KUTAL;
Masa tek kelime ile mükemmeldi. Herşey o kadar özenle hazırlanmıştı ki dilim tutuldu.
- Bunların hepsini sen mi hazırladın? diye sordum.
- Yok Ayşe teyzede yardım etti. Hatta o şimdi banyo da birazdan burada olur. dedi.
Şaşkındım...
- Şaka yapıyorum sersem, elbette herşeyi ben hazırladım. dedi. Sırıtmadan edemedim tabii ki.
- Ellerine sağlık, herşey harika olmuş. dedim.
Güldü, mahcup olmuş gibi yanakları kızardı. Ah Allah'ım, yine mi gamzeler? Bir gün beni benden alacak bu gamzeler diye geçiriyordum aklımdan ki Rodos'un sesi ile toparlandım.
- Yine gamzelerime mi daldın sen? dedi, bu sefer kızarma sırası bana geçmişti.
- Sanırım, ölürsem beni oralara gömsünler. dedim, ne dediğimi sonradan fark ederken.
- Sen ciddi misin? diye sordu.
- Ah, dalgınlığıma geldi. deyiverdim.
- Kutal, beni gerçekten de sevdiğini düşünüyor musun? sorusu afallamama neden oldu.
- Hey baksana neden kahvaltımızı yapıp bu konuları daha sonra konuşmuyoruz? diye sordum.
- Haklısın, nasıl olsa daha vaktimiz var, öyle değil mi? dedi. "Baksana ne diyorum." diye devam etti.
- Ne diyorsun? dedim.
- Kahvaltı'dan sonra mutfak için alışveriş yapmaya çıkacağım, sen de benimle gelmek ister misin? diye sordu.
- Olur tabi, ama ben bir şey almayacağım. Buzdolabım da bir aileyi iki hafta doyurmaya yetecek kadar malzeme var zaten. dedim.
RODOS;
Sen öyle san, diye düşünmeden edemedim. Bilmiyordu nasıl olsa şu an yedikleri zaten onun kendi malzemeleriydi. Artık kendime aldığım şeylerden ikişer tane alırım birini kendime birini ona veririm diyerek;
- Tamam, sen nasıl istersen. dedim.
Dün evine gittiğimde onun kıyafetlerinden giydiğim için bugün onun da benim kıyafetlerimden giymesini istiyordum. Dün aldığımız şeyler aşırı dans etmekten fazla ter kokuyor olmalıydı.
- Baksana, bugün benim dolabımdan giyinmeni istiyorum. dedim.
- Tamam, pekâlâ öyle olsun. dedi ve gülümsedi. Yeşil gözleri ışıldadı adeta.
Yatakta gözlerini açtığında söylediğim cümle aklıma geldi ve bir kez daha;
- Gözlerin diyorum, huzur. deyiverdim.
- Gözlerin diyorum, beni sana bağlayan. dedi. Bu sefer ikimiz de şaşkındık.
Kahvaltı masasını toparlayıp giyinmeye gittik. Ben kırmızı pantolon ve parlament mavisi gömlek ve ayakkabı giydim. O ise yeşil bir pantolon ve sarı gömlek ve converse giydi. Bunlar benim kıyafetlerimdi ve ona çok yakıştı. Aşağıya indiğimizde;
- Ne ile gideceğiz? diye sordu.
- Onunla. dedim ve garajı gösterdim.
KUTAL;
Garaj kapısı açılırken içeriden bir doğan, bir kartal, bir şahin, bir serçe falan hatta ve hatta bir at, aslan ya da zürafa çıkmasını bile bekliyordum ama bu, bu çıkan beklentilerimin çok üstünde bir yerdeydi. Ona baktığımda;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rodos'da Aşk Var
Random"İnsanlar, Her zaman bir sır saklarlar... Gizli sırları olmayan bir tek yetişkin yoktur şu dünyada... Peki benim sırrım mı ne..? Benim sırrım tam burada, göğüs kafesimin hemen altında, kalbimin de az içinde, siz beni anlayamazsınız belki ama anlamak...