi. Ellerim piyanonun tuşlarına düşüp kulak acıtan bir gürültüye neden oldu. Gözlerimi açıp hızla etrafıma baktım. Ama kimse yoktu. Bir daha yankılandı ince mi sesi yalıtımlı odada. Bir daha çığlık attı çaresizce. Başımı sesin geldiği yöne çevirdim. Ama bu, bu nasıl olabilirdi? Ses geliyordu piyanosundan. O'nun piyanosundan. Yoksa?

Odaya dalan kişi ile içimde verdiğim çatışma son bulmuş ve gözyaşlarım görüş açımı bozmaya başlamıştı. Göz pınarlarım ile verdikleri savaşı kazandılar ve yanaklarımdan sicim gibi birer birer dökülmeye başladılar. Odaya dalan Jisoo unnie nefes nefese konuştu. "Jennie! O'ndan haber var!" Anlamsız bakışlarım heyecandan büyüyen gözleriyle birleşince güldüm hafifçe. Sakin gülüşüm giderek büyümüş ve kahkahaya dönüşmüştü. Ama sonra durdum birden. Sustum. Yere indirdiğim bakışlarımı yüzüne çıkardım ve konuştum. "Boşuna uğraşma. Piyanosundan ses geldi...*"

*Bunu final bölümünden hemen sonra yayımlanacak açıklama bölümünde anlatacağım çünkü biraz uzun..

                                                        GB
                                                     190412

PIANIST |JenLisa|(yeniden düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin